- Unutarak cinsi birleşme yapma

Adsense kodları


Unutarak cinsi birleşme yapma

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Mon 24 January 2011, 04:41 pm GMT +0200
b- Unutarak Cinsi Birleşme Yapma:



îmam Şafii ile imam Ebû Hanife'ye göre, kişi Ramazan'da oruçlu oldu­ğunu unutarak cima ederse, kendisine ne kaza, ne de keffaret lâzım gelir.

îmam Mâlik'e göre keffaret lâzım gelmez, fakat kaza lâzım gelir. îmam Ah­med ile Zahirîler ise: «Kendisine hem kaza, hem keffaret lâzım gelir»demiş­lerdir.

Kaza hakkındaki ihtilâfın sebebi, bu hususa dair hadisin zahiri ile kıyasın çelişmesidir. Zira unutulan namazın kaza edilmesi vücubu nass'en sabittir. Oruç da namaz gibi olduğuna göre onun da kaza edilmesi vacib ol­malıdır. Müslim ile Buhârî'nin Ebû Hüreyre'den getirdikleri hadise göre ise, Peygamber (s.a.s) Efendimiz,

«Kim oruçlu olduğunu unutarak yer içerse (sakın) orucunu (bozma sın), tamamlasın. Çünkü ona Allah yedirip içirmiştir» buyurmuştur [80]. Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in,

«Ümmetim, yanlışlık ve unutkanlıkla yaptıklarından ve kendilerine zorla yaptırılan işlerden sorumlu değillerdir» [81] hadisindeki umum da bu hadisi te'yid etmektedir. Günün battığını zannedip iftar ettikten sonra günün batmamış olduğunu öğrenen kimseye kaza lâzım gelip gelmediği hakkında­ki ulemanın ihtilâfı da bu babtandır. Zira bu adam yanılmıştır. Yanılan ile unutanın hükümleri ise aynıdır. Unutma halinde kaza lâzım gelmediği malumdur. Zira eğer, 'Unutana kaza lâzım geldiğini gösteren bir delil bulun­mazsa asıl, kazanın lâzım gelmediğidir desek, unutmanın oruçta kazayı ge­rektirmemesi lâzım gelir. Çünkü burada böyle bir delil yoktur.

'Unutana kaza lâzım gelmediğini gösteren bir delil bulunmadıkça asıl, kazanın lâzım geldiğidir' desek, yine unutmanın oruçta kazayı gerektirme­mesi lâzım gelir. Çünkü Ebû Hüreyre'nin hadisi bunun delilidir. Ancak, Öruç unutularak terki halinde bir şey lâzım gelmediği nass'en bildirilen di­ğer ibadetlerden ziyade, namaza benzemektedir. Namazın ise unutularak terki halîhde kaza lâzım geldiği, nas'ca sabittir1 şeklinde bir itiraz hatıra ge­lebilir. Fakat bu itiraz da pek yerinde değildir. Çünkü kıyas yolu ile herhangi bir ibadetin kazasını vacib kılmak zayıf bir ictihadtır. Zira kaza, edanın vü-cubunu bildiren emirden başka bir emirle vacib olur.

Unutarak cima edene hem kaza, -hem keffaret lâzım geldiği görüşü de zayıftır. Çünkü keffaret bir çeşit cezadır. Unutanı cezalandırmak ise şeriatın açık olan prensibine aylandır. Ancak bu görüş sahipleri, yukarıda naklettiğimiz Arabi'nin hadisindeki mücmelliğe bakmışlardır. Çünkü bu hadiste Arabi'nin unutarak mı, bilerekmi, cima' ettiği açıklanmamıştır. İhramda iken unutarak av öldürene keffaret lâzım gelir diyenler de bu prensibi korumamışlardır. Kaldı ki nass, ancak bunu bilerek yapanlar hakkındadır.

Zahirîler ya 'Unutana da keffaret lâzım geldiğini gösteren bir delil bu­lunmadıkça, yalnız bilerek cima yapana keffaret lâzım gelir' demeliydiler ya da Peygamber (s.a.s) Efendimizin «Ümmetim üzerinden yanlıştık, ve unutkanlığın sorumluluğu kalkmıştır» hadisindeki umumun bir muhassısı (belirleyicisi) bulunmadıkça bu umumu tutmalıydılar. Fakat ne zahiriler, ne de ötekiler kendi prensiplerine bağlı kalmamışlardır. Arabî hadisinin müc-melliğinde de bir hüccet yoktur. Zira usûl ulemasından kimisi, 'her ne kadar eğer şeriat bir şey hakkında 'Böyle olursa şöyledir' şeklinde bir şart koşmaz­sa, şeriatın o şey hakkındaki hükmü âmm'dır' demiş ise de, bu söz zayıftır. Çünkü şeriat hiçbir zaman müphem bir hüküm koymamıştır. Eğer bir şeyde ibham (belirsizlik) varsa o ibham bize göredir. [82]


[80] Buharı, Savm, 30/26, no: 1933; Müslim, Sıyâm, 13/33, no: 1155.

[81] îbn Mâce, Talâk, 10/16.

[82] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/52-54.