ehlidunya
Thu 6 October 2011, 12:11 pm GMT +0200
Yıkanmayan eller tehlike saçıyor
Trabzon Özel Yıldızlıgüven Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı. Dr. Ebru Emel Sözen, gün içinde çok sayıda cisim ve canlıya temas eden ellerin kolaylıkla kirlendiğini belirterek, yakınmayan ellerin hastalığa davetiye çıkardığını söyledi.
Trabzon Özel Yıldızlıgüven Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı. Dr. Ebru Emel Sözen, gün içinde çok sayıda cisim ve canlıya temas eden ellerin kolaylıkla kirlendiğini belirterek, yakınmayan ellerin hastalığa davetiye çıkardığını söyledi.
Temas edilen cisimlerden ellerde çok sayıda mikroorganizma barınacağına dikkat çeken Dr. Sözen, "Özellikle birden fazla kişinin temas ettiği kapı kolları, kağıt ve metal paralar, asansör düğmeleri, toplu taşıma araçlarındaki tutacaklar, telefon ve klavyeler çok sayıda mikroorganizma barındırabilir" dedi. El yıkamanın önemi işaret eden Dr. Sözen, ellerin mikrobik hastalıkların en kolay bulaşma araçlarından biri olduğunu kaydederek, "Ellerimiz, mikrobik hastalıkların en kolay bulaşma araçlarından biridir.
Çünkü gün içinde pek çok cisim ve canlıya ellerimizle temas ediyoruz. Bu da ellerimizin kolaylıkla kirlenmesine neden oluyor. El yıkamanın önemi ve gerekliliği her fırsatta anlatılmaya çalışılsa da, uygulamada yeterince dikkat edilmediğini görüyoruz. Özellikle birden fazla kişinin temas ettiği kapı kolları, kağıt ve metal paralar, asansör düğmeleri, toplu taşıma araçlarındaki tutacaklar, telefon ve klavyeler çok sayıda mikroorganizma barındırabilir. Temas ettiğimiz bu yerlere bizden önce kimlerin ne düzeyde kirli ellerle dokunduğunu bilebilir miyiz. Bir insanın ellerini neler kirletebilir? Bu sebepler düşünüldüğünde konunun önemi daha iyi anlaşılır" diye konuştu.
El hijyeni konusunda birkaç noktaya dikkat çekmekte fayda olduğunu ifade eden Dr. Sözen, "Alışverişler sırasında satıcıların poşetleri açmak için ellerini tükürükleriyle temas ettirdiğini görüyoruz. Tükürükle bazı bakteriler ve virüsler (grip ve nezle virüsleri, halk arasında beta mikrobu olarak bilinen beta hemolitik streptokok gibi birçok mikroorganizma) kolaylıkla bulaşabileceğinden özellikle gıda sektöründe çalışanların bu konuda çok dikkatli olması gerekmektedir. Bizler de mümkün olduğunca bu şekilde davrananları uyarmalı ve farkındalık oluşmasına katkıda bulunmalıyız. Tuvaletlerin kirli alanlar olduğu unutulmamalı ve umuma açık yerlerdeki tuvaletlerde çanta ya da diğer kişisel eşyalar yere temas ettirilmemeli, mikroorganizma bulaşmasını engellemek için tuvaletten sonra eller mutlaka yıkanmalıdır" şeklinde konuştu.
Dr. Sözen, ellerin yıkanmış olmak için değil, doğru ve etkili bir şekilde temizlemek için yıkanması gerektiğini belirterek, "Özellikle çocukların ayakkabılarını giyerken ellerini ayakkabının altına temas ettirmemesi konusunda onları uyarmalı ve temas durumunda el yıkamaları gerektiği hatırlatılmalıdır. Çünkü ayakkabılarla tuvalet, hastane gibi mikroorganizmaların yoğun olabileceği yerlere gidilmiş olabilir. Hastanelerde oluşan hastane kaynaklı enfeksiyonları önlemenin en kolay ve etkili yolunun el yıkama olduğu unutulmamalı ve hastanelere gelip giden ya da yatan hastası olanların da el hijyenine dikkat etmesi, ayrıca nezle ya da grip olanların hasta ziyaretlerinden kaçınması gerektiği akıldan çıkartılmamalıdır. Öksürme ya da hapşırma sırasında kirlenen ellerin yıkanmadan başkalarıyla temas edilmesinden kaçınılmalıdır. Ellerimizde görünür kirlilik söz konusu olduğunda yemek yemeden önce ve sonra, tuvaletten sonra, birden fazla kişinin temas ettiği mikroorganizma barındırma riski yüksek alanlara temas ettikten sonra ellerimizi yıkamalıyız. Ellerimizi yıkamış olmak için değil, doğru ve etkili bir şekilde temizlemek için yıkamalıyız. Yıkama öncesinde eller ıslatılmalı, avuç içine yeterli miktarda sıvı sabun alınmalı, en az 30 saniye süre ile avuç içleri, el iç ve dış yüzeyleri, parmak araları ve parmak uçları ile el bileği yıkanmalı ve iyice durulanmalı, sonrasında kurulanmalıdır. El yıkama sırasında özellikle başparmak, parmak araları, parmak uçları ve el bileği gözden kaçan alanlar olduğundan yıkama sırasında buralar özenle temizlenmelidir. Kurulamak için kullanılan kumaş havlular mümkünse kişiye özel olmalı, çok sayıda kişinin kullanacağı yerlerde tek kullanımlık kağıt havlular tercih edilmelidir. Tüm bunlar basit gibi görünen fakat başkalarından bize, bizden başkalarına mikrobik hastalıkların geçişini engelleyebilen önemli ayrıntılardır. Hayatımızın doğal akışı içinde pek çok yerle temas ettirdiğimiz ellerimizi farkında olmadan yüzümüze, gözümüze ve en önemlisi ağzımıza dokundurabilir, ellerimize bulaşmış olan mikroorganizmaların (bakteri, virüs, mantar ve parazit) bizlerde hastalık oluşturmasına sebep olabiliriz. Bu nedenle kirlenmesini engelleyemediğimiz ellerimizi etkin bir şekilde yıkamalı ve kirli ellerimizle sevdiklerimize dokunmadan önce bir kere daha düşünmeliyiz" diye konuştu.
yenişafak
Trabzon Özel Yıldızlıgüven Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı. Dr. Ebru Emel Sözen, gün içinde çok sayıda cisim ve canlıya temas eden ellerin kolaylıkla kirlendiğini belirterek, yakınmayan ellerin hastalığa davetiye çıkardığını söyledi.
Trabzon Özel Yıldızlıgüven Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı. Dr. Ebru Emel Sözen, gün içinde çok sayıda cisim ve canlıya temas eden ellerin kolaylıkla kirlendiğini belirterek, yakınmayan ellerin hastalığa davetiye çıkardığını söyledi.
Temas edilen cisimlerden ellerde çok sayıda mikroorganizma barınacağına dikkat çeken Dr. Sözen, "Özellikle birden fazla kişinin temas ettiği kapı kolları, kağıt ve metal paralar, asansör düğmeleri, toplu taşıma araçlarındaki tutacaklar, telefon ve klavyeler çok sayıda mikroorganizma barındırabilir" dedi. El yıkamanın önemi işaret eden Dr. Sözen, ellerin mikrobik hastalıkların en kolay bulaşma araçlarından biri olduğunu kaydederek, "Ellerimiz, mikrobik hastalıkların en kolay bulaşma araçlarından biridir.
Çünkü gün içinde pek çok cisim ve canlıya ellerimizle temas ediyoruz. Bu da ellerimizin kolaylıkla kirlenmesine neden oluyor. El yıkamanın önemi ve gerekliliği her fırsatta anlatılmaya çalışılsa da, uygulamada yeterince dikkat edilmediğini görüyoruz. Özellikle birden fazla kişinin temas ettiği kapı kolları, kağıt ve metal paralar, asansör düğmeleri, toplu taşıma araçlarındaki tutacaklar, telefon ve klavyeler çok sayıda mikroorganizma barındırabilir. Temas ettiğimiz bu yerlere bizden önce kimlerin ne düzeyde kirli ellerle dokunduğunu bilebilir miyiz. Bir insanın ellerini neler kirletebilir? Bu sebepler düşünüldüğünde konunun önemi daha iyi anlaşılır" diye konuştu.
El hijyeni konusunda birkaç noktaya dikkat çekmekte fayda olduğunu ifade eden Dr. Sözen, "Alışverişler sırasında satıcıların poşetleri açmak için ellerini tükürükleriyle temas ettirdiğini görüyoruz. Tükürükle bazı bakteriler ve virüsler (grip ve nezle virüsleri, halk arasında beta mikrobu olarak bilinen beta hemolitik streptokok gibi birçok mikroorganizma) kolaylıkla bulaşabileceğinden özellikle gıda sektöründe çalışanların bu konuda çok dikkatli olması gerekmektedir. Bizler de mümkün olduğunca bu şekilde davrananları uyarmalı ve farkındalık oluşmasına katkıda bulunmalıyız. Tuvaletlerin kirli alanlar olduğu unutulmamalı ve umuma açık yerlerdeki tuvaletlerde çanta ya da diğer kişisel eşyalar yere temas ettirilmemeli, mikroorganizma bulaşmasını engellemek için tuvaletten sonra eller mutlaka yıkanmalıdır" şeklinde konuştu.
Dr. Sözen, ellerin yıkanmış olmak için değil, doğru ve etkili bir şekilde temizlemek için yıkanması gerektiğini belirterek, "Özellikle çocukların ayakkabılarını giyerken ellerini ayakkabının altına temas ettirmemesi konusunda onları uyarmalı ve temas durumunda el yıkamaları gerektiği hatırlatılmalıdır. Çünkü ayakkabılarla tuvalet, hastane gibi mikroorganizmaların yoğun olabileceği yerlere gidilmiş olabilir. Hastanelerde oluşan hastane kaynaklı enfeksiyonları önlemenin en kolay ve etkili yolunun el yıkama olduğu unutulmamalı ve hastanelere gelip giden ya da yatan hastası olanların da el hijyenine dikkat etmesi, ayrıca nezle ya da grip olanların hasta ziyaretlerinden kaçınması gerektiği akıldan çıkartılmamalıdır. Öksürme ya da hapşırma sırasında kirlenen ellerin yıkanmadan başkalarıyla temas edilmesinden kaçınılmalıdır. Ellerimizde görünür kirlilik söz konusu olduğunda yemek yemeden önce ve sonra, tuvaletten sonra, birden fazla kişinin temas ettiği mikroorganizma barındırma riski yüksek alanlara temas ettikten sonra ellerimizi yıkamalıyız. Ellerimizi yıkamış olmak için değil, doğru ve etkili bir şekilde temizlemek için yıkamalıyız. Yıkama öncesinde eller ıslatılmalı, avuç içine yeterli miktarda sıvı sabun alınmalı, en az 30 saniye süre ile avuç içleri, el iç ve dış yüzeyleri, parmak araları ve parmak uçları ile el bileği yıkanmalı ve iyice durulanmalı, sonrasında kurulanmalıdır. El yıkama sırasında özellikle başparmak, parmak araları, parmak uçları ve el bileği gözden kaçan alanlar olduğundan yıkama sırasında buralar özenle temizlenmelidir. Kurulamak için kullanılan kumaş havlular mümkünse kişiye özel olmalı, çok sayıda kişinin kullanacağı yerlerde tek kullanımlık kağıt havlular tercih edilmelidir. Tüm bunlar basit gibi görünen fakat başkalarından bize, bizden başkalarına mikrobik hastalıkların geçişini engelleyebilen önemli ayrıntılardır. Hayatımızın doğal akışı içinde pek çok yerle temas ettirdiğimiz ellerimizi farkında olmadan yüzümüze, gözümüze ve en önemlisi ağzımıza dokundurabilir, ellerimize bulaşmış olan mikroorganizmaların (bakteri, virüs, mantar ve parazit) bizlerde hastalık oluşturmasına sebep olabiliriz. Bu nedenle kirlenmesini engelleyemediğimiz ellerimizi etkin bir şekilde yıkamalı ve kirli ellerimizle sevdiklerimize dokunmadan önce bir kere daha düşünmeliyiz" diye konuştu.
yenişafak