sumeyye
Thu 30 August 2012, 03:18 pm GMT +0200
1- Vacip i’tikaf:
Adak İ’tikafi: [750]
Adak İ’tikafi: [750]
İ’tikâf yapmayı adayan kimseye, bu sözünü yerine getirmek vaciptir; ayrıca, Hanefî Mezhebine göre, i’tikâfm oruçlu geçirilmesi de vaciptir.
Muayyen olmayan adak i’tikafını, Ebu Hanife ve Malik’e göre, aralıksız yapmak şartken, eş-Şafîî’ye göre şart değildir. [751]
Bu arada, adak i’tikafıyla ilgili olarak aşağıdaki konuların bilinmesi faydalı olur: [752]
a) Bir ay i’tikaf adandığı halde, bundan yalnız gecelere veya gündüzlere niyet edilse, bu niyet sahih olmaz. Çünkü, ay, belli miktardaki gecelerle gündüzlerin toplamından ibaretir. Bu sebeple, böyle bir adamada bir ay geceli gündüzlü i’tikaf yapmak gerekir.
b) Yalnız gündüzleri i’tikaf yapmaya niyet edilmesi sahihtir. Bu durumda, her gün fecrin doğuşundan önce mescide girip güneşin batmasından sonra çıkılır; aralıksız yapılmaya niyet edilmemişse, mükellef bunu istenen günlerde yapar. Bir gün için i’tikaf adandığı takdirde buna gece de girmez. Belli bir sayı ile i’tikaf yapacağı günleri tespit eden mükellef geceleri de i’tikaf yapar.
c) Belli bir Ramazan ayını i’tikafla geçirmek adansa, bu Ramazan’m orucu i’tikaf orucu için de geçerli olur. Bu adağa rağmen, belirtilen Ramazan ayında i’tikaf yapılmayıp başka bir zamanda oruçlu olarak aralıksız bir ay i’tikaf yapılması gerekir. İ’tikaf yapılmayıp diğer bir Ramazan girecek olsa,bu Ramazan ayında yapılacak i’tikaf yeterli olmaz. Çünkü, bu takdirde, kazaya kalan i’tikafın orucu, mükellefin zimmetinde bir borç olmuştur; bu ikinci Ramazan orucuyla borç ödenmiş olmaz.
d) Belli bir ay belirtmeden bir ay i’tikaf adayan mükellef, Ramazan’da bir ay i’tikafta bulunmakla, bu adağını yerine getirmiş olamaz. Çünkü, bu i’tikaf için bir ay oruç tutmayı da adakla kendine gerekli kılmıştır; Ramazan orucu ise, kendisine ayrıca farz olan bir ibadettir.
e) Adadığı i’tikafi yapmadan vefat eden bir mükellef, her günü için bir fidye ödenmesini vasiyet etmesi gerekir. Çünkü, vacip olan bir i’tikaf, orucun alt dalıdır. Bu sebeple, oruçtaki fidye, bu adak borcunda da geçerli olur. Fakir mükellefler ise, Allah’tan (c.c.) af ve mağfiret diler.
[750] Krş. Kâsânî, BS, c. II, s. 109-112; İbn Kudame, Mugnî, c. III, s. 210, 213, 215, İbnRüşd, BM, c. I, s. 225; Serahsî, age, c. III, s. 116, 122, 123, 124.
[751] İbn Rüşd, BM, c. I, s. 224.
[752] Kâsânî, BS, c. II, s. 117-118.