seymanur K
Fri 16 December 2011, 06:02 pm GMT +0200
VAKF
Vakf üç şartla caiz olur:
1- Vakfedilen şey, zatı (aslı) baki kalmakla yararlanılabilen cinsten olmalı.
2- Vakf aslı kesilmeyen ve devam edebilen şey üzerine olmalıdır.
3- Vakfedilen şey mahzurlu (haram) olmamalıdır.
Vakf, vakfedenin ileri sürdüğü şartlara göre değerlendirilir. Üzerine vakfedilen kişilerin bir kısmına öncelik tanıması, bir kısmının sona bırakılması, bir kısmının eşit gösterilmesi veya bir kısmını üstün tutması gibi.
Vakf, aslı (zatı) baki kalmakla birlikte yararlanılması mümkün olan belirli bir malın hayır ciheti dışında her türlü tasarruftan menedilerek, Allah rızası için hapsedilmesine denir.
Vakfın asıl delili Allah-u Teala'nın şu ayet-i kerimesidir:
"Siz sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça asla iyiliğe eremezsiniz. Her ne harcarsanız Allah onu hakkıyla bilir." (Ali İmran: 3/92).
Ebu Talha (r.a.) bu ayeti duyunca, malından en çok sevdiği Büreyha adlı çok güzel bahçesini hemen vakfetmiştir. Peygamber (s.a.v.) bu davranışını kabul etmiş, hatta güzel bir davranış olarak görmüştür. [1]
Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:
"Ademoğlu öldüğü zaman amel defteri kapanır. Sadece şu üçü devam eder: Sadaka-i câriye, kendisinden faydalanılan ilim ve kendisine dua eden salih evlat." [2] Vakf, burda sadaka-i cariye hükmündedir. [3]
[1] Buhari, 607.
[2] Müslim, 1631.
[3] Kadı Ebu Şuca’, Ğayet’ül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 361-362.