> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Cuma Vaazı > Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret  (Okunma Sayısı 4583 defa)
10 Mayıs 2010, 13:05:35
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 10 Mayıs 2010, 13:05:35 »



Kur'an-ı Kerimde Adab-ı Muaşeret (Vaaz)


Dünya hayatında insanların yaşamalarını belirleyen hukuk kuralları olduğu gibi sosyal düzen kuralları mevcuttur. Bu kurallar insanların arasında bulunan ilişkileri düzenleyen ve hayatı anlamlandıran kurallardır. Din, ahlak ve bazı yönleriyle hukuk kuralları sosyal hayatı düzene koymayı, insanların birbirlerinin ihtiyaçlarına cevap verecek bir yaşam sürdürmeyi ve neticede birlikte yaşamayı güzelleştirmeyi hedefler. Yüce Dinimiz de, bireylerin kendi yaşantılarıyla ilgili hükümler getirdiği gibi, toplumla olan ilişkileri içinde hükümler ortaya koymakta, bu ilişkilerin en güzel şekilde devam edebilmesi için çeşitli düzenlemeler getirmektedir.

Sosyal hayatta düzen getiren önemli görgü kuralları vardır. Bu kurallar “Adab-ı Muaşeret” olarak adlandırılmaktadır. Kelime anlamı olarak Adab-ı Muaşeret, toplum içinde çeşitli kesimlerin birbirlerine karşı takınmaları gereken medeni ve ahlaki davranış tarzları ile bu hususlarda gerekli olan pratik bilgiler olarak tarif edilmektedir.[1]

İslam Dininde toplumların birbiriyle olan ilişkilerini olumlu yönde sonuç verecek tarzda düzenleyen en önemli temel kaynak ise Kuran-ı Kerim’dir. Nitekim bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır. "Şüphesiz bu Kur'an, Allah'ın (me’debetullah’ı) ziyafet yemeğidir. Binaenaleyh, ondan gücünüzün yettiğince alın. Ayrıca ben gerçekten, içinde Allah'ın Kitab'ından birşey bulunmayan evden daha hakir hiçbir şey bilmiyorum. İçinde Allah'ın Kitab'ından birşey bulunmayan kalb de, hiç oturanı olmayan evin boş ve harablığı gibi boş ve harabdır!"[2]

Bizleri bizlerden daha iyi tanıyan ve bizlere şah damarımızdan daha yakın olan Hz. Allah (c.c.) dünyada rahat, huzurlu ve mutlu, ahirette ise kendisinden memnun olacağımız bir hayat geçirmemiz için Kuran-ı Kerimi bizlere göndermiştir. Kuran-ı Kerim, günlük yaşantımızın şekillenmesinde, ahlaki özelliklerimizi olgunlaştırmamızda ve sosyal yaşantımızı hak ve hukuk çizgisinde yürütmemizde bizlere rehberlik edecek kutsal kitabımızdır. Bu hafta Yüce Rabbimizin Kuran-ı Kerimde Adab-ı Muaşeret kuralları konu başlıkları altında ayet ayet aktarmaya çalışacağız.

Öfkeyi Dizginlemek ve Affedici Olabilmek

Yaşam bulduğumuz bu hayatta insanlarla olan ilişkilerimizde her zaman memnun olabileceğimiz bir zaman dilimi geçiremeyebiliriz. Nitekim bizlerin hataları olduğu gibi bizlerede hata yapılabilir. İşte yapılan bu hataların karşılığında öfkelenmeden hareket etmeli ve olayı başkalarına aktarmadan affedici olabilmemiz en erdemli davranış olacaktır. Kuran-ı Kerim’de de bu husus şöyle ifade edilmektedir.

“Sen af yolunu tut, iyiliği emret, cahillerden yüz çevir.”( Araf, 07/199)

“Onlar, Rablerinin rızasına ermek için sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızklardan gizli olarak ve açıktan Allah için harcayan ve kötülüğü iyilikle ortadan kaldıranlardır. İşte bunlar için dünya yurdunun iyi sonucu vardır.” (Rad, 13/ 22)

“Onlar bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever.” (Al-i İmran, 3/134)

Selamlaşmak

İnsanlar arasında muhabbeti artıran en temel hususların başında selamlaşmak gelmektedir. Nitekim bir selam ile tanıştığımız ve kendisiyle ahbaplık yaptığımız nice insanlar olmuştur. Bu sebeple yaşadığımız toplumda büyük küçük demeden herkesle selamlaşmayı arzu etmeliyiz. Kuran-ı Kerimde konumuzla ilgili ayetler şunlardır.

“Size bir selâm verildiği zaman, ondan daha güzeliyle veya aynı selamla karşılık verin. Şüphesiz Allah her şeyin hesabını gereği gibi yapandır.” (Nisa, 4/86)

“Ey iman edenler! Kendi evlerinizden başka evlere, geldiğinizi hissettirip (izin alıp) ev sahiplerine selam vermeden girmeyin...” (Nur,24/27)

Ayetlerden de anlaşılacağı üzere, Yüce Rabbimiz selam vermeyi ve selam verildiği zamanda verilen selama en güzel şekilde karşılık verilmesini istemektedir. Ayrıca selamın sadece merhabalaşmaktan ibaret olmadığını evlere girilirken haber verme aracı olarak ta kullanılmasını bizlerden istemektedir.

Kendi Evinin Dışındaki Evlere İzin Almadan Girmemek

“Ey iman edenler, evlerinizden başka evlere, yakınlık kurup (izin almadan) ve (ev halkına) selam vermeden girmeyin. Bu sizin için daha hayırlıdır; umulur ki öğüt alıp düşünürsünüz. Eğer orada kimseyi bulamazsanız, size izin verilinceye kadar artık oraya girmeyin; ve eğer "Dönün" denirse, siz de dönün, bu sizin için daha temizdir. Allah yaptıklarınızı bilendir. İçinde oturulmayan ve sizin için bir meta (yarar) bulunan evlere girmenizde bir sakınca yoktur. Allah, açığa vurduklarınızı da, sakladıklarınızı da bilir.” (Nur 24/27-29)

Yaşadığımız toplumda kendimize nasıl davranılmasını istiyorsak, bizlerde diğer insanlara karşı öyle davranmalıyız. İzin alınmadan evimize girenlerden elbette hoşnut olmayız. Bu sebeple Yüce Rabbimizin koymuş olduğu bu düsturu hayatımıza aktarmalı, bizden yana rahatsızlık verecek bir davranışta bulunmamalıyız.   

Yürüyüş ve Konuşma Adabı

Yürüyüş ve konuşma, insanoğlunun iç yapısının nasıl olduğu hakkında ipucu veren iki önemli husustur. Yürüyüşün kibirli olması insanlar arasında beğenilmeyen ve Allah katında da yasaklanan bir davranış şeklidir. Konuşmak ise, insanlarla ilişkimizde en önemli iletişim aracıdır. Nitekim konuşarak analaşır, konuşarak dertlerimizi çözme yoluna gideriz. Konuşma iyi olursa muhatabımızın bize karşı davranışı da o nispette iyi olacaktır. “Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır” atasözü konumuzu ne kadar da güzel özetlemektedir. İslam Dinide inananları yürüyüşte adaplı davranmaya ve tatlı dilli olmaya teşvik etmiş, kibirden, yalandan, iftiradan vb. gibi her türlü kötü sözlerden uzat durmayı emretmiştir. 

 “Küçümseyerek surat asıp insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme! Çünkü Allah hiçbir kibirleneni, övüngeni sevmez. Yürüyüşünde orta bir yol tut, sesinden de (yüksek perdeleri) eksilt. Çünkü, seslerin en çirkin olanı gerçekten eşeklerin sesidir." (Lokman, 31/18-19)

“İnananlar arasında çirkin şeylerin yayılmasını arzulayan kimseler için dünyada da ahrette de çetin bir ceza vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Nur, 24/19)

“Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz?” (Saf, 61/2)

“Güzel söz ve bağışlama, arkasından incitme gelen sadakadan daha iyidir. Allah zengindir, acelesi de yoktur.” (Bakara, 2/ 263)

“Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğru söz söyleyin ki Allah sizin işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve Resulüne itaat ederse, muhakkak büyük bir başarıya ulaşmıştır.” (Ahzab, 33/71)

Yeme ve İçme Adabı

Yaşam bulduğumuz bu hayatta yaşamımızı devam ettirmenin temel yolu bedeni ihtiyaçlarımızı karşılamak gelmektedir. Bunun da en önemli yolu yemek ve içmektir. Yeme ve içmek hususunda Yüce Rabbimizin bizden istemiş olduğu emir ve yasaklar şunlardır.

“Yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü o, israf edenleri sevmez.” (A’raf, 7/31)

“Ey peygamberler! Temiz şeylerden yiyiniz ve iyi ameller işleyiniz. Doğrusu ben, sizin yaptığınız şeyleri tamamen bilirim.” (Mü’minun, 51)

“Size rızık olarak verdiğimiz şeylerin temiz ve helal olanlarından yiyin. Bu konuda aşırı da gitmeyin, yoksa üzerinize gazabım iner. Gazabım da kimin üzerine inerse o muhakkak helak olmuş demektir.” (Ta’ha, 81)

“Ey iman edenler! Eğer siz ancak Allah’a kulluk ediyorsanız, size verdiğimiz rızıkların iyi ve temizlerinden yiyin ve Allah’a şükredin. Allah, size ancak leş, kan, domuz eti ve Allah’tan başkası adına kesileni haram kıldı. Ama kim mecbur olur da, istismar etmeksizin ve zaruret ölçüsünü aşmaksızın yemek zorunda kalırsa, ona günah yoktur. Şüphesiz, Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.” (Bakara, 2/172-173)

İnsanlar Hakkında Kötü Zanda Bulunmamak, Kusur Araştırmamak ve Gıybet Etmemek

 “Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.” (Hucurat, 49/12)

 “Ey iman edenler! Eğer bir fâsık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.” (Hucurat, 49/ 6)

Yüce Rabbimiz bizleri zanla hareket etmemizi, insanların hatalarını araştırmamızı ve gıybet etmememizi istemektedir. Bu üç hususun ortak özelliği kul hakkını ihlal etmektir. Kesin bilgi sahibi olmadığımız bir konu hakkında ileri geri konuşmamalı, başkalarının hatalarını görmek yerine kendi kusurlarımızı aklımızda tutmalı ve gıybet etme yanlışlığına düşmemeliyiz. Sevgili Peygamberimizde Zannı sözlerin en yalanı olarak zikretmiş, birbirimizin eksiğini, hususi ve mahrem hayatını araştırmamızı yasaklamış,[3] bir Müslüman’ın ayıbını gizleyeni Allah-u Teala’da ahiret gününde o kimsenin ayıbını gizleyeceği müjdesini vermiş,[4]gıybet edenin ve bunu dinleyeninde vebal altında olduğunu ifade etmiştir.[5]

İftirada Bulunmamak

“Çünkü siz bu iftirayı, dilden dile birbirinize aktarıyor, hakkında bilgi sahibi olmadığınız şeyi ağızlarınızda geveleyip duruyorsunuz. Bunun önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki bu, Allah katında çok büyük (bir suç) tur.” (Nur,24/15)

“Mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara irtikab etmedikleri (bir suç) sebebiyle eziyet edenler ise, gerçekten bir iftira ve açık bir günah yüklenmişlerdir.” (Ahzab,33/ 58)

“Korunan (iffetli) kadınlara (zina suçu) atan sonra dört şahit getirmeyenlere de seksen değnek vurun ve onların şahitliklerini ebedi olarak ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret
« Posted on: 24 Nisan 2024, 23:39:07 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret rüya tabiri,Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret mekke canlı, Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret kabe canlı yayın, Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret Üç boyutlu kuran oku Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret kuran ı kerim, Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret peygamber kıssaları,Kuranı Kerimde Adabı Muaşeret ilitam ders soruları, Kuranı Kerimde Adabı Muaşeretönlisans arapça,
Logged
03 Kasım 2014, 19:19:21
Damla
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 3.120


« Yanıtla #1 : 03 Kasım 2014, 19:19:21 »

SELAMUN ALEYKUM:
Doğrusu bu konu çok anlatımlı yani kolay kolay anlatılabilecek bir konu değil.Ama siz çok güzel anlatmışsınız.Mesela bir örnek 'adalet'konusu çok detaylı olarak anlatılamaz.Adalet bana göre hakkın olduğu kadarıdır.Ama şöyle ki sen yeteri kadar veya daha az bir şekilde kazancını alıyor ama diğer bir kişiye daha çok veriliyor.Hem o kişinin hakkına gireriz hem de adaletli olmaz.Bunun gibi.Ben bile fazla açıklayamadım örnekle biraz ifade ettim.Ama siz güzel anlatmışsınız.

Paylaşım için teşekkürler.Ayetler de anlamamıza yardımcı oldu.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
03 Kasım 2014, 20:38:37
semih7/a

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 76


« Yanıtla #2 : 03 Kasım 2014, 20:38:37 »

Onemi olan zor olan konuyu anlatmaktir siz bunu basardiysaniz bunun devamida her zaman ve her yerde gelir...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
04 Kasım 2014, 16:27:48
semih7/a

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 76


« Yanıtla #3 : 04 Kasım 2014, 16:27:48 »

esselamu aleykum toplumdakı yapılacak gorevleri çook net bir sekilde anlatmıssınız.. helal
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes