๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Hüccetullahil Baliğa => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 22 Ocak 2011, 16:41:22



Konu Başlığı: Borçluya kolaylık göstermek
Gönderen: Sümeyye üzerinde 22 Ocak 2011, 16:41:22
Borçluya Kolaylık Göstermek:


Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Her kimi, Allah'ın kıyamet gününün dehşetinden kurtarması memnun ederse, dardakine nefes aldırsın, yahut alacağını ona ba­ğışlasın!" [1278]

Bu hadis, semâhatli olmaya çağırmaktadır. Semahat ise daha Önce zikrettiğimiz gibi, dünya ve âhirette fayda veren, mutlu olma­yı sağlayan dört temel hasletten biridir. [1279]

 
Borcun Ödenmemesi:
 

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Varlıklı kimsenin borcunu sürüncemede bırakması zulüm­dür. Biriniz bir zengine havale olunursa, havaleyi kabul etsin![1280]

Bu emir, müstehaplık ifade eder; çünkü o nizamn sona erme­sini sağlar.

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Varlıklı kimsenin temerrüdü, şerefine dokunulmasını ve cezalandırılmasını helâl kılar.[1281]

Şerefine dokunma ve cezalandırma; kendisine ağır söz söyle­me, hapsetme ve şayet başka malı yoksa elindekini satmaya icbar etme şeklinde olur. [1282]


Sulh Caizdir:

 

Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:

"Müslümanlar arasında sulh caizdir; ancak helâli haram kı­lan, haramı helâl kılan sulh hariç. Müslümanlar, koştukları şart­lar üzeredirler; ancak helâli haram kılan, haramı helâl kılan şart hariç. [1283]

İbn Ebî Hadred olayında[1284] da olduğu gibi, borcun bir parça­sından vazgeçmek de sulh kapsamına girer.

Bu hadis, muamelâtla ilgili genel esaslardan birini teşkil eder. [1285]




[1278] Müslim, Müsâkât, 32.

[1279] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/352.

[1280] Buhârî, Havâlât, 1, 2; Müslim, Müsâkât, 33.

[1281] Buhârî, İstikraz, 13; Ebû Dâvûd, Akdiye, 29.

[1282] Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/352-353.

[1283] Ebû Dâvûd, Akdiye, 12; Tirmizî, Ahkâm, 23; İbn Mâce, Ahkâm, 17.

[1284] Ka'b. b. Mâlik, alacağını ondan istedi ve mescidde sesleri yükseldi. Ra-sûlullah (s.a.) seslerini işitti ve Ka'b'a: "Alacağının yarısından vazgeç!" buyurdu. O da öyle yaptı. bkz. Müslim, Müsâkât, 20.

[1285] Sulh, Rasûlullah'ın (s.a.) da beyan buyurduğu gibi hayırlı bir iştir. Çün­kü sulh, her iki tarafın karşılıklı rızasıyla gerçekleşir. Dolayısıyla sulh olmak ve anlaşmazlığı bu yolla çözümlemek, hâkimin hükmüyle çöz­mekten daha östündür. Çünkü hâkimin hükmünde bir taraf razı, diğer taraf ise öfkeli otur.

Şah Veliyyullah Dihlevî, Hüccetullâhi’l-Bâliğa İslâm Düşüncesinin İlkeleri, İz Yayınları: 2/353.