sidretül münteha
Mon 20 September 2010, 07:39 pm GMT +0200
Unutulası her şey için
İmkansızlığına rağmen sevmek…
tüm kederine rağmen tutunmak birisinin yüreğine. Yüreğini; yüreğin bilmek. Aldığın her nefese bir gizli özne gibi onu yerleştirmek. Sevmek illa sevmek.
Üşüyorum yine. Güneş var oysa; odamda sıcak. Ben düşündükçe üşüyorum. yalnızlığın tanımımı oluyor üşümek. Gözlerimden süzülüyor ıstırap. Süzülüp kayboluyor diğerlerinin yanında. Yastığım öfkeli “yine mi” der gibi duruyor başımın altında. “yine”
Geçen dakikaları geri almak istiyorum. Makaraya sarmak yeniden ve yeniden yaşamak istiyorum. Sensizlik ağır geliyor yüreğime.
İnsanlar görüyorum; unutmaya kurulmuş insanlar. Unutmaya ayarlıyorlar kendilerini ve unutuyorlar. Sevdiklerini, sevmediklerini, acılarını, sevinçlerini, unutmak istedikleri ne varsa unutuyorlar.
Ben unutmak için uyumak istiyorum. Uyku gözlerime yakışmıyor yine. Yakışmayan uyku unutturmuyor kederleri de sevinçleri de.
Bir şiir oluyor bazen gözlerin, bir yazı, bir umut, bir hayat, bazen de zindanı yüreğimin. Atılıyorum gece gözlerine ve ölüme terk ediliyorum. Elimde kâğıt, kalem ve sen. Duvarların yüksekliğine aldırmıyorum. ha bire sen diye atıyor kalbim; sen…sen..sen..
Dakikada atmış beş defa bazen seksen bazen yüz yirmi… En son sen dediğinde yüz kırk yedi.
Unutulası her şey için unutulmayacak kelimeler bırakıyorum senlere. İnsan nankör unutur biliyorum. Yine de kuytu bir köşede bekler kelimeler; tozlarının alınmasını. Hayatın dar geldiği vakitlerde eline geçer unutulmuşluğum ve hatırlatır kendini karamsar birkaç cümlede. Olsun
Olsun.
Unutulası her şey için unutulmayacak benler bırakıyorum sana
Üşüyorum.
Hatice Kuru