- Üç Ayrı Yurt ve Bunların Hükümleri

Adsense kodları


Üç Ayrı Yurt ve Bunların Hükümleri

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
saniyenur
Sat 7 January 2012, 07:07 pm GMT +0200
Üç Ayrı Yurt ve Bunların Hükümleri


Hulâsa üç tane yurt vardır: Dünya yurdu, berzah yurdu ve ebedi kalınacak ahiret yurdu.

Yüce Allah herbir yurda ait özel hükümler tesbit etmiştir. Bu insanı da beden ve candan yaratmıştır. Dünya ahkâmı bedenler ile alâkalıdır, ruhlar da bedenlere tabidir. Berzah ile ilgili hükümler ruhlar üzerindedir, bedenler de onlara tabidir. Bedenlerin haşredilip, insanların kabirlerinden kalkacağı gün gelince, hüküm, nimetler ve azab hem ruhlar, hem de bedenler hakkında söz konusu olacaktır.

İşte bu husus gerçek anlamda düşünülecek olursa, o zaman kabrin cennet bahçelerinden bir bahçe yahut cehennem çukurlarından bir çukur olacağı gerçeğinin akla uygunluğu ortaya çıkar ve bunun tartışılmaz bir gerçek olduğu anlaşılır. Böylelikle gayb’a iman eden mü’minler ile böyle olmayanlar da birbirlerinden ayırt edilir.

Şunu da bilmek gerekir ki, kabirdeki ateş ile kabirdeki nimetler ne dünyadaki ateş türündendir; ne de dünyanın nimetleri türündendir. Yüce Allah onun toprağını, üstündeki ve altındaki taşları, dünyadaki kor ateşten çok daha sıcak olacak hale gelinceye kadar kızdırır. Ancak dünya ehlinden bir kimse elini ona değdirirse hiç te bunu hissetmez.

Bundan daha hayret edilecek husus şudur: İki kişi yanyana gömülmekle birlikte, onlardan birisinin çukuru cehennem çukurlarından bir çukur olabilir, diğerininki de cennet bahçelerinden bir bahçe olabilir. Ateş çukurunda olan kimsenin ateşinin hararetinden komşusuna hiçbir şey gitmediği gibi, ötekinin de nimetlerinden yanında bulunana hiçbir şey ulaşmaz. Elbetteki Yüce Allah’ın kudreti bundan da daha geniştir ve bundan da daha hayret vericidir.

Şu kadar var ki nefisler bilgisini kuşatamadıkları şeyleri yalanlama eğilimindedir. Yüce Allah ise bu dünya yurdunda kudretinin akıllara durgunluk veren öyle şeylerini göstermiştir ki; bunlar bu sözünü ettiğimiz hususlardan çok ileri derecededir. Yüce Allah kullarının bazılarına bunu göstermeyi dilediği takdirde gösterir, başkalarına da bunu göstermez, gayb olarak muhafaza eder.

Şâyet Allah bütün kullara bunları gösterecek olsa idi, elbetteki teklif ve gayb’a imanın hikmeti ortadan kalkardı. İnsanlar birbirlerini gömmeye kalkışmazlardı. Nitekim, Sahih’de şöyle buyurulmaktadır: "Eğer birbirinizi gömmemek gibi bir durum söz konusu olmayacak olsaydı, ben Yüce Allah’a sizlere kabir azabından benim duyduklarımı sizlere duyurması için dua edecektim."[131]

Hayvanlar hakkında böyle bir hikmet (birbirlerini gömmeme) kesin olarak ortada olduğundan dolayı, hayvanlar bu sesleri işitir ve bunu idrâk etmektedirler.

"Ba’s’a (öldükten sonra dirilişe), Kıyamet gününde amellerin karşılıklarının verileceğine, arz’a, hisab’a, kitapların (amel defterlerinin) okunmasına, sevaba, cezaya, Sırat’a ve Mizan’a da iman ederiz."


[131] Müslim 2870; Müsned, V, 190.