- Ziyaret Sırasında Hastaya Şifa Bulması İçin Dua Etmek

Adsense kodları


Ziyaret Sırasında Hastaya Şifa Bulması İçin Dua Etmek

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
reyyan
Tue 15 May 2012, 08:24 pm GMT +0200
7. Ziyaret Sırasında Hastaya Şifa Bulması İçin Dua Etmek


 

3104... Aişe binti Sa'ddan (rivayet olunduğuna göre) Babası (şöyle) demiştir; Mekke'de hastalanmıştım. Peygamber (s.a) beni ziyarete geldi. Ve elini alnıma koydu. Sonra göğsümü ve karnımı sıvazlayıp:

“Ey Allah'ım Sa'da şifa ver ve onun hicretini tamamla" diye dua etti.[89]

 
Açıklama

 

Hz. Peygamberin ziyaretine giderek şifa bulması için dua ettiği zat Sa'd b. Ebi Vakkas (r.a) dır. Rasul-ü Ekreminziya-ret esnasında elini onun alnına koyup göğsünü sıvazlaması, ona yalnızlığını, rahatsızlığını unutturmak ve hastalığının şiddetini anlamak içindir.

Hz. Sa'd'm bu rahatsızlığı haccetü'l-veda'ya yani hicretin onuncu yılı­na rastlar.

Rasul-ü Zlşan Efendimizin şifa bulması için, Hz. Sa'd'a dua ettikten sonra, ayrıca bir de "Onun hicretini tamamla" diye dua etmesinin sebebi, onun hicret ettiği yerde (Mekke'de) vefat etmesinin, hicretinin kemaline nok­sanlık getirmesi endişesidir. Bu sebeple Hz. Peygamber onun Mekke'de de­ğil Medine'de vefat etmesini arzu ediyordu. Ashab-ı kiram hicret edilen bir yerde ölmenin hicretin kemaline eksiklik getireceğini bildiklerinden, hicret ettikleri yere tekrar dönmekten çekinirlerdi.

Cenab-ı Allah Hz. Peygamberin; Hz. Sa'd için yaptığı bu duayı kabul edip ona şifa verdi. Hz. Sa'd bu hastalıktan sonra hicretin ellibeşinci senesi­ne kadar yaşadı. Irak'ın fethinden sonra o yıl rahmeti Rahman'a kavuştu.[90]

 
Bazı Hükümler

 

1. Bir hastayı ziyaret eden kimsenin elini hastanın alnına koyup karnım ve göğsünü sıvazlaması mustehaptır. Ancak ziyaret için hastanın alnına elini koyması, göğsünü ve karnım sı­vazlamasının cevazı hastanın ziyaretçiye haram olmaması şartına bağlıdır.

2. Ziyaret esnasında hastanın ismini anarak ona dua etmek müstehabtır.[91]

 

3105... Ebû Musael-Eş'ari'den demiştir ki: Rasülüllah (s.a) (şöyle) buyurdu: "- Açı doyurunuz, hastayı ziyaret ediniz, esiri hürriyetine kavuşturunuz." (Ravi) Süfyan (metinde geçen) âni (kelimesi) esir (an­lamına gehnekte) dir. Dedi.[92]

 
Açıklama

 

ama Metinde geçen "açı doyurunuz'* emrinin hükmü, içinde buUmulan şartlara göre değişir. Eğer, aç olan kimsenin açlığı, hayatını veya şuurunu kaybetmek gibi zaruret derecesine varmamışsa, onu doyurmak menduptur. Eğer açlığı zaruret derecesine varmış ve bu durum birden fazla kişilerce biliniyor ise, onu doyurmak, bilen kimseler üzerine farz-ı kifayedir. Fakat aç olan kimsenin bu dereceye varan açlığını sadece bir kişi biliyorsa, onu doyurmak bilen kimse üzerine farz-ı ayn olur.

Hasta ziyareti de cemiyette karşılıklı sevgi ve saygının doğup gelişmesi­ne ve hastanın bir an için bile olsa acısını unutup rahatlamasına sebep olur. Hasta ziyareti emrinin hükmü; âlimler arasında ihtilaflıdır. Âlimlerden bir kısmı, onun farz-ı kifaye olduğunu söylerken, bir kısmı da sünneti müekkede olduğunu söylemişlerdir. Ulemanın büyük çoğunluğu bunun sünnet-i müekkede olduğu görüşündedir. Ed-Dâvudî ise, farz-ı kifaye olduğunu iddia etmiştir. Bu mevzuda itimad edilen görüş, âlimlerin büyük çoğunluğunun (cumhurun) görüşüdür. Ancak, eğer ziyaretin terki ve onun ihtiyaçlarını te­min etmenin ihmali, hastanın helakine sebep olacaksa, o zaman onu ziyaret farz-ı ayn olur.

Metinde geçen "elânî" kelimesi; Ravi, Süfyan-ı Sevri'nin de açıkladığı üzere "esir" demektir. Ancak burada kasdedilen "müslüman esirdir" Bi­naenaleyh hadisi şerifte gerek mal karşılığında gerekse savaşarak müslüman esirlerin kafir elinden kurtarılmaları emredilmektedir. Cumhura (ulemanın büyük çoğunluğuna) göre bu emrin hükmü farz-ı kifayedir. Âlimlerden ba­zılarının görüşüne göre, bu esirlerin kurtarılması için, beytülmalden de yar­dım ayrılabilir. Zulme uğrayarak hapse atılan kimseler hakkındaki hüküm de böyledir.[93]

[89] Buhârî, merza 13; Müslim, vesaya S; Ahmed b. Hanbel 1,168-171.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 11/466-467.

[90] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 11/467.

[91] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 11/467.

[92] Buhârî, ahkâm 23, cihad 171, nikâh 71, et'ime 1, merza4; Darimî 26; Ahmed b. Han-bel IV.394-406.

Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 11/467-468.

[93] Sünen-i Ebu Davud Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi: 11/468.