> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Klasik Tarih Eserleri > Büyük Osmanlı Tarihi > Yusuf paşanın katli
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Yusuf paşanın katli  (Okunma Sayısı 707 defa)
16 Nisan 2011, 15:47:53
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 16 Nisan 2011, 15:47:53 »



Yusuf Paşa'nın Katli




Sultan İbrahim; huzuruna celbettiği Yusuf Paşanın yüzüne hemen bir gemiye atla, bana Girid'in tamamını al. Dedi. Yu­suf Paşa İnşaallah padişahım Girid elbet bizim olacaktır. As­kerimiz anbean oraya hâkim olmaktadır. Tersane ise yeni deniz mevsimiyle ilgili hazırlıklar içindedir. Şu zemheri ayı geçsin elbette denize açılır, Girid'i memâliki mahrusanıza dâ­hil eyleriz. Şimdi gitmenin vakti değildir. Şeklinde cevab ver­di. Padişah: Ne yabane şeyler söylersin? var git, Girid'i aı de­rim, bana bir kale aldım deyu kendini bir hizmetmi yaptın sanırsın? Dedi. Yusuf Paşa korkusuzca fakat hatalı olarak, "hayır şimdi gidilmez" diye cevap verdi. Padişah; Bostancıbaşına "Al şunu" diye sesleniverdi. Bostancıbaşı karar deği­şir diye sadece huzurdan çıkarıp siyaset odasında göz altına aldı. Gerek sadrazam, gerek defterdar Musa Paşa istirham­larda bulundular. Hattâ Kâmil Paşanın "Tarihi Siyasiyye" adlı muteber eserinin 2. cildinin 85. sahifesinde şöyle bir malu­mat bulunmaktadır:

"Yusuf Paşa dahi çünkü sıhriyeti şahaneye mazhar oldu­ğundan bir ariza takdimiyle o gice sultan hanım hazretlerin­den, bir çocuğu dünyaya geldiği bilbeyan hayatının kerimei şehriyârileri Sultan hazretlerine vede hâfidelerine bağışlan­masını niyaz eylemişse de işbu İstirhamatm bir günâ tesiri ol­mayarak tekiden sâdır olan, iradei seniyyenin hükmü celili icra olundu" deniyorsa da, bunun doğru olmadığı meydan­dadır. Çünkü; padişahın kızı Fatma Sultan o sırada dört ya­şında bulunuyordu. Değil çocuk yapması, zifafı dahi sözkonusu değildi. Diğer taraftan padişahın, Yusuf Paşayı bir hi­ddetli anında öldürttüğü söylenirki, tek'iden verilen emirler Salih ve Musa Paşaların itirazları bu işin bir anda bitmediğini göstermektedir. Güya pişman olan Sultan İbrahim; cesedi yanma celbettirip "nasıl kıydım, kırmızı kırmızı yanakları varmış" dediği rivayet olunur ki hiç doğruluğu gözükme­mektedir. Zaten Osmanlı tarihi içinde en çok iftiraya uğramış olan padişahların arasında birinci gelir Sultan İbrahim. Diğer taraftan Venedik donanmasından bir gurubun Akdeniz sahilinde bir baskın neticesinde, beşbin kadar esiri alıp, götürdü­ğü haberi gelir. Padişah bu haber karşısında öyle gazaba" ge­lir ki, ülkedeki bütün hristiyanların, öldürülmelerini ferman eder. Gerek sadrıazam, gerekse şeyhülislâm buna açıkça iti­razı yapacaklarına, ne kadar kararlı olduğunu bildikleri padi­şahlarını ikna etmek için önce, İstanbul'da ikiyüzbin gayri müslim olduğunu bunların verdiği vergilerin yekünü ileri sü­rülmüş, ayrıca islâm dininin, bunları vergilerini verdikçe, fit­ne ile uğraşmadıkları taktirde hayat hakkı tanıdığını, ecdadı-nında bunlara böyle baktığı anlatılınca sultan İbrahim: '!Vergi mühim değil, amma dinim ve ecdadımın dediği yol doğru ola" demiş ve iradei hümayun böyle geri alınabilmiştir. Öte yandan Rusya Çarının. Rus Çarı Tatarların bu hareketini şi­kâyet için padişaha elçi gönderir. Gelen elçi Çar'ın dileğini söyleyince gazaba gelen Sultan İbrahim: "Hem kaî'a yapar-suz hem de emrimle size mâni olanı bana şikâyet edersüz" dedikten sonra boyunlarının vurulmasını emretmiştir. Sadra­zam Salih Paşa yalvara yalvara, bunu hapfs cezasına çevirtmeye muvaffak olur. Sevgili okuyucular bu kadar hâmiyyet ve hassasiyet gösteren bir zâta deli denebilirmi? Diyebilirsi­niz ki; bu kitap bu padişahın deli olmadığını isbat içinmi yazildi. Her bir anlatımdan sonra bu suali tekrar ediyorsun. Ha­yır. Uzun yıllar bu milletin evlâdları bu zât'ın deliliğinden baş­ka bir şey öğrenemediler. Hattâ Girid'in fethine, onun devrin­de başladığını bile öğrenemediler. Geçenlerde bir gazetede Sultan İbrahim'in avrupa devletlerine casus yolladığı, bu va­zifelinin görevini yerine getirebilmesi için dince haram olan bazı şeylerin yapılmasında cevaz varmıdir? Diye makamı meşihate fetva sorduğu yazıldı da, bir çok kimse, bu deli pa­dişahın casus yollamasını hayretlerle karşıladılar. İşte tarihi­mizde öyle gizli kalmış hazineler vardır ki, o hazineler sahip­leri tarafından tevazuen kapah geçilmiştir. Milletimiz târih ya­pan bir milletti, keşke yazanda olsa idi.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Yusuf paşanın katli
« Posted on: 28 Mart 2024, 20:07:08 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yusuf paşanın katli rüya tabiri,Yusuf paşanın katli mekke canlı, Yusuf paşanın katli kabe canlı yayın, Yusuf paşanın katli Üç boyutlu kuran oku Yusuf paşanın katli kuran ı kerim, Yusuf paşanın katli peygamber kıssaları,Yusuf paşanın katli ilitam ders soruları, Yusuf paşanın katliönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes