> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Aile Dergisi > Kapak Konusu > Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar  (Okunma Sayısı 831 defa)
21 Mayıs 2012, 15:36:48
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 21 Mayıs 2012, 15:36:48 »



ÇİZGİ FİLMLERDEKİ KUSURSUZ ANNE BABALAR ÇOCUKTA BEKLENTİYİ YÜKSELTİYOR

Nisan 2012 79.SAYI

Çocuklarımızın keyifle izlediği çizgi filmler bu zamana kadar hep içeriğindeki şiddet türü zararlı unsurlar nedeniyle uzmanlar tarafından eleştiri konusu edilmişti. Ancak son zamanlarda çizgi filmlerin uzmanlar tarafından değil de aileler ve özellikle anneler tarafından eleştirilen başka noktaları var. Çizgi filmlerde yansıtılan abartılı “mutlu aile” öykülerinden ve bu durumun bazı anne babaları nasıl rahatsız ettiğinden bahsedeceğiz şimdi. Yani çocuklar oyalansın diye oturup saatlerce izlemelerinde hiçbir mahsur görmediğimiz, hatta ayak altında dolaşmadıkları için keyif bile aldığımız mutlu aile içerikli çizgi filmler… Caillou, Laura’nın Yıldızı, Pepee ve diğerleri… Uzun yıllar çizgi filmler ocuklarımızın keyifle izlediği çizgi filmler bu zamana kadar hep içeriğindeki şiddet türü zararlı unsurlar nedeniyle uzmanlar tarafından eleştiri konusu edilmişti. Ancak son zamanlarda çizgi filmlerin uzmanlar tarafından değil de aileler ve özellikle anneler tarafından eleştirilen başka noktaları var. Çizgi filmlerde yansıtılan abartılı “mutlu aile” öykülerinden ve bu durumun bazı anne babaları nasıl rahatsız ettiğinden bahsedeceğiz şimdi. Yani çocuklar oyalansın diye oturup saatlerce izlemelerinde hiçbir mahsur görmediğimiz, hatta ayak altında dolaşmadıkları için keyif bile aldığımız mutlu aile içerikli çizgi filmler… Caillou, Laura’nın Yıldızı, Pepee ve diğerleri… Uzun yıllar çizgi filmler üzerine araştırma yapmış olmaya gerek yok bu filmlerin gerçekçi olmadığın anlamak için. Dünyanın herhangi bir yerinde bu kadar sabırlı ebeveyne rastlama ümidinizi lütfen biraz kenara çekin. Bu, size de çocuklarınıza da iyi gelecektir.

“SEN NEDEN ÖYLE DEĞİLSİN ANNE?!”

Sabır, bu çizgi filmlerin baş kahramanı! Zaman zaman bizimle dalga geçermiş gibi bir hali olsa da, bu huyundan hiç vazgeçmiyor ve evlerde küçük küçük isyanlara sebep olabiliyor. Nasıl mı? Anne babası tarafından hiçbir şekilde azarlanmayan, cezalandırılmayan çocuklar, herhangi bir hata yaptıklarında, bütün muhteşemlikleriyle özür diliyor ve ardından hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam ediyorlar. Bu pek inandırıcı değil. O çizgi filmin hazırlandığı ülkedeki tüm insanların öyle olup olmadığını düşünüyor insan. Zira bu ülkede, Türkiye’de, durum hiç de öyle değil. Ve o yüzden, bardak kırdığında, duvarları boyadığında annesinin şaşkınlık sözlerinden başka şey duymayan Kahverengi Ayıcık kadar özgür olmak isteyen çocuklarla, boyanmış duvarlara ermiş edasıyla bakmayan anne babalar arasında bir takım çatışmalar yaşanıyor. Çünkü kendi annelerinin de, ekranda gördükleri anneler “kadar” sabırlı olmasını hayal eden çocukların bir kısmı, “Sen neden onun gibi değilsin ve beni azarlıyorsun!” diye isyan edebiliyor.

GOLF OYNAYAN, ESKİRİM BİLEN ANNE!

Sadece sabır mı? Hayır, bu çizgi filmlerde bizim gerçekliğimizle uzaktan yakından alakası olmayan bir başka şey daha var: Mükemmellik! Bu anne babalar, hemen her konuda bilgi ve fikir sahibi. Bu anne babalar yoluyla, çocuklara tüm spor ve sanat dalları hakkında hem eğlendirici hem öğretici bilgiler vermek isterken, çocuklarını düzenli olarak spor yapmaya götüren anne babaları izliyoruz. Bu anne babalar, çoğunlukla o spor dalına veya sanat dalına, doğuştan yeteneklilermiş gibi hakimler. Yani hepsi golf oynayabiliyor, paraşütle uçabiliyor, resim yapabiliyor, ellerine geçirdikleri tüm müzik aletlerini çalabiliyorlar! Ve evet, hiç de gerçekçi değiller. Ama gelin bir de bunları çocuklara anlatın. “Sen neden onun annesi gibi buzda kayamıyorsun anne?!”

PEKİ YA BABALAR?

Çizgi filmlerdeki “baba” figürleri de hayli tartışma götürür. Oturup saatlerce televizyon izlemeyen, eve geç kalmayan, çocuklarına vakit ayıran, onların sorunlarını dinleyip çözmeye çalışan babalar! Böyle “varlıkların” dünyada yaşadığına inanıyor musunuz? Biz Türkiye’de böyle babalar görmediğimiz için, pek gerçekçi gelmiyor! Fakat ısrarla, çocuklarının sorunlarını dinlediği yetmezmiş gibi bir de kalp kırmadan ve çocuğunun özgüveninin sarsmadan çözmek için kafa yoran babanın maceralarını izliyoruz. Haliyle yine hayal kırıklığı yaşıyoruz. Zira bizim görüp bildiğimiz babalar, çocukların örneğin “süt içmeme” gibi “basit” sorunlarını çoğunlukla annelere devreder ve sadece düzenli olarak eve akşamları süt getirmekle yetinir. Çizgi filmlerde öyle mi ya! Çocuğunun süt içmemesine iyiden iyiye içerleyen baba, allem eder kallem eder, çocuğunu ikna etmeyi başarır.Çok değil, birkaç dakika sonra, süt içmek için can atan bir evladı olur. Sadece süt içip içmemek mi? Bir bakarız, Laura’nın babası kolların sıvamış bulaşıkları yıkıyordur! Eyvah ki eyvah! Yetmezmiş gibi,(belki de “Hazır elim değmişken…” diyordur) ütü yapıyor, yerleri siliyordur! Muhtemelen biraz evvel saygın davetlilerin olduğu bir konserden dönen baba, hiç erinmeden, çocuğunun döktüğü çorbayı temizlemek için masayı temizliyordur! Alın size, bizim görmediğimiz  (göremeyeceğimiz) mükemmel ve anlayışlı baba; karısına yardım eden, çocuklarını onların diliyle ikna eden, otorite kullanmayı aklına bile getirmeyen…

KÜLTÜR FARKI ÖNEMSİZ Mİ?

Görünüşte yadırgadığımız ama içten imrendiğimiz bu muhteşem ve mutlu aile örneklerini neden izliyor olabiliriz peki? Bahsedilen çizgi filmlerin çoğu yabancı yapım. Yerli çizgi film üretmekte henüz yeni ve hatta acemi olduğumuz için, işin kolayına kaçan yapımcıların sunumu bunlar. Yerli yapımlara on kat daha fazla masraf edeceğine, zaten üretilmiş ve biraz da eskimiş olduğu için maliyeti düşük olan çizgi filmleri seçerken, buna neden dikkat edilmiyor? Neden sadece çocuğun bir şeyler öğrenmesi öncelenirken kültür farkı ikinci plana atılıyor? Neden çocuklar babalarıyla balık tutmaya gitmiyor da beyzbol maçı izlemeye gidiyor ve neden “Babaların da
isterlerse pekala anneyle işleri paylaşabileceği” daha inandırıcı anlatılamıyor? Neden bunları ve daha fazlasını “sindirebileceğimiz” oranda anlatan Türk yapımlarının sayısı artmıyor?

TÜRK YAPIMI DEYİNCE…

Sadece TRT Çocuk kanalının değil tüm Türkiye’nin gururu sayılan Pepee’den bahsetmeli biraz da. Dört parmaklı ve burunsuz bir ailenin çocuğu olan Pepee’nin gün içinde hangi dış sesle konuştuğu üzerinde durmayalım, o biraz muamma. Gün içinde yaptıklarına baktığımızda, bütün günlerini dışarıda geçiren ve dışarıda kendilerinden başka kimse olmadığı için her istediğini yapabildiği bir ortamda büyüyor Pepee. Ve annesinden de babasından da öğreneceği her ne ise onu açık havada, bol oksijenle zihnine kazıyor. Annesi ve babası Pepee’nin tüm mızmızlıklarına büyük tahammül göstererek hatta bunları hiç kafaya takmayarak çözüyorlar. Aslında Türk adet ve geleneklerini de öğretmeyi amaçlayan Pepee isimli çizgi film de diğerlerinden bu anlamda farksız. Ailevi ilişkilerine baktığımızda ise bütün ev işlerini anne yaparken, kravatlı babanın bunlarla hiç ilgilenmediğini görüyoruz. Yani büyük ölçüde bizim gibiler. İzledikçe bunalıma girecek çocuk sayısı diğerlerine oranla daha az olmalı. Ancak fazla sabırlı ebeveyn burada da inandırıcı gelmiyor ve mükemmel aile örneklemesiyle evlerde hayıflanmalara neden olabiliyor.

Ancak uzmanlara göre çizgi filmlerin sunduğu bu tablo bahsettiğimiz noktalarda aileleri rahatsız etse de ebeveynlerin meseleye, kıskançlık ya da yetersizlik duygularına takılmadan bakması ve “Nasıl daha iyi anne baba olunur?” sorusunun cevabını bulmak üzere yaklaşması gerekiyor. Pedagog Perihan Gül konu hakkında “Ekrandaki anne babanın çocuğunun istek veya olumsuz davranışlarına sabır göstermesini, doğru cümlelerle karşılık vermesini veya ilgisini başka şeylere yönlendirmesini seyreden bir çocuk haklı olarak, kendi anne babasından da benzer davranışı isteyecektir. İzlediği çizgi filmden etkilenip anne babasına ‘Sen neden böyle değilsin?’ diyen bir çocuğa kızarak ya da azarlayarak tepki verilmesi son derece yanlıştır. Aynı zamanda cevap ‘Bunlar çizgi filmlerde olur’ diye geçiştirilmemelidir. Hele de çizgi filmde geçen olay pedagojik açıdan doğru ise...” diyor. Çizgi film seyretme konusunda ailelerin bilinçli olmaları gerektiğini belirtiyor ve ekliyor: “4-5 yaşlarında iken bizim çocuklarımızın eline de TV kumandası verip serbest bıraksak biz öğretmen, pedagog, psikiyatr çocuğuyuz demeyip seçici davranmayacaklar, önlerine gelen her şeyi seyredeceklerdir.” Pedagog Gül’e göre, doğru ve yaşına uygun çizgi filmler (programlar) çocukla zaman zaman birlikte seyredilebilir. Anne babalar çocuklarını eğitirken farkında olmadan kendileri de eğitilirler. Buna açık olmak gerekir. Çizgi filmlerdeki kültürel değerlerden kaynaklanan farklılıklar ise çocuğa uygun cümlelerle izah edilmelidir.

SADECE ÇOCUKLAR DEĞİL ANNELER DE ETKİLENİYOR


Bu çizgi filmlere bakıp da etkilenen sadece çocuklar değil. Özellikle anneler ekrandaki muhteşem annelerle kendini kıyaslıyor ve neden onlar kadar sabırlı, anlayışlı, kusursuz olamadığı konusunda hayıflanıyor. Pedagog Perihan Gül bu hususta doğallığın önemine dikkat çekerek şunları söylüyor: “Kusursuz anne baba yoktur. Önemli olan hatayı görmek, kabul etmek ve telafi etmeye çalışmaktır. Hiç bir anne baba mükemmel değildir. Dolayısıyla kusursuz görünmeye çalışmak da tabii değildir. Hayatın her alanında olduğu gibi anne baba rollerinde de kişilerin doğal-tabii davranmaları en güzelidir. Zaman zaman çocuğa ‘Bak orada (çizgi filmde) olması gereken öğretiliyor. Bu senin için de benim için de böyle. Ancak her zaman, her şeyi doğru yapamayabiliriz. Bunun için zaman zaman birbirimizi uyarmamız gerekebilir’ şeklinde açıklama yapılabilir.”

CAİLLOU’NUN “SİNİRSİZ” BÜYÜKLERİ

Ebeveynleri çileden çıkaran bir aile. Dört dörtlük! Çocuklar ne kadar yarama...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar
« Posted on: 18 Nisan 2024, 12:18:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar rüya tabiri,Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar mekke canlı, Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar kabe canlı yayın, Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar Üç boyutlu kuran oku Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar kuran ı kerim, Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar peygamber kıssaları,Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalar ilitam ders soruları, Çizgi filmlerdeki kusursuz anne babalarönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes