- Yirmidördüncü Mektup

Adsense kodları


Yirmidördüncü Mektup

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
derya
Wed 20 January 2010, 02:50 pm GMT +0200
YİRMİDÖRDÜNCÜ MEKTUP

Eziyet ile in’am, mahbub-i hakiki olan Allah’tan sadır olduğundan her ikisi de talibin nezdinde müsavi olmaları hatta eziyet Allah’a yaklaşmanın sebebi olduğundan, nezdinde daha sevimli olması gerektiği konusu ile, onunla ilgili mes’elenin, beyanı hakkında halifesi Tillolu, sonra Tekmanlı Molla Yusuf’a yazılmıştır.

ALLAHIN ADIYLA BAŞLARIM

Hiçbir varlık yok ki onu hamd ile tesbih etmesin. Salat ü selam, efendimiz Muhammed’e, ( Sallallahü aleyhi ve sellem) al ve ashabına olsun! Bundan sonra, bu mektub alem kutbu kaymakamının perverdesinden, Allah yolundaki kardeş ve Allah için dostu, ülfiyet ve vefa sahibi olan Molla Yusuf’adır.
 
Nakşibendi tarikatından maksad, ( Allah sadatının yüce ruhlarını kutlasın!) Allah’ın muhabbetini tahsil etmektir. Muhabbetten murad, sırf Allah’ın zatını sevmek, müride bir dünya menfaatı sağlamak veya ondan bir zarar def edilmesi gibi bir ivez veya faye olmamak demektir. Farsça şiir:

“ Eğer, ( yaptığım taatte ) sekiz cenneti ( kendime gaye edip) gözümün önünde bulundursam veya cehennem korukusundan ( Allah’a) hizmet etsem, kendi şahsına selamet taleb eden bir mü’min olurum. Çünkü bu ikisi de bedenimin menfaat payıdırlar. Bir aşık, Allah aşkıyla gıdalanırsa, onun nezdinde Adn ( cenneti) tek bir yaş tute değmez.”

İşte ey kardeşim! Düşün ki, Nakşi tarikat sadatın nazarları yalnız Allah’ın zatını taleb etmekte hasr olunmuştur. Nazarları ahiret ni’metine bile, tecavüz etmediği halde, muzahraf ( yaldızlı ve karışık), üstü bal ve şekerle kaplanmış öldürücü zehir kabilinden olan dünya lezzetlerine nasıl tecavüz eder? Hatta onlarca, mahbubdan gelen şey, sevimli, zevk ve elemler bir olur. İmam-ı Rabbani ( Radıyallahü anh) muhabbet-i zatiyye denilen bu sevgi hasıl olunca, sevgilinin ni’met ve elemi, sevenin yanında eşit olur, buyurmuştur. Tarikattan maksad bu olduğu anlaşıldıktan sonra, bu vasıf ile muttasıf olmazsak da tahsili için kendimizi zorlamamız lazımdır. Yani mahbubun (Allah’ın) bize icra kıldığı şey’i kendimize zorla kabul ettirip bize verdiği eziyete karşı minnet ederek, bize sabır vermesi için yalvarmamız ve kendisinden gelen her şey de hayır ve saâdet oludğunu bilmemiz gerekir. Şiir. “ Tarikatda salikin önüne gelen her şey, onun için hayırdır. Ey gönül! Doğru yol üzerinde bulunan kimse, yolu kayıb etmemiştir.”Bununla beraber, filhakika dünyevi çileler, eziyetler, Allah’a yaklaşmanın sebebidirler. Mevlana El-Rumi demiş ki, İnsan dilbağlanması gereklidir. Dilbağlanması, ya ibadette meşakkat çekmesi veya eziyyet ve cefada bulunmasıyladır. Burada Rumi’nin sözleri sona erdi.

Perverdenin hatırından çıkıp sizi unuttuğunu zan etmeyin! Belki kalbinde hazırsızınız. Cenabınıza selamet ve afiyeti için, Üstad-ı A’zam ile Şeyh-i Ekber’den ( Radıyallahü anhüma) istimdad eder birisi tarafınızdan gelse, hastalığınızın durumu hakkında ona ( perverdeye) yazmanız gerekir. Allah’dan ( Celle ve ala) o hastalığınızın kaldırılmasını taleb eder, size, peder ve kardeşinize, Molla Süleyman’a, Mustafa’ya ve bütün köy ahalisine, selam olsun! Allah’ın salat ü selamı da efendimiz Muhammed’e, ( Sallallahü aleyhi ve sellem) al ve ashabına olsun!