saniyenur
Tue 1 November 2011, 08:21 pm GMT +0200
29- Yalanın Çirkin Olması Ve Doğruluğun ise Güzel Olması
2354- Abdullah İbn Mcs'ud (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:
“Şüphesizlik “Doğruluk”, kişiyi iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Kişi devamlı surette doğru söyleye söyleye nihayet Allah katında “Sıddîk” çok doğru sözlü olan kimse diye yazılır. “Yalan” da, kişiyi sapıklığa, sapıklık da cehenneme götürür. Kişi devamlı surette yalan söyleye söyleye nihayet Allah katında “Yalancı” dîye yazılır.” [793]
Açıklama:
Doğruluk, 6 şeyde aranır ve bunlar bir kimsede bulunduğu zaman takdirde doğruluğun kemal mertebesi meydana gelmiş olur. Bu üstün dereceye sahip olan kimseye de "sıddîk" denir. Doğruluğun 6 bölümü şunlardır:
1- Sözde Doğruluk:
Söylenen sözün gerçeğe uyması, vakıaya aykırı düşmemesi.
2- Niyette Doğruluk:
Bunun anlamı, ihlastır. Hayrîı bir işe kalp ile niyet edip gafil olmaksızın Allah'a yönelmekle olur.
3- Azimde Doğruluk:
Hayırlı olduğuna İnanılan bir şeyi yapmaya koyulmak ve bundan güçlenmek.
4- Vefa Göstermekte Doğruluk:
İşlemeye koyulduğu ve azmettiği hayırlı bir işi başarmakta sebat gösterip onu tamamıyla yerine getirmek.
5- Amellerde Doğruluk:
Gizli ve açık yapılan bütün amelleri eşit tutup amellere riya karıştırmaksızın hareket etmek.
6- Makamatta Doğruluk:
Korku halinde ve emniyet halinde fark gözetmeksizin doğruluğa devam edip ondan aynlmamak.
Doğruluktaki özellik, İnsanı, iyi amellere yani bire götürür. Esasen birin anlamı, Allah katında makbul olan ve kendine günah karışmayan ameller ve ibadetlerdir. Böyle makbul ve iyi ameller de, insanı, cennete götürür. Bu iyi ve güzel vasıfların zıddı olan yalan ise, insanı kötü amellere ve günah işlere götürür. Günahlar da büyüdükçe insanı cehenneme iletir. Yalanın her çeşidini işleyip de bütün günahlara düşen kimseye “Kezzâb” büyük yalancı denir.
[793] Buhârî, Edeb 69; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/393, 439