> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuran Öyküleri > Kasabalılar Öyküsü
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kasabalılar Öyküsü  (Okunma Sayısı 1674 defa)
28 Kasım 2010, 20:03:31
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 28 Kasım 2010, 20:03:31 »



VII- KASABALILAR ÖYKÜSÜ

Kuranda Kasabalılar Öyküsü
 
"İnsanlara, kendilerine elçiler gönderilen kasaba halkını anlat. Onlara iki elçi göndermiştik. Onu yatanl adıldan için üçüncü biri ile desteklemiştik. Onlar, "biz size gönderildik, demişlerdi". Kasabalılar, "siz de ancak bizim gibi birer insansınız. Rahman da bir şey indirmemiştir, siz ancak yalan söylüyorsunuz" demişlerdi. Elçiler, şüphesiz rabbimiz bizim size gönderildiğimizi bilir. Bize düşen ancak apaçık tebliğdir, demişlerdi.

Kasabalılar, şüphesiz sizin yüzünüzden uğursuzluğa uğr adık. Vazgeçmezseniz andolsun ki sizi taşlayacağız ve bizden size can yakıcı bir azap dokunacaktır, demişlerdi.

Elçiler, uğursuzluğunuz kendinizdendir. Bu uğursuzluk size öğüt verildiği için mi? Hayır! Siz aşırı giden bir milletsiniz, demişlerdi.

Bir adam şehrin öbür ucundan koşarak gelmiş ve şöyle demişti: "Ey milletim! Gönderilen elçilere uyun. Sizden bir ücret istemeyenlere uyun. Oniar doğru yold adırlar. Beni yaratana ne diye kulluk etmiyeyim? Siz de ona döneceksiniz. Onu bırakıp tanrılar edinir miyim? Eğer rahman olan Allah bana bir zarar vermek isterse, o tanrıların şefaati bana fayda vermez, onlar beni kurtaramazlar. Şüphesiz o taktirde apaçık bir sapıklık içinde olurum. Ben rabbinize İnandım, beni dinleyin".

Ona "Cennete gir" denilince, "Keşke milletim rabbimin beni bağışl adığını ve beni ikram görenlerden kıldığını bilseydi! "dedi.

Ondan sonra milleti üzerine gökten bir ordu indirmedik. Zaten indirecek de değildik, sadece tek bir çığlık oidu, o kadar, hemen yerlerinde donakaldılar"[261]

 Öykü İle İlgili İsrailîyat Haberler:
 
Israiliyat haberler, Kasabalılar öyküsünün etrafına uzun ve çelişkili rivayet ağları örmüştür. Mitoloji ve haber heveslileri bunlara mal bulmuş mağribi gibi sarılmış, kimi tarihçi ve tefsirciler onları kitaplarında anlatmışlardır. Bu. rivayet ve israiliyat haberleri sadece kendisinden sakındırmak için özet olarak vereceğiz.Anlatıian haberler özetie şöyledir:

Bu kasaba Antakya'dır. Roma şehirlerinden biri idi. Orayı Antigos adında zalim ve putlara tapan bir kral yönetiyordu.

Hz.tsa,   Antakya   halkını   imana   çağırmak   istedi, havarilerinden iki kişi gönderdi, ama halk onları yalan! adı, bunun üzerine üçüncü bir kişi daha gönderdi.

Gönderilen üç kişinin adlan üzerinde anlaşma olmamıştır. Öncekilerin çoğunluğuna göre bunlar Şem'un, Yuhanna ve Pavlus'tur.

Hz.İsa iki havariyi Antakya'ya göndermiş, bunlar yolda birkaç keçi otlatan Habib Neccar adında yaşlı bir adam görmüşler,Allah'a inanmaya çağırmışlar ve Hz.isa'nın hastalan iyileştiren mucizesini anlatmışlar, adamın deli bir oğlu varmış, ona eî sürmüşler, deli oğlu iyileşmiş ve iki elçiye iman etmiştir.

Şehirde bunların haberleri yayılmış, birçok hastayı iyileştirmişler, putlara tapan kafir kral bunları duymuş, kızmış ve ikisini hapse atmıştır.

Hz.îsa iki elçisinin başına gelenleri öğrenince şehre Şem'un adındaki üçüncü bir kişiyi göndermiştir.Şem'un, değişik yollarla krala ulaşıncaya kadar kendini, din ve inancını gizlemiş, kralla oturup kalkmış, gözüne girmiş ve

yakınlarından olmuştur.

Şem'un bir gün krala; Seni Allah'a çağıran iki adamı hapse attığını duydum, onların durumunu ve neci olduklarını keşke sorsaydın, demiş. Kral, kızdığım için onları soram adım, deyince, adam, getirsen iyi olur, demiştir.

İki adam gelince, Şemun onlara, dininiz hakkında deliliniz  nedir?  demiş,   onlar  da  hasta  ve  cüzzamlıyı

iyileştiriyoruz, demişler.Onlara doğuştan gözleri olmayan bir çocuk getirmişler, ikisi Allah'a dua etmiş ve çocuğun iki gözü açılmış ve görmeye başlamıştır.

Kral gördüğüne şaşmış ve buradabir hafta önce ölmüş bir çocuk var, babası gelinceye kadar gömmedik, rabbiniz onu diriltebilir mi? demiş, onlar da evet demişler.

îkisi açık, Şemun da gizli olarak Allah'a dua etmişler, Allah ölüyü diriltmiş, dirilen ölü kalkıp halka seslenmiş: Ben yedi   gündür   ölüyüm,   müşrik   olduğum   ortaya   çıktı,

cehennemin yedi vadisine atıldım, sizi içinde bulunduğunuz durumdan sakındırıyorum, ne olur Allah'a iman ediniz.

Sonra göğün kapıları açıldı, güzel yüzlü bir gencin bu üç kişiye, Şemun ve iki arkadaşına, şefaat ettiğini gördüm, Allah beni diriltti, Allah'tan başka tanrı olmadığına, isa'nın Allah'ın ruhu ve kelimesi olduğuna ve bunların Allah'ın elçileri olduklarına tanıklık ederim" demiş.

"Şemun dediğin bu adamdır ve onlarla beraberdir. Bu nasıl olur?" dediler. O da, evet Şemun onlardan biridir ve en üstünleridir, dedi. Bunun üzerine Şemun elçi olarak kendisini isa'nın gönderdiğini söyledi ve onları Allah'a inanmaya çağırdı. Kral büyük bir toplulukla beraber inanmış, diğerleri ise, kafir olarak kalmışlar.

Kralın inanm açlığı, aksine küfür ve in adının daha da arttığı, onlara baskı ve işkence yaptığı ve öldürmek istediği de söylenir.

İki elçinin uğrayıp oğlunu iyileştirdiği Habib Neccar adındaki adam şehrin Öbür ucundan koşarak gelmiş, kral ve halkla konuşmuş, onları Allah'a ve peygamberlerine inanmaya çağırmış ve herkesin önünde müslüman olduğunu açıklamıştır.

Kral   kendisine   kızmış,   askerlerine   öldürmelerini emretmiş, onlar da üzerine atılıp barsakları dışarı çıkıncaya kadar ayaklarıyla çiğnemişler ve öldürmüşler.

Başka bir habere göre onu taşa tutmuşlar, onlar kendisini taşlarken,  o "Ailahım!  Halkımı bağışla,  onlar

bilmiyorlar" diye seslenmiş.

Onu ve üç elçiyi öldürmüşler. Habib Neccar'ı öldürmek istediklerinde Allah'ın onu göğe yükselttiği ve cennete koyduğu da söylenir.

Kasaba halkına da Cebrail gelmiş ve bir çığlık atarak hepsini yok etmiştir"[262]

Öykü ile ilgili bu haber ve israîliyattan hiçbiri sahih hadislerde yer almaz.Onun için bunlar zan, tahmin ve kurgudan başka bir şey değildir. Halbuki öncekilerin öyküleri hakkında zan ve tahminle konuşulmaz. Bu konuda konuşabilmek için mutlaka âyet veya sahih hadis olması gerekir.

Onun için biz bu israiliyat hakkında susuyor, kabul etmediğimiz gibi, tümden red de etmiyoruz. Bu israiliyat haberlerin, sakındırma amacı dışında, rivayet edilmesini de caiz görmüyoruz.[263]

 Öyküde Belirsizlikler:
 
Öyküde kapalı ve belirsiz birçok yerler vardır. Ancak Kur'an veya sahih hadiste bunlar belirtilmediğinden kendimiz de onları belirlemek için uğraşmayacağız ve başkasının da bunları başka yerlerden belirlemesine razı olmayacağız. Öyküde belirsiz kalmış şeyleri şöyle sıralayabiliriz:

1- Elçilerin gönderildiği kasabanın ve kralın adı.

2- Kasabaya gönderilen üç elçinin  adları.

3- Şehrin öbür ucundan koşarak gelen  adamın adı.

4- Gelen elçiler Yüce Allah'ın elçileri mi, yoksa Hz.İsa'nın tabileri mi?

5- Kasabaya    nasıl    varmışlar    ve    yolda    nelerle karşılaşmışlar?

6- Onlarla kasaba halkı arasında geçen olayların ayrıntıları nedir?

7- Kasab ada başlarına neler geldi? İşkence gördüler mi? Kasaba halkından onlara inanan oldu mu, olmadı mı?

8- Kasab ada sonlan ne oldu? Öldürüldüler mi, yoksa öldüler mi? Yoksa başka yere mi gittiler?

9- Şehrin öbür ucundan koşarak gelen adam nasıl geldi ve ne iş yapardı?

10- Kasaba halkına karşı üç elçiyi desteklerken halktan kimse ona katıldı mı?

11- Koşarak gelen bu adamın sonu ne oldu? Öldürdüler mi? Öldürdülerse, nasıl öldürdüler? Allah ruhunu göğe yükseltti mi?

12- Mümin adam açıklamalarını yaptıktan sonra kasab ada neler oldu ve halkının son durumu ne oldu?

Öykünün bilinmeyenleri konusunda Seyyid Kutup şöyle der:

"Kur'an, kasaba halkının kimler olduğunu ve bunun hangi kasaba olduğunu belirtmemiştir.Bu konuda rivayetler çok çeşitlidir.Bu rivayetlerin ardına düşmenin hiçbir yararı yoktur. Kur'anın adını vermemesi, adını ve yerini belirlemenin öykünün anlamı ve delaletine bir katkıda bulunmayacağını da gösterir. Onun için Kur'an,adını ve yerini belirtmeden ondan alınacak ibret ve derslere yönelmiştir.

Kasabalardan bir kasab adır. Allah, Musa ve kardeşi Harun'u Firavn'a ve kavmine gönderdiği gibi, oraya da iki elçi. göndermiştir. Kasabalılar ikisini yalanlamışlar. Bunun üzerine ikisinin ve kendisinin Allah'ın elçileri olduğunu vurgulamak üzere Allah üçüncü bir elçiyi göndermiştir. Üçü de davalarını anlatmış ve çağrılarını yapmış, biz size gönderildik, demişlerdir"[264]

 Yasin Suresi İle Öykü Arasındaki Uyum:
 
Üstad Seyyid Kutup, öykünün anlatıldığı Yasin suresi ile öykü arasındaki uyum ve ahenge işaret ederek surenin konusunun genel olarak mekki surelerin konusu olan inanç ve bu inancın önemli konuları olan ilahlık, kulluk, peygamberiik ve ahiret olduğunu belirtmiştir. Yasin suresinin şu üç şeyi hedeflediğini belirtmiştir:

a- lnancın temellerini kurmak, vahyin yapısını ve risaletin doğruluğunu göstermek. Kasabalılar öyküsü de vahyi ve peygamberliği yalanlamanın kötü sonucunu bildirmek için anlatılmaktadır. Bu öykü de Kur'anın diğer öyküleri gibi, temel konuları desteklemek için bu surede anlatılmaktadır.

b- Öldükten sonra diriliş inancını vurgulamak. c-llahlık ve tevhid konusunu vurgulamak."[265]

Kutup, surenin üç ana bölüme ayrıldığını beli...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kasabalılar Öyküsü
« Posted on: 19 Nisan 2024, 17:46:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kasabalılar Öyküsü rüya tabiri,Kasabalılar Öyküsü mekke canlı, Kasabalılar Öyküsü kabe canlı yayın, Kasabalılar Öyküsü Üç boyutlu kuran oku Kasabalılar Öyküsü kuran ı kerim, Kasabalılar Öyküsü peygamber kıssaları,Kasabalılar Öyküsü ilitam ders soruları, Kasabalılar Öyküsüönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes