- Tasavvuftan istifade

Adsense kodları


Tasavvuftan istifade

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
rabia
Thu 3 June 2010, 02:12 pm GMT +0200
Tasavvuf'tan İstifade


Büyüklerden birisi:

– Tasavvuf: Vakti en değerli şeylere harcamakdır, buyuruyor.

Gayet doğrudur, yukarıda bahsedilen çalışmakdan murad, bilerek, akıllıca, vakti en değerli şeylere hasretmektir.

Sâlik dört hususa büyük dikkat göstermelidir.

1. Evradlarını büyük bir itina ile gönlü, Hakka vererek mürşidinin gösterdiği âdâb üzere yapmak.

2. Mürşid yahut kardeş sohbetlerine devam etmek.

3. Zamanın icabına göre herkes kabiliyet ve liyakatı ölçüsünde, mü'minlere hatta bütün mahlûkata  hizmet etmek.

4. Halimizi muhafazaya çalışıp, dünya sevgisini nefye (yok etmeğe) nefsin arzularına karşı muhalefete, ahlâkî durumumuzun inkişâfına, güzelleşmesine dikkatli olmak mecburiyetindeyiz.

Lüzumundan fazla, gâyesiz sebebsiz yorulmakdan ise itidal ve mahviyet üzere bilerek,zekice, en verimli çalışma tarafını tercih etmelidir.

Bu şekilde büyük bir ihlâs ve samimiyet üzere vazifelerimizi ifa edebilirsek Allah Teâlâ ve tekaddes hazretleri tevfikini refik eder.

Abdü'l-Kadir Geylânî -kuddise sirruh- buyurur:

– Ey oğul! Müridlik mertebesinde bulunduğun müddetçe kısmetindeki rızıkları meşruluk eliyle al.Kazançlarının helâl olup olmadığını şeriat hükümleri ile karşılaşdır.Helâl olduğu takdirde al. Hâs kişiler ve sıddıklar mertebesine erdiğin zaman kısmetlerini manevî emrin eliyle al. Rabbına kavuşanlar ve yakın olanlar derecesine ulaşdığın zaman ise, Allah teâlâ ve tekaddes hazretlerinin emriyle al.Bu mertebede kısmetlerin sana doğru sevkedilir. Amir sana emreder, seni nehyeder, fiilde sende  tecelli eder.

En büyük düşman olan, enâniyet(Benlik) ancak mürşide teslimiyetle, bertaraf olur.

Nice benlik sahibleri; mürşidlerine teslimiyetleri nisbetinde Cenâb-ı Hakkın izni ile, iç âlemleri tasfiye ve tezkiye olmuş, rahata ve huzura kavuşmuşlardır.

Nice ibâdetleri çok olan sâlikler vardır ki,teslimiyetsizlikleri ve o yapdıklarına güvenmeleri dolayısıyle maneviyatdan lâyıkı vechile  nasib alamamışlar, işi lâf gürültüsüne boğub, kalıb ve şekil âleminde kalmışlardır.Bu noksanlıkları dolayısıyle bir arpa boyu yol alamamışlardır.

Bu bakımdan:

Eğer,sen senliğinle yani benlik ve tekebbür ile Hak yoluna girer isen kork,

Eğer sen benliğinden sıyrılarak büyük bir yokluk ve tevazû üzere Hak yoluna ayak bastı isen korkma, buyurulmuştur.

Bilhassa zamanımızdaki sâlikler, birinci kademeyi, yani Hak yolunda kendilerinden geçemedikleri için,değil hakikati görmek bir kısmı hizmet hususunda ne yapılması icab ederse onun aksini yapıyorlar ve hizmet etdikleri şahsı çok üzüyorlar.

Sebebi ise anlayışsızlıkları, teslimiyetsizlikleri.

Alıntı