neslinur
Wed 14 July 2010, 12:00 pm GMT +0200
Vahşî Olayı:
Mekke Fethinde af dışı tutulanlardan birisi de, Hz. Hamza'yı Uhud'da şehit eden Ebû Süfyân'm kölesi Vahşfdir. Mekke fethedilince, Vahşî, önce Şam'a, sonra Yemen'e ve diğer bazı beldelere kaçmayı düşündü. Fakat gidecek bir yer bulamadı. Yeryüzü kendisine dar geldi. Sonunda danıştığı kişiler Vahşfye: "Yazıklar olsun sana! O Allah'ın Peygamberidir. İslâm'a giren hiçbir kimseyi öldürmez, Sen de Allah'tan başka ilah olmadığına şehâdet eder, kurtulursun" dediler. O da Rasûlullah'ın huzuruna gelip İslâmiyet'i kabul etti. Hz. Peygamber, Hz. Hamza'nın şehit edilişini bir de ondan dinledi. Vahşî, sözlerini bitirince, Rasûlullah çok duygulanmıştı. Fakat duygularına kapılıp, ne onun İslâm'a girişini engelledi, ne ona kızıp öfkelendi, ve ne de nefsini tatmin için onu öldürmeye teşebbüs etti. Onu tehdit de etmedi. Hatta ona hiçbir şey demedi. Sadece: "Yazıklar olsun sana! Yüzünü gözümden sakla, gözüm seni görmesin" dedi. Vahşî der ki: "Beni görmesin diye hep Rasûlullah'tan uzak dururdum. Rasûl-i Ekrem'in vefatına kadar ona görünmedim. [508]
Mekke Fethinde af dışı tutulanlardan birisi de, Hz. Hamza'yı Uhud'da şehit eden Ebû Süfyân'm kölesi Vahşfdir. Mekke fethedilince, Vahşî, önce Şam'a, sonra Yemen'e ve diğer bazı beldelere kaçmayı düşündü. Fakat gidecek bir yer bulamadı. Yeryüzü kendisine dar geldi. Sonunda danıştığı kişiler Vahşfye: "Yazıklar olsun sana! O Allah'ın Peygamberidir. İslâm'a giren hiçbir kimseyi öldürmez, Sen de Allah'tan başka ilah olmadığına şehâdet eder, kurtulursun" dediler. O da Rasûlullah'ın huzuruna gelip İslâmiyet'i kabul etti. Hz. Peygamber, Hz. Hamza'nın şehit edilişini bir de ondan dinledi. Vahşî, sözlerini bitirince, Rasûlullah çok duygulanmıştı. Fakat duygularına kapılıp, ne onun İslâm'a girişini engelledi, ne ona kızıp öfkelendi, ve ne de nefsini tatmin için onu öldürmeye teşebbüs etti. Onu tehdit de etmedi. Hatta ona hiçbir şey demedi. Sadece: "Yazıklar olsun sana! Yüzünü gözümden sakla, gözüm seni görmesin" dedi. Vahşî der ki: "Beni görmesin diye hep Rasûlullah'tan uzak dururdum. Rasûl-i Ekrem'in vefatına kadar ona görünmedim. [508]