Eslemnur
Mon 27 September 2010, 03:01 am GMT +0200
Vatandaşlar Üzerinde Hükümetin Hakları
Geçen bahiste saydığımız haklara karşı hükümetin de vatandaşlar üzerinde bazı hakları vardır. Bu haklar sınıfında ilk önce itaat hakkı gelir; İslâmda buna "sem' ve tâat": (dinlemek ve itaat etmek) ıstılahı konmuştur. Allanın Resulü sallallahu aleyhi ve sellem bu hususta serahatle şu beyanda bulunmuşlardır:
"Es-sem'ü ve't - taatü fi'l - usri ve'l - yüsri ve'l - müş teha ve'l-mükreh.
Sıkıntılı günlerde ve ferahlık zamanında, hoşa giden ve hoşa gitmeyen şeylerde dinlemek ve itaat etmek vardır."
Yani herhangi bir hüküm birisinin hoşuna gitsin gitmesin, kolay olsun zor olsun, her ne şekilde olursa olsun itaat edecektir.
İslâm hükümetinin vatandaş üzerinde ikinci mühim hakkı da şudur: Vatandaşlar bu hükümete karşı sadakat gösterecekler ve hükümetin, iyiliği için çalışacaklardır. Kur'an-ı Kerimin ve hadis-i şerifin bu husustaki ıstılahında "Nush" kelimesi kullanılmıştır. Arapça tercümesinde buna (Loyality): Meşru tanımak ve (Allegiance): (sadakat göstermek) diyebiliriz. Hatta bu mefhumların manalarından bu husus daha da genişlik arz eder. Bu mesele, insanın iyi bir niyetle ve kalb sadakati ile hükümetine bağlı olması demektir. Bu hükümete zarar gelmesini hoş görmemektir. Kalben de bu devletin yükselmesi için çalışmaktır.
Pek tabiidir ki, iş bu kadarla kalmaz. İslâm vatandaşlarına, var kuvvetleriyle hükümete yardımcı olmak vazifesi düşer. Bu hükümet için mal ve can ile fedakârlık etmek icabeder. Bu fedakârlığı esirgememek lâzımdır. Hatta Darül-İslâm'da bir tehlike baş gösterirse, o zaman Kur'an-ı Kerimin açık beyanına göre, gerekli fedakârlıklardan kaçınan kimse münafık sayılır. Kudreti kuvveti olduğu halde İslâmı mal ile can ile müdafaa etmeyenler münafıklardan addedilirler.
Muhterem dinleyiciler ve okuyucular, İslâmî hükümet dediğimiz hükümetin şekli ve tarzı budur. İşte biz bu zamanımızda kurmak istediğimiz ve kendisine İslâmî hükümet diyeceğimiz hükümet de ancak bu şekildeki bîr hükümettir. Siz ne isterseniz söyleyiniz, ister sekülar (Laik) hükümet, ister demokratik hükümet ve isterse teokratik hükümet deyiniz. Biz bu ıstılahlar üzerinde durmuyoruz. Biz sadece şu nokta üzerinde duruyoruz ki, İslâm olmak ve İslâmî itikada inanmak iddiasında bulundukça bizim yaşayış nizamımız ve hükümet rejimimiz bahsettiğimiz bu esaslar üzerinde kurulmalı ve bu esaslar üzerinde ayakta tutunmalıdır.