- Yirmi Dokuzuncu Mektup Yedinci Nükte

Adsense kodları


Yirmi Dokuzuncu Mektup Yedinci Nükte

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
Hadice
Fri 4 February 2011, 04:30 pm GMT +0200
YEDİNCİ NÜKTE

Sonra, o halde   dediğim vakit, baktım ki:

Mazi tarafına göçüp giden kafile-i beşer içinde gayet nuranî, parlak enbiya, sıddıkîn, şüheda, evliya, salihîn kafilelerini gördüm ki, istikbal zulümatını dağıtıp, ebede giden yolda bir cadde-i kübrâ-yı müstakîmde gidiyorlar. Bu kelime beni o kafileye iltihak etmek için yol gösteriyor, belki iltihak ettiriyor. Birden, "Fesübhânallah," dedim. "Zulümat-ı istikbali tenvir eden ve kemâl-i selâmetle giden bu nuranî kafile-i uzmâya iltihak etmemek, ne kadar hasâret ve helâket olduğunu, zerre miktar şuuru olan, bilmesi lâzım. Acaba bid'aları icad etmekle o kafile-i uzmâdan inhiraf eden, nereden nur bulabilir, hangi yoldan gidebilir?"

Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, rehberimiz ferman etmiş ki:



Acaba bu ferman-ı kat'îye karşı, ulemâü's-sû' tabirine lâyık bazı bedbahtlar hangi maslahatı buluyorlar, hangi fetvâyı veriyorlar ki, lüzumsuz, zararlı bir surette şeâir-i İslâmiyenin bedîhiyâtına karşı geliyorlar, tebdili kabil görüyorlar? Olsa olsa, muvakkat bir cilve-i mânâdan gelen bir intibah-ı muvakkat, o ulema-i sû'u aldatmıştır.

Meselâ, nasıl ki bir hayvanın veyahut bir meyvenin derisi soyulsa, muvakkat bir zarafet gösterir; fakat az bir zamanda o zarif et ve o güzel meyve, o yabanî ve paslı ve kesif ve ârızî deri altında siyahlanır, taaffün eder. Öyle de, şeâir-i İslâmiyedeki tabirat-ı Nebeviye ve İlâhiye, hayattar ve sevabdar bir cilt, bir deri hükmündedir. Onların soyulmasıyla, maânîdeki bir nuraniyet, muvakkaten çıplak, bir derece görünür. Fakat, ciltten cüdâ olmuş bir meyve gibi, o mübarek mânâların ruhları uçar, zulmetli kalb ve kafalarda beşerî postunu bırakıp gider. Nur uçar, dumanı kalır. Her ne ise...



1 "Bizi doğru yola ilet-kendilerine nimet ve ihsanda bulunduklarının yoluna." Fâtiha Sûresi, 1:6-7.

 

2
"Her bid'at dalâlettir ve her dalâlet Cehennem ateşindedir." Müslim, Cum'a: 43; Ebû Dâvud, Sünnet: 5; Nesâî, Î'deyn: 22; İbni Mâce, Mukaddime: 6, 7; Dârîmî, Mukaddime: 16, 23; Müsned, 3:310, 371, 4:126, 127.