hafiza aise
Tue 29 March 2011, 05:23 pm GMT +0200
52. Vitir Namazının Vakti
97. Aîşe (r.anhâ)'dan rivayet edilmiştir:
"Resulullah (s.a.v) gecenin her vaktinde; başında, ortasında ve sonunda vitir namazı kılmıştır. Onun vitir namazı kılma (vakti), seherde son bulmuştur.[945]
Bu hadisifn bu şekildeki metnini); Buhârî, Müslim ile Nesâî rivayet etmiştir.
Buhârî'nin rivayet ettiği hadisin lafzı şu şekildedir:
"Resulullah (s.a.v), her gece vitir (namazı) kılmıştır. Onun vitir namazını kılma (vakti), seherde son bulmuştur.[946]
Tirmizî'nin rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Vefatı yaklaştığında Resulullah (s.a.v)'in vitir namazını kılma (vakti), [947] seherde son bulmuştur.[948]
Ebu Davud'un rivayetinde, (hadisin ravisi Mesrûk) der ki:
Aişe'ye:
Resulullah (s.a.v), vitri hangi vakitte kılardı?1 diye sordum. O da: ye sordum.
Gecenin başında, ortasında ve sonunda kılardı. Bunların hepsini yaptı. Ama vefatına doğru (vitir namazını) seher (vaktin)e kadar geciktirirdi'dedi. [949]
Tirmizî'nin rivayetinde ise, (hadisin ravisi Abdullah b. Ebi Kays) der ki:
Aişe'ye:
Resulullah (s.a.u)in, vitir namazı nasıldı; vitir namazım, gecenin başında mı kılardı, yoksa sonunda mı kılardı?' diye sordum. Aişe:
Bunların hepsini de yapmıştır. Vitir namazını, bazen gecenin başında kılardı, bazen de gecenin sonunda kılardı' diye cevap verdi. Bunun üzerine ben:
Allah'a hamd olsun ki, şeriat işinde (bize) genişlik (kolaylık) kılmıştır!1 dedim. Sonra, (Aişe'ye):
Resulullah (s.a.v)'in, (vitir namazındaki) kıraati nasıldı; gizli mi, yoksa açıktan mı okurdu?' diye sordum. Aişe:
Bunların hepsini de yapardı. Bazen gizli okurdu, bazen de açıktan okurdu!' diye cevap verdi. Ben:
Allah'a hamd olsun ki, şeriat işinde (bize) genişlik (kolaylık) kılmıştır!' dedim. Sonra, (Aişe'ye tekrar):
Cünüplük halinde ne yapardı; uyumadan önce mi yıkanırdı, yoksa yıkanmadan önce mi uyurdu?' diye sordum. Aişe:
Bunların hepsini de yapardı. Bazen yıkanıp sonra uyur, bazen de abdest alıp sonra uyurdu' diye cevap verdi. Ben (yine):
Allah'a hamd olsun ki, şeriat işinde (bize) genişlik (kolaylık) kılmıştır!'dedim. [950]
Ebu Davud'un lafzı ise şu şekildedir:
(Abdullah b. Ebi Kays der ki:) Aişe'ye, Resulullah (s.a.v)'in vitir namazını (ne vakitte kıldığını) sordum. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v):
Bazen gecenin başında, bazen de sonunda (vitir namazını) kılardı' dedi. Ona:
(Vitir namazı kılarken) kıraati nasıldı? Gizli mi okurdu, yoksa açıktan mı okurdu?' diye sordum. O da:
Bunların hepsini yapardı. Bazen gizli okurdu, bazen de açıktan okurdu. (Cünüb olunca,) bazen gusledip uyurdu. Bazen de abdest alıp uyurdu diye cevap verdi.
Ebu Dâvud der ki: "(Aişe'nin 'Bazen gusledip uyurdu' sözüyle) 'cünüp olunca' (demek istediğini) Kuteybe değil, başkası söylemiştir. [951]
[945] Buhârî, Vitr 2; Müslim, Salâtu'l-Musâfirîn 136-138 (745); Ebu Dâvud, Vitr 8 (1435, 1437); Tirmizî, Vitr 4 (456), Fezâilu'l-Kur'an 16 (2924); Nesâî, Kıyâmu'I-Leyl 30; İbn Mâce, İkâme 121 (1185); Ahmed b. Hanbel, 6/46, 47, 73, 94,100, 107
[946] Buhârî, Vitr 2
[947] Hadis; vitir namazını, gecenin herhangi bir vaktinde kılmanın caiz, ama fecrin doğmasından hemen önceki vakitte kılmanın efdal olduğunu göstermektedir.
Vitrin ilk vakti, cumhura göre; yatsı namazı kılındıktan sonradır. Ebu Hanîfe'ye göre, vitir ile yatsının vakti aynıdır. İmam Şafiî'ye göre ise vitrin vakti, yatsı namazı eda edildikten sonra sonradır. Bu görüş ayrılığı; vitrin, Ebu Hanîfe'ye göre vacib ve diğerlerine göre İse sünnet oluşu görüşüne dayanmaktadır. Bu tertip, rivayet açısından gereklidir. Vitrin müstehab vakti; gecenin sonudur, (ç)
[948] Tirmizî, Vitr 4 (456)
[949] EbuDâvud,VitrS(1435)
[950] Tırmızı, Fezâilu'I-Kur'an 23 (2924)
[951] EbuDâuud, Vitr8(1437)
97. Aîşe (r.anhâ)'dan rivayet edilmiştir:
"Resulullah (s.a.v) gecenin her vaktinde; başında, ortasında ve sonunda vitir namazı kılmıştır. Onun vitir namazı kılma (vakti), seherde son bulmuştur.[945]
Bu hadisifn bu şekildeki metnini); Buhârî, Müslim ile Nesâî rivayet etmiştir.
Buhârî'nin rivayet ettiği hadisin lafzı şu şekildedir:
"Resulullah (s.a.v), her gece vitir (namazı) kılmıştır. Onun vitir namazını kılma (vakti), seherde son bulmuştur.[946]
Tirmizî'nin rivayetinde ise şu ifade yer almaktadır:
Vefatı yaklaştığında Resulullah (s.a.v)'in vitir namazını kılma (vakti), [947] seherde son bulmuştur.[948]
Ebu Davud'un rivayetinde, (hadisin ravisi Mesrûk) der ki:
Aişe'ye:
Resulullah (s.a.v), vitri hangi vakitte kılardı?1 diye sordum. O da: ye sordum.
Gecenin başında, ortasında ve sonunda kılardı. Bunların hepsini yaptı. Ama vefatına doğru (vitir namazını) seher (vaktin)e kadar geciktirirdi'dedi. [949]
Tirmizî'nin rivayetinde ise, (hadisin ravisi Abdullah b. Ebi Kays) der ki:
Aişe'ye:
Resulullah (s.a.u)in, vitir namazı nasıldı; vitir namazım, gecenin başında mı kılardı, yoksa sonunda mı kılardı?' diye sordum. Aişe:
Bunların hepsini de yapmıştır. Vitir namazını, bazen gecenin başında kılardı, bazen de gecenin sonunda kılardı' diye cevap verdi. Bunun üzerine ben:
Allah'a hamd olsun ki, şeriat işinde (bize) genişlik (kolaylık) kılmıştır!1 dedim. Sonra, (Aişe'ye):
Resulullah (s.a.v)'in, (vitir namazındaki) kıraati nasıldı; gizli mi, yoksa açıktan mı okurdu?' diye sordum. Aişe:
Bunların hepsini de yapardı. Bazen gizli okurdu, bazen de açıktan okurdu!' diye cevap verdi. Ben:
Allah'a hamd olsun ki, şeriat işinde (bize) genişlik (kolaylık) kılmıştır!' dedim. Sonra, (Aişe'ye tekrar):
Cünüplük halinde ne yapardı; uyumadan önce mi yıkanırdı, yoksa yıkanmadan önce mi uyurdu?' diye sordum. Aişe:
Bunların hepsini de yapardı. Bazen yıkanıp sonra uyur, bazen de abdest alıp sonra uyurdu' diye cevap verdi. Ben (yine):
Allah'a hamd olsun ki, şeriat işinde (bize) genişlik (kolaylık) kılmıştır!'dedim. [950]
Ebu Davud'un lafzı ise şu şekildedir:
(Abdullah b. Ebi Kays der ki:) Aişe'ye, Resulullah (s.a.v)'in vitir namazını (ne vakitte kıldığını) sordum. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v):
Bazen gecenin başında, bazen de sonunda (vitir namazını) kılardı' dedi. Ona:
(Vitir namazı kılarken) kıraati nasıldı? Gizli mi okurdu, yoksa açıktan mı okurdu?' diye sordum. O da:
Bunların hepsini yapardı. Bazen gizli okurdu, bazen de açıktan okurdu. (Cünüb olunca,) bazen gusledip uyurdu. Bazen de abdest alıp uyurdu diye cevap verdi.
Ebu Dâvud der ki: "(Aişe'nin 'Bazen gusledip uyurdu' sözüyle) 'cünüp olunca' (demek istediğini) Kuteybe değil, başkası söylemiştir. [951]
[945] Buhârî, Vitr 2; Müslim, Salâtu'l-Musâfirîn 136-138 (745); Ebu Dâvud, Vitr 8 (1435, 1437); Tirmizî, Vitr 4 (456), Fezâilu'l-Kur'an 16 (2924); Nesâî, Kıyâmu'I-Leyl 30; İbn Mâce, İkâme 121 (1185); Ahmed b. Hanbel, 6/46, 47, 73, 94,100, 107
[946] Buhârî, Vitr 2
[947] Hadis; vitir namazını, gecenin herhangi bir vaktinde kılmanın caiz, ama fecrin doğmasından hemen önceki vakitte kılmanın efdal olduğunu göstermektedir.
Vitrin ilk vakti, cumhura göre; yatsı namazı kılındıktan sonradır. Ebu Hanîfe'ye göre, vitir ile yatsının vakti aynıdır. İmam Şafiî'ye göre ise vitrin vakti, yatsı namazı eda edildikten sonra sonradır. Bu görüş ayrılığı; vitrin, Ebu Hanîfe'ye göre vacib ve diğerlerine göre İse sünnet oluşu görüşüne dayanmaktadır. Bu tertip, rivayet açısından gereklidir. Vitrin müstehab vakti; gecenin sonudur, (ç)
[948] Tirmizî, Vitr 4 (456)
[949] EbuDâvud,VitrS(1435)
[950] Tırmızı, Fezâilu'I-Kur'an 23 (2924)
[951] EbuDâuud, Vitr8(1437)