saniyenur
Tue 20 December 2011, 09:46 pm GMT +0200
36- Yatsı Namazında Kıraat
362- Berâ İbn Azib (r.a)'tan rivayet edilmiştir:
“Ben, Resulullah (s.a.v.)'i Yatsı namazında iki rekatın birinde “Tîn” suresi okurken dinledim. Ses bakımından ondan daha güzel olan bir kimseyi dinlemiş değilim!” [573]
Açıklama:
Bir rivayette bu namaz seferde kılınmıştır. [574] Bunun için Resulullah (s.a.v.) kısa surelerden birisini okumuştur. Seferi olmadığı durumlarda ise Yatsı namazında “Şems”, “Leyl” ve “İnşikâk” gibi sureleri okuduğu rivayet edilmiştir.
Zaruret olmadıkça Yatsı namazında orta sureleri okumak sünnettir. Çünkü Yatsı namazı, dinlenme ve uyku zamanına tesadüf eden bir namazdır. Onu fazla uzatmaya cemaatin tahammülü olmayabilir. Akşam namazında olduğu gibi hafif kıldırmaya dahi bir sebep bulunmadığından onda bile orta sureler okumak sünnet olmuştur.
363- Câbir (r.a)'tan rivayet edilmiştir:
“Muâz b. Cebel el-Ensârî, arkadaşlarına yası namazını kıldırmıştı. Fakat onlara kıraati uzun tuttu. Bunun üzerine bizden bir kimse, cemaattan ayrılarak namazı yanız başına kıldı. Onun bu yaptığını Muaz haber alınca:
“O adam, münafıktır” dedi.
Bu söz, o adamın kulağına ulaştı. Bunun üzerine adam, Resulullah (s.a.v.)'in yanına girip Muâz'ın kendisi hakkında söylediği sözü ona anlattı. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.), Muâz'z:
“Ey Muâz! Sen fitneci mi olmak istersin? Cemaata imam olduğun zaman “Şems” ile “A'lâ” ve “Alak” ile “Leyl” surelerini oku!” buyurdu. [575]
Açıklama:
Bir rivayette Muâz, sahabilere “Bakara” suresini okumuştu. [576]
Muâz'ın arkasında namazını bozan zatın kim olduğu ve namazını bozup bozmadığı ihtilaflıdır. Bazı rivayetlerde bu zatın Hazm b. Ebi Ka'b, bazısında Haram b. Milhân ve daha başka isim söyleyenler de olmuştur.
Bu kişi namazda sonra hurma bahçesini sulamak niyetindeymiş, bu sebeple de namazda ayrılarak yalnız başına namaz kılıp bahçesine gitmiştir.
Bazıları da namazda çıkan kimsenin namazını bozmadan saftan çıkarak aynı namazı kendi kendine tamamladığı söylemişlerse de Müslim, Salat 178'de geçtiği üzere bu kişi namazdan selam vererek çıkmıştır.
Dolayısıyla cemaatin halini göz önüne alarak namazı hafif kıldırmak müstehabtır.
Cemaatle namaz kılınan bir mescitte tek başına namaz kılmak caizdir. Sadece cemaat sevabından mahrum kalınmış olunur.
364- Câbir b. Abdullah (r.a)'tan rivayet edilmiştir:
“Muâz, Resulullah (s.a.v.)'Ie birlikte Yatsı namazını kılar, sonra kavminin mescidine gelip onlara da Yatsı namazını kıldırırdi.” [577]
Açıklama:
Bu hadis; Muâz'ın Yatsı namazını bir defa Resulullah (s.a.v.)'in arkasında cemaatle ve bir defa da kavmine imam olarak kıldırmaya devam ettiğini göstermektedir.
Bazıları bu hadisi delil getirerek Muâz'ın kavmine kıldırdığı namaz, Peygamber (s.a.v.)'in arkasında kıldırdığı namazın aynısı olduğunu belirtmişlerdir. Bazıları da aynı namaz değildir demişlerdir.
Tahâvî'ye göre ise Muâz'ın aynı namazı iki defa kılması, farzların ikişer defa kılındığı zamanlarda olmuştur. Çünkü İslam'ın ilk yıllarında bu yapılırdı. Tahâvî, bu görüşüne delil olarak Abdullah İbn Ömer'den “Bir namaz, günde iki defa kılınmaz” şeklinde bir hadis getirmiştir.
Buna göre Muâz'ın Resulullah (s.a.v.)'le birlikte kıldığı namaz kendisi için farz, kavmine kıldırdım namaz ise kendisine nafile olmaktadır.
[573] Buharı, Ezan 100, 102, Tefsiru Sure-i Tin 95, 1, Tevhid 52; Ebu Dâvud, Sefer 6, 1221; Tirmizî, Salât 231, 310; Nesâî, İftitâh 73; İbn Mâce, İkâmetu's-Salat 10, 834, 835; Ahmed b. Hanbcl, 4/284, 286, 291, 298, 301, 302, 303, 304.
[574] Müslim, Salat 175.
[575] Ebu Dâvud, Salat 123-124, 790; Nesâî, İftitah 71; İbn Mâce, İkâmetu's-Salat 10, 836, 48, 986.
[576] Müslim, Salat 178.
[577] Buhâri, Ezan 60; Ebu Dâvud, Salat 67, 600; Nesâî, İmame 41: Tirmizî, Salat 410, 583.