hafız_32
Mon 22 November 2010, 02:02 pm GMT +0200
Vefat Eden Kadının Kefenlenmesi:
Vefat eden kadının yıkandıktan sonra, tek elbiseyle dahi olsa, bütün bedenini örtecek şekilde kefenlenmesinin vacip olduğu konusunda âlimler icmâ etmiştir. Ancak kadının kefenlenmesinin, müstehap olan şekli şöyledir;
1. Kefenin beyaz olması: Çünkü Peygamberimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) 'beyaz elbiselerinizi giyiniz; Çünkü bunlar, elbiselerinizin en hayırhsıdır. Ve bunlarla kefenleyiniz [223] buyurmuştur.
2. Kefenin beş parça olması: Bu konuda zayıf bir hadis vardır. Leyla Binti Kâif es-Sekafî (radiyallâhu anhâ) anlatıyor; 'Ra-sûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem)'in kızı Ümmü Gülsüm vefat ettiğinde, onu yıkayan kadınlar arasında ben de vardım. RasuluU lah (sallallâhu aleyhi ve sellem)'in bize verdiği ilk (kefenlik) peş-temal, sonra gömlek, sonra başörtüsü sonra da çarşaftı. Bunlarla kefenlendikten sonra, başka bir elbiseyle daha sarıldı. Bu esnada Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) kapıda oturuyor ve kefenlikleri tek tek bize veriyordu.[224]
İbnü'l-Münzir der ki; ilim ehlinden bizim en fazİa öğrendiğimiz, kadınların beş elbiseyle kefenlenmesidir.[225]
3. Kefende kullanılan kumaşlardan birinin eğer mümkünse 'hibera [226] Kumaşı' Olması:
Câbir (radiyallâhu anh) anlatıyor; 'Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem), sizden biriniz (ailesi fakirse) imkân bulursa, hibera kumaşıyîa kefenlensin buyurmuştur. [227]
Hatırlatmalar:
1. Kadınların ipek kumaşla kefenlenmesi mekruh olmakla birlikte caizdir. Nitekim kadınların hayattayken ipekten elbiseler giymesi de caizdir. Ancak kefenin ipekten olması, israf ve malı zayi etmek olduğu için mekruhtur. Hayattayken giymesi İse, eşine güzel görünmek olduğundan mekruh değildir.[228]
2. Bazı âlimler, 'evli bir hanım vefat ettiğinde, kefen ve cenaze masraflarını eşinin karşılaması gerekir1 demişlerdir. Ancak, vefat eden kadının mirası varsa, ondan karşılanması tercih edilendir.
İbn Hazm der ki; 'kadının kefen ve kabrinin kazılmasıyla ilgili masraflar, kadının malından karşılanır. Buna kocası mecbur değildir. Çünkü müslümanların malları, Kuran ve Sünnet'İn belirttiği şeylerin dışında zorla alınamaz. Nitekim Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve seliem) 'kanlarınız ve mallarınız haramdır/koruma altındadır [229] buyurmuştur. Allah Teâla, erkeğe, hanımının nafakasını, giyimini ve barınmasını sağlamayı farz kılmıştır. Yüce Allah'ın bize hitap ettiği lügatte, kefen elbise; kabir de barınak olarak isimlendirilmez. (Dolayısıyla erkek hanımının kefen ve kabir masraflarını karşılamak zorunda değildir).[230]
3. Ölümünden önce bir kadının kendi kefenini hazırlaması caizdir:
Sehl bin Sa'd (radiyaîlâhu anh) anlatıyor; 'Bir kadın, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem)'e kenarı dokunmuş bir bürde/şaî getirdi ve hediye etti. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) de bunu kabul etti. Çünkü buna ihtiyacı vardı. Başka bir adam, bürdenin çok güzel olduğunu söyledi ve; 'Ya Rasulullahl
Bunu bana ver' dedi. Orada bulunanlara da; Vallahi ben bu bür deyi ancak benim kefenim olsun diye istedim' dedi.[231]
4. Bîr kadın ihramh iken vefat ettiğinde, yıkanır ve İhram elbisesiyle kefenlenir.
[223] Ebû Dâvûd, 3860; Tirmîzî, 999; sahih senetle rivayet edilmiştir.
[224] Ebû Dâvûd, 3157; Zayıf senetle rivayet edilmiştir.
[225] İbn Kudâme, el-Muğnî, 2/470; Ayrıca bkz. El-Mecmû, 5/205.
[226] Hibera: Pamuktan ya da ketenden yapılmış çizgili Yemen kumaşlarına verilen bir isimdir. (Çev.)
[227] Ebû Dâvûd, 3134; Sahihu'i-Câmn,455.
[228] Nevevî; et-Mecmû, 5/197.
[229] Buhârî, 67; Müslim, 1679.
[230] İbn Hazm, el-Muhallâ, 5/122.
[231] Buharı, 1277; Ibn Mâce, 3555.
Vefat eden kadının yıkandıktan sonra, tek elbiseyle dahi olsa, bütün bedenini örtecek şekilde kefenlenmesinin vacip olduğu konusunda âlimler icmâ etmiştir. Ancak kadının kefenlenmesinin, müstehap olan şekli şöyledir;
1. Kefenin beyaz olması: Çünkü Peygamberimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) 'beyaz elbiselerinizi giyiniz; Çünkü bunlar, elbiselerinizin en hayırhsıdır. Ve bunlarla kefenleyiniz [223] buyurmuştur.
2. Kefenin beş parça olması: Bu konuda zayıf bir hadis vardır. Leyla Binti Kâif es-Sekafî (radiyallâhu anhâ) anlatıyor; 'Ra-sûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem)'in kızı Ümmü Gülsüm vefat ettiğinde, onu yıkayan kadınlar arasında ben de vardım. RasuluU lah (sallallâhu aleyhi ve sellem)'in bize verdiği ilk (kefenlik) peş-temal, sonra gömlek, sonra başörtüsü sonra da çarşaftı. Bunlarla kefenlendikten sonra, başka bir elbiseyle daha sarıldı. Bu esnada Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) kapıda oturuyor ve kefenlikleri tek tek bize veriyordu.[224]
İbnü'l-Münzir der ki; ilim ehlinden bizim en fazİa öğrendiğimiz, kadınların beş elbiseyle kefenlenmesidir.[225]
3. Kefende kullanılan kumaşlardan birinin eğer mümkünse 'hibera [226] Kumaşı' Olması:
Câbir (radiyallâhu anh) anlatıyor; 'Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem), sizden biriniz (ailesi fakirse) imkân bulursa, hibera kumaşıyîa kefenlensin buyurmuştur. [227]
Hatırlatmalar:
1. Kadınların ipek kumaşla kefenlenmesi mekruh olmakla birlikte caizdir. Nitekim kadınların hayattayken ipekten elbiseler giymesi de caizdir. Ancak kefenin ipekten olması, israf ve malı zayi etmek olduğu için mekruhtur. Hayattayken giymesi İse, eşine güzel görünmek olduğundan mekruh değildir.[228]
2. Bazı âlimler, 'evli bir hanım vefat ettiğinde, kefen ve cenaze masraflarını eşinin karşılaması gerekir1 demişlerdir. Ancak, vefat eden kadının mirası varsa, ondan karşılanması tercih edilendir.
İbn Hazm der ki; 'kadının kefen ve kabrinin kazılmasıyla ilgili masraflar, kadının malından karşılanır. Buna kocası mecbur değildir. Çünkü müslümanların malları, Kuran ve Sünnet'İn belirttiği şeylerin dışında zorla alınamaz. Nitekim Rasulullah (sallallâhu aleyhi ve seliem) 'kanlarınız ve mallarınız haramdır/koruma altındadır [229] buyurmuştur. Allah Teâla, erkeğe, hanımının nafakasını, giyimini ve barınmasını sağlamayı farz kılmıştır. Yüce Allah'ın bize hitap ettiği lügatte, kefen elbise; kabir de barınak olarak isimlendirilmez. (Dolayısıyla erkek hanımının kefen ve kabir masraflarını karşılamak zorunda değildir).[230]
3. Ölümünden önce bir kadının kendi kefenini hazırlaması caizdir:
Sehl bin Sa'd (radiyaîlâhu anh) anlatıyor; 'Bir kadın, Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem)'e kenarı dokunmuş bir bürde/şaî getirdi ve hediye etti. Peygamber (sallallâhu aleyhi ve sellem) de bunu kabul etti. Çünkü buna ihtiyacı vardı. Başka bir adam, bürdenin çok güzel olduğunu söyledi ve; 'Ya Rasulullahl
Bunu bana ver' dedi. Orada bulunanlara da; Vallahi ben bu bür deyi ancak benim kefenim olsun diye istedim' dedi.[231]
4. Bîr kadın ihramh iken vefat ettiğinde, yıkanır ve İhram elbisesiyle kefenlenir.
[223] Ebû Dâvûd, 3860; Tirmîzî, 999; sahih senetle rivayet edilmiştir.
[224] Ebû Dâvûd, 3157; Zayıf senetle rivayet edilmiştir.
[225] İbn Kudâme, el-Muğnî, 2/470; Ayrıca bkz. El-Mecmû, 5/205.
[226] Hibera: Pamuktan ya da ketenden yapılmış çizgili Yemen kumaşlarına verilen bir isimdir. (Çev.)
[227] Ebû Dâvûd, 3134; Sahihu'i-Câmn,455.
[228] Nevevî; et-Mecmû, 5/197.
[229] Buhârî, 67; Müslim, 1679.
[230] İbn Hazm, el-Muhallâ, 5/122.
[231] Buharı, 1277; Ibn Mâce, 3555.