sidretül münteha
Mon 14 March 2011, 05:02 pm GMT +0200
22- Yalanın Caiz Olduğu Yerler
Soru: Yalan söylemenin caiz olduğu yerler var mıdır?
Cevap: Müslim'deki bir hadiste "insanların arasını bulan ve hayır söz taşıyan yalancı değildir" buyurulur. Hemen bunun yanı başında İbn Şihab şöyle der:
"İnsanların söylediklerinden hiç birinde yalana ruhsat verildiğini duymadım. Ancak üç şey müstesna:
Harpte, insanların arasını bulmakta, kocanın karısına, karının kocasına söylediklerinde". [782] Tirmizî de de Müslim'dekine benzer şu hadisler vardır:
"Yalan sadece üç yerde helâl olur: Kişinin karısını memnun etmesi konusunda, harpte, insanların arasını bulmakta", "İnsanların arasını bulmak için hayır söyleyen ya da hayır söz taşıyan yalancı değildir" [783]
Bu hadislere dayanarak Kadı İyâd gibi alimler, bu üç yerde yalan söylemenin caiz olduğunda ihtilaf olmadığını söylemişlerdir. Ancak bu yerlerde söylenilebiiecek yalanın nasıl olduğu konusunda görüş ayrılığı vardır. Bazı alimler; bu üç yerde her türlü yalan caizdir. Bunların dışında da bir maslahata binaen caiz olabilir. Meselâ yanında saklanan birisini öldürmek isteyen bir zalime, sorduğunda bilmiyorum demesi ittifakla vaciptir. Mezmum yalan, zararlı olan yalandır. Hz. İbrahim (as) putlar için "Onları büyükleri kırdı, ben hastayım" demişti [784]. Karısını elinden almak isteyen zalimlere de onun kızkardeşi olduğunu söylemiş (içinden de dinde kardeşi olduğunu kastetmiş) [785] derler. Diğer bazı alimler de:
Yalan hiç bir yerde caiz olmaz. Bu üç yerde de ancak tevriyeli, yani Hz. İbrahim (as)'ın sözünde olduğu gibi doğruya da ihtimali olacak şekilde caiz olabilir. Meselâ koca karısına elbise, mobilya vs. sözü verir, içinden de, "imkân bulursam günün birinde alabilirim de" diye düşünür ve ya sevdiğine, dünyada bir tane olduğunu söyler ve bununla içinden bu sözün doğruluk yönünü düşünür. Harpte ise düşmana meselâ, başkomutanınız öldü, der, bununla daha önce ölen komutanlarını kasteder vs... derler [786] ki, Taberi bunlardandır. Ama sözkonusu hadiselerde bir ayırım yapılmamıştır. [787]
[782] Müslim, Birr, 27
[783] Tirmizî, Birr, 26
[784] Enbiya: 21/63
[785] Buhari, Enbiya, 8; Müsned, 111/244
[786] Krş. el-Mubarekfûrî, Tuhfetü'I-Ahvezî, VI/69; Davudoğlu, X/564; Tecrid, IX/112vd.
[787] Doç. Dr. Faruk Beşer, Fetvalarla Çağdaş Hayat, Nün Yayıncılık, İstanbul 1997: 304-305.