> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Kuran İlimleri > Yedi harf
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Yedi harf  (Okunma Sayısı 1110 defa)
28 Nisan 2011, 15:11:51
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 28 Nisan 2011, 15:11:51 »



Yedi Harf


 

Çeşitli yollardan rivayet edilen sahih hadislerde Rasûlüllah (s.a.v.) in, Kur'an'in yedi harf üzere indiğini belirten ifadelerine şahit oluyoruz. Bu ha­dislerin en açık olanı, Buharı ve Müslim tarafından rivayet edilen ve lafzı Buhârî'ye ait olan şu hadistir: Ömer b. Hattab (r.a) dedi ki: «Rasölüllaft {s.a.v.) henüz hayatta iken Hîşam b. Hakim'in el- Furkan sûresini okudu­ğunu duydum. Kıraetine kulak verdim, baktım ki, Rasûlüllah (s.a.v.) in bana okutmadığı bir çok harf üzere onu okuyor. Namazdayken neredeyse yaka­sına yapışacaktım. Ama seiâm verinceye kadar onu bekledim. Sonra yaka­sına yapıştım ve: Bu sûreyi sana kim okuttu? dedim. Rasûlüllah okuttu, deyince, yalan söylüyorsun. Allah'a yemin ederim ki, Rasûlüllah (s.a.v.) okuduğun sûreyi bana okuttu» dedim ve onu sürükleyip Rasülüilah {s.a.v.) e götürdüm, Ya Rasûiallah, dedim. Ben bunun beni okutmadığın harfler üzere el-Furkan sûresini okuduğuna şahit oldum. Oysa siz bana el-Furkân sûresini okutmuştunuz. Rasûlüllah (s.a.v.) yakasını bırak ya Ömer dedikten sonra ona: Oku ya Hişam dedi. Hişam, daha önce kendisinden duyduğum şekiide okudu. Rasûlülİah (s.a.v.) «Böyle indirilmiştir» buyurduk­tan sonra şöyle buyurdu: Mu­hakkak ki bu Kur'an yedi harf üzere indirilmiştir, kolayınıza gidenini oku­yunuz, buyurdu.» [140]

Görünüyor ki Kur'an'in yedi harf üzere nuzûlü hadisi, sahabeden sayı­lamayacak kadar büyük bir topluluk tarafından rivayet edilmiştir. Hafız Ebu Ya'lâ'nın müsnedinde [141] Hz. Osman (r.a.) in bir gün minberden şöyle de­diği rivayet edilir: Allah hakkı için, sizden kim Rasûlüllah (s.a.v.) in: «Muhak­kak ki Kur'an-ı Kerim yedi harf üzere indirilmiştir ve her biri şöfi ve kâfi­dir.» dediğini hatırlıyor? Hz. Osman kalktığında, bu hadisi hatırladıklarını söyleyenler de ayağa kalktı. Sayılamıyacak kadar çoktular. [142]

Sayılmayacak kadar çok olan bu topluluğun bu konuda aynı şeyi söylemeleri, bazı âlimlerin bu hadisin mütevatir olduğunu söylemelerine sebep olmuştur, Bunu ileri sürenlerin başında Ebu Ubeyd el-Kasm b. Sel-lâm gelmektedir. Rivayet, sonraki nesillerde tevatür derecesine yükseleme-misse de, Rasûlüllah (s.a.v.) in ifade buyurduğu bu dinî hakikati pekişti­ren zikrettiğimiz hadislerin sıhhati bizim için yeterlidir. [143]

Âlimlerin cumhuru, Osmanî mushafların, mevcut hattının muhtemel okunuşlanyla yedi harfi ihtiva ettiklerine meyletmektedir. [144] Kadı Ebu-Bekr b. et-Tayyib el-BakıIlânî bu görüşü benimsemiş ve şöyle demiştir: «Sahih o ki, bu yedi harf Rasûlüllah (s.a.v.) den zuhur edip yayıimiş âlim­ler onu zapteîmiş ve Hz. Osman ile sahabe de onu mushafta tesbiî ederek sıhhatini haber vermişler ve ondan mütevatir olarak sabit olmayanı da atmışlardır.»[145]

Hadiste geçen «harf» kelimesi birkaç manaya gelmektedir: Kıraat ma­nasında kullnılabilir. İbnu'l-Cezerînin şu sözünde olduğu gibi: Şam, İbnu Âmir'in kıraati üzere okuyordu.» Mana ve cihet ifade edebilir. Nitekim Ebu Cafer Muhammed b. Sa'dân en-Nahvi [146] böyle de­mektedir. Lâkin «harfler»den maksadın kiraetier olduğu, -Halil b. Ahmed'-Ğen de rivayet edildiği gibi- kavillerin en zayıfıdır. [147] Özellikle kişi, bu­nun yedi kiraet (kıraet-i sab'a) olduğunu sanıyorsa. [148] Hadiste geçen (harfler) kelimesinden maksadın ne olduğu hususunda âlimlerin İhti­lafa düşmeleri, indirilenin hakikati hakkında değişik bir çok kavillerin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Bazıları bu kavillerin otuzbeş vecih [149] oldu­ğunu söylerken bazıları da bu sayıyı kırka ulaştırmıştır. [150] Ancak bun­ların çoğunu destekleyen ne sahih bir nakil ve ne de sağlıklı bir mantık vardır. Burada hatanın kaynağı, bundan maksadın ne olduğunun kesin ola­rak tesbit edilmesi gayretidir. Oysa -İbnu'l-Arabî'nin de belirtiği gibi- bunun ne manaya geldiği hususunda ne nass ve ne de eser vardır ve insanlar onu tayinde ihtilâfa düşmüşlerdir. [151]

Âlimlerin şu soruyu sormaları-kaçınılmazdı: Sayı, şu yedi harfe mün­hasır mıdır, yoksa bundan maksat okuyucu için bir kolaylık ve genişlik mi­dir? Burdda hasrı uzak görenler, -daha önce de belirttiğimiz gibi- tevatür derecesine ulaşan nasslardan kaçınmada aşın gitmekteler. Kaldı ki nass-ların «yedi» sayısını çokça zikretmeleri, «yedi» sayısının kastedilmediğini akıl dışı bırakmaktadır. Özellikle hadis, direkt olarak vahyi ve nüzulünü ko­nu ediniyorsa. Bu gibi durumlarda Rasûlüllah (s.a.v.) haberi kapalı oiarak anlatmaz ve mefhumu olmayan bir sayı zikretmez. Sahabe âlimleri, İtikat-ia ilgili olan bir hususta böyle bir şey nakletmemişlerdir.

Ama hadislere aldırış etmeyen ve onları terketmede yahut onları za­hirlerinden başka manada kullanmakta işi aceleye getirenler şu görüşü ile­ri sürdüler: «yediden maksat, sayının kendisi değildir. Ondan maksat, ko-taylık ve genişliktir. Yedi lafzı, onluk sayılarda yetmiş, yüzlük sayılarda ye-diyüz olup çokluk ifade ettiği gibi kusurlu sayılarda da yedi lafzı çokluk ifade eder. Bu gibi sayılarda sayının kendisi kastedilmez.» [152] Böyle bir görüşün Kadı lyâz'a [153] nisbeî edilmesi gariptir. O Kadı lyâz kî, hiçbir şeyi sahih rivayette tercih etmez. Lakin es-Suyûtî bu görüşü nassiara da­yanarak güçlü bir şekilde reddetmektedir. [154]

O halde burada «yedi» lafzından maksat, çokluk değildir. Aksine, âlim­lerin çoğunun anladığı şekliyle hasr ifade etmektedir. Bu sebepledir ki, bu belli sayıyı araştırıp bulmaya büyük önem vermişlerdir. -İbnu Hibban'ın [155] dediği gibi- «Çoğunluk bunun yedide münhasır olduğu görüşünde­dir.» [156] Ancak bu gayretlerin pek çoğu, yedi harften maksadın kıraetler olduğu görüşünü ileri sürenlerin bu iddialarında olduğu gibi isabetsizdir. Bu harfleri bazı lehçe ve lugatlara hamledenlerin görüşü de iki mefhum ara­sında hassas bir farklılığa rağmen zayıflıkta bu görüşe yakın sayıhr. Leh­çelere âlimlerden [157] bazısına göre lafız ve manada farklılık arzeden ihtilaflardan değildir. Çünkü izhar ve İdgam, revm ve işmam, tahfif ve tes-hîl, nakl ve ibda! tek lafzın söylenişinde değişiklik arzeden sıfatlardandır. Bunların farklı oluşu, lafzı, tek lafız olmaktan çıkarmaz. Lâkin -bununla bir­likte- bundan dolayı bu görüşü zayıf görmüyoruz. Çünkü tek lafzın söylen­mesinde sıfatların değişik olması onu birden fazla lafiz kılabilir. Onu, me-seleyi sırf buna hasretmesinden dolayı zayıf karşılıyoruz. Çünkü ileride de göreceğimiz gibi başka öyle ihtilaf vecihleri tesbit edilmiştir ki lehçelerle uzaktan yakından bir ilişkisi yoktur.

Lehçe farklıklarında, tek lafızın ifadesinde sıfat farklılıklarından baş­ka bir şey bulmuyorsak lügatlerin farklılığında, bir konuda,bir lafızla diğeri arasında bazen ayrılıklar görüyoruz. Şayet bu çeşit farklılıktan muhtelif Arab lügatlerini ne fazla ve ne eksik yedi sayısına hasredebilseydik ve zor­lanmadan; tereddüdsüz bu husus kabul görseydi, bu sonuçsuz tartışma­ya ihtiyaç kalmadan bu yedi lügatin yedi harf olduğunu hemen söylerdik. Lâkin ister Arab lügatlerini Kureyş'in Huzeyl, Temîm, Ezd, Rabia, Hevazîn ve Sa'd b. Bekr [158] lugatları olduğunu, ister özellikle Mudar kabilelerinin lugatlan olan Hüzeyl, Kinane, Kays, Dabbe, Teymu'r Rabab, Esd b. Huzay-me ve Kureyş [159] lugatları olduğunu söyleyelim. Bunun da bir zorlama olduğu basiret sahipleri nezdinde gizlenemeyecek kadar açıktır. Çünkü Kur'an-ı Kerim'de her iki görüşün dışında kalan başka kabilelerin lugatları da mevcut oiup bunlar Kureyş lugatıyla temsil edilmektedir. Ebu Bekr ei-Vâsıtî[160] «ei-İrşad fi'!-Kıraeti'l Aşr» isimli kitabında kullanılan lügatlerin sayısını ksrka ulaştırır. kelimesi Azire iugatında rnana-sındadır. kelimesi Gassan lugatindan olup manasm-dadır. keiimesi iehm lugatından olup manasınadır. kelimesi Yemame lugatından olup manasınadır. kelimesi Has'am lugatsndan olup manasınadır. kelimesiCürhüm lehçesinde manasınadır. [161] İbnu Abdi'l Berr, [162] yedi harfin yedi lehçe manasında kullanılmış olmasını uzak görür. «Çünkü böy­le olmuş olsaydı henüz başlangıçta müslümanlann bir kısmı diğerlerinin lehçesine karşı çıkmazdı. Çünkü o lehçe, üzerinde yaratıldığı bir lehçedir. Yine Ömer b. el-Hattab ve Hişâm b. Hakîm'in her ikisi Kureyşlidir. Ama ki-raetleri biribirinden farklıdır. Ömer'in, Hişamın lehçesini reddetmesi mu­haldir.» [163] İbnu Abdi'l-Bsrr, yedi sayısıyla çokluk kastedildiğini de,savu­nur. Ancak böyle bir makamda sayının mutlaka bir mefhumunun olması gerektiğini ifade ederek bu görüşün za'fiyetini açıklamıştık.

Yukarıda naklettiğimiz bu görüşler zayıf olmalarına rağmen âlim­lerin, yedi harfi açıklama sadedinde onları zikretmelerini garipsemiyoruz. Ama bazı âlimlerin hiç bir delile dayanmaksızın kimsenin ileri sürmediği ve kendilerince yedi harf hadisini derin ve bâtını bir tefsirle tefsir et­tiklerini sandıklan asılsız mefhumlara meyletmelerini yalnız garipsemekle kalmıyor, aksine onları şiddetle reddediyoruz. Bu iddialardan biri, bununla yedi ilmin kastedildiğidir: «İnşâ ve Icad ilmi, tevhid ve tenzih ilmi, zat sıfat­lan ilmi ile fiilî sıfatlar ilmi, affetme ve azablandırrna sıfatları ilmi, haşir ve hesap ilmi, ve gaybi haberler ilmi» [164] Bu neviden diğer bir iddia yedi harfle şu yedi şeyin kastedildiğidir. «Mutlak vs Mukayyed, âmrn ve hâss nass ve müevvel, nâsih ve mehsuh, müsmel ve müfesser, istisna ve kasem­ler» [165]

Bazıları cüretkârlığında o kadar İleri gittiler ki, yedi harf meselesinde bâ­tıl görüşlerine zayıf bir hadisi delil getirdi. İbnu Mesud'un rivayetiyle Pey­gambere ulaştırılan bu hadiste şöyle denilmektedir: «İlk kitab bir kapıdan ve bir vecih üzere inmiştir. Kur'an-ı Kerim ise yedi kapıdan ve yedi harf üzere inmiştir. Bu yedi harf şunlardır: Yasaklayan, emreden, helâf, haram, muhkem, müteşabih ve darb-i mesel. Helâlini helal ve haramını haram ka­bul edin. Darb-ı Mesellerinden ibret alın. Müteşabihlerine inanın ve deyin ki: «Ona inandık hepsi Rabbımızsn katındandir.» [166] îbnu Abdi'l-...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Yedi harf
« Posted on: 29 Mart 2024, 02:42:41 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yedi harf rüya tabiri,Yedi harf mekke canlı, Yedi harf kabe canlı yayın, Yedi harf Üç boyutlu kuran oku Yedi harf kuran ı kerim, Yedi harf peygamber kıssaları,Yedi harf ilitam ders soruları, Yedi harfönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes