sumeyye
Tue 31 July 2012, 01:58 pm GMT +0200
Yemini Bozma (Hıns):
Hükmü: [811]
a) Hanefi Mezhebine göre, yemin, bir ma'siyeti yapmaya aitse, hânis olmak farzdır; ma'siyeti terke aitse, hânis olmayıp bârr olmak farzdır, terkine aitse hânis olmak farz olur, vacip terkedilmez. Olmaması olmasından evlâ veya yapılması ile yapılmaması eşitse, hüküm ihtilaflıdır:
(1) Bazılarına göre, ilk durumda hıns, ikinci ve üçüncüde berr evlâdır,
(2) Bazılarınca, hangi durumdaolursa olsun, yeminde bârr olmak gerekir. Yeminde hıns, ancak vakitle kayıtlanınca söz-konusu olur, yoksa hayatın sonuna kadar hanis olunmaz. Böyle bir durumda, yemin keffareti vasiyet edilir, mahlûfun aleyh bundan önce yok olursa keffaret ödenir.
b) Şafiî Mezhebine göre, hınsla ilgili beş hüküm bulunmaktadır:
(1) Vacip Hıns: Ma'siyetin (günahın) yapılması, vacibin terki için yeminde hms vaciptir.
(2) Haram Hıns: Vacibi yapma, ma'siyetin terki için yemin yapıldığında hıns haramdır, berr farzdır.
(3) Mend'ip Hıns: Mendubun yapılması, mekruhun terki için yapılan yeminde hıns menduptur.
(4) Mekruh Hıns: Mendubun terki, mekruhun yapılmasına ait yeminde hıns mekruhtur.
(5) Evlâya Aykırı Hıns: Mubahın yapılması veya terki için yemin edildiğinde, berr evlâdır, hıns ise evlâya aykırı davranıştır.
c) Maliki Mezhebine göre, yemin mubah olunca, hıns da mubah olur, keffaret gerekir, ancak hayırlı olan hıns ise, hms da hayırlı olur. Vacibin terki veya ma'siyetin yapılması için yemin edince, hms vaciptir, tersi durumlarda da haramdır.
d) Hanbelî Mezhebine göre, yemin, ma'siyet işlemek veya vacibi terk içinse hıns vaciptir, tersi durumda berr vacip, hıns haramdır; mendubun yapılması veya mekruhun terki için olunca, berr mendup, tersi durumda berr mekruh, hıns mendup olur. Mubahın terki veya yapılması için yapılan yeminde, hıns veya berr mubahtır, ancak berr evlâdır.
Hınsın Gerçekleşmesi: [812]
Hıns (yemini bozma), yemine aykırı hareketle gerçekleşmiş olur
[811] Cezîrî, Fame, c. II, s. 56-58.
[812] Cezîrî, Fame, c. II, s. 56-58; İbn Rüşd, BM, c. I, s. 336-337; Serahsî, age, c.VIIÎ,s.l26.