sumeyye
Thu 22 July 2010, 01:26 pm GMT +0200
Tatilde ve emeklilikte altın fırsatlar!
Geriye dönüp de harcadığımız hayatımıza şöyle bir bakınca iki büyük altın fırsatın kaçtığını görmekteyiz Biri hayatın başlarında, diğeri de sonlarında
-Hayatın başlarında kaçırılan altın fırsat, okulların tatil olduğu boş devrelerde kaçırılan tatil fırsatı
-Hayatın sonunda kaçırılan fırsat da, emeklilik devresindeki boşluk fırsatı
Bu iki devredeki fırsatlar, hayatın geri getirilmesi mümkün olmayan altın fırsatları
-Neden altın fırsatlar? Çünkü her ikisinde de ebedi hayatın kazanılması söz konusu da ondan Mesela, çocuklar ömür boyu kılacakları namazlarını, okuyacakları Kur'an'larını, hatta uygulayacakları temel İslamî bilgilerini hep bu tatil devrelerinde kazanırlar Hatta yaşlılar dahi, yaşadıkları dinî hayatlarını öğrencilik devresinde aldıkları bu eğitime borçlu olduklarını anlatırken; 'İyi ki tatillerde Kur'an kursuna gitmişiz, namazlıklarımızı ezberleme fırsatını kaçırmamışız' diyerek hayatın başındaki altın fırsatı değerlendirmiş olmanın sevincini yaşarlar
Anlaşılan odur ki, hayatın başındaki bu altın fırsatın mukabili bir de hayatın sonunda altın fırsatlar var Son altın fırsattır elbette bu Artık ununu eleyip eleğini duvara asmış bulunan emekli, eline kalemi kâğıdı alıp meşguliyetinin çokluğu günlerinde kılamadığı namazlarını, yerine getiremediği dinî görevlerini bir bir tespit eder
-Her gün birkaç vakit namaz kaza etmeye başlayarak ibadet borcunu bu devrede ödemeyi hedef alır, belki öğrenmediği Kur'an'ı dahi öğrenebilir, okumadığı dinî kitapları okur, hatta bir hizmetin içinde görev üstlenir Derken emeklilik devresi, ebedî hayatını kurtaran tam bir altın hizmet devresi olup çıkar
Böylece hayatı boyunca kaybettiğini, emeklilik devresinde kazanmış olmak gibi eşsiz bir fırsat değerlendirmesi de söz konusu olur Bu durumda (bazılarının çöküş devresi dedikleri) emeklilik devresini hayatının en verimli altın devresi haline getirmiş olur Çünkü insan hayatında ebedi hayatını kazandıran devreden daha kıymetli bir devre olamaz Yeter ki bu uyanıklık gösterilsin, son fırsat da böylece kaçırılmamış olunsun
Burada mühim bir noktaya daha dikkat çekmek isterim
Yaşlılık devresindeki son fırsatı değerlendiren emekliler, kendilerini kurtarmış olabilecekleri gibi, tatildeki boşluk fırsatını değerlendiren öğrenci yavrular da hem kendilerini, hem de anne-babalarını kurtarmış olabilirler
Bu nasıl olur, ona da bir misal arz edeyim izin verirseniz
İsa aleyhisselam, mezarlığın yanından geçerken bir ölünün çektiği kabir azabını keşfeder, adama acıyarak yoluna devam eder Dönüşte ise kabir sahibinden azabın kaldırıldığını anlar ve buna çok sevinir Ama meraktan da kurtulamaz da ellerini açıp dua ederek sorar azap gören adamın neden kurtulduğunu
Rabb'imiz şöyle açıklar azabı niçin kaldırdığını:
-Bu kulumun bir yavrusu dünyada din dersi almaya başladı, benim ismimi ezberleyip besmele çekti Çocuğu yer üstünde benim ismimi ezberleyen babaya yer altında ben azap etmem! Din dersi alan çocuğunun hürmetine babasından azabı kaldırdım!
Demek ki, çocuğun öğrendiği din bilgisi, okuduğu Allah kelamı, anne-babasının kabir azabından kurtulmasına da sebep olmaktadır
Bu bakımdan gençler tatil fırsatını kaçırmazlarsa hem kendilerini kurtarmış olurlar, hem de anne-babalarının kurtulmalarına sebep olabilirler
AHMED ŞAHİN