sumeyye
Mon 2 August 2010, 06:33 pm GMT +0200
Üzerimde tesiri bulunanlar
Hocaefendi, kendi aile büyüklerini anlatıyor:Büyükannem, çok az konuşan ve hâliyle İslâm'ı bütünüyle aksettirmeye çalışan bir kadındı
Ağlayan, düşünen, büyüklere, ulemaya, meşâyıha saygı duyan müstesna bir durumu vardı Bana karşı duyduğu alaka ve ilgi ise kelimelerle anlatılmayacak ölçüdeydi Bütün beraberliğimiz müddetince bir defaya mahsus dahi bana kaşlarını çattığını hatırlamıyorum Zaten tabiat itibariyle çok yumuşaktı
Eğer üzerimde bir tesirden bahsedilecekse, ben babamdan annemden önce büyükannemi idrak ettim, onu tanıdım O'nun öyle sessiz, durgun deryalar gibi derinliği benim üzerimde büyük bir tesir bıraktı İnanmayı ve Allah'la irtibatı onda gördüm Belki eskiden gülmüştür, mütebessim bir kadındı, ama ben, öyle kahkaha attığını hiç görmedim Çok onurluydu
İkinci olarak, babamın tesiri de az değildir Babam dikkatli yaşardı Namazlarına çok dikkat ederdi Onun da gözü yaşlıydı Vaktini hiç zayi etmezdi Tarladan eve geldiğinde, ayağının çarığıyla, yemek hazırlanıncaya kadar hemen bir kitap açar ve okurdu Onda kitap okuma bir zevkti Yolda gidip gelirken de ağzı boş durmaz, ya Kur'an okur ya da yeni ezberlediği Arapça veya Farsça bir beyti tekrar ederdi
Ben Kaside-i Bürde'yi önüme alarak ezberlediğimi bilmem O'nu babamın okuyuşlarından kaparak ezberlemişimdir Diğer Farsça beyitleri de hep babamın vaazlarda okuduklarından ezberledim Babam, her dakikasını mutlaka hayırlı ve bereketli bir işle dolduran ve düşünceye ehemmiyet veren bir insandı Boş yaşamaya kapalıydı
Nükteleri vardı; fakat bu nükteler onun kıvrak zekâsından kaynaklanan nüktelerdi O, hep ciddiyet âleminde dolaşır dururdu
Babamı en iyi idrak ettiğim dönemlerde o otuz beş yaşlarındaydı Onu başındaki sarığıyla tanıdım Ve onu hiçbir zaman sarıksız görmedimBabam çok terbiyeli bir insandı Hatta bir gün Mehmet Kırkıncı Hoca babamı kastederek şöyle demişti: "Hayret ediyorum bu adama! Bir köyde yetişmesine rağmen enderun terbiyesi almış bir asilzade gibi Nerede, nasıl ve ne ölçüde konuşulur; bunu bilmek hakikaten apayrı bir ahlâk ve terbiye ister"
Fethullah Gülen