sidretül münteha
Sat 18 December 2010, 07:58 pm GMT +0200
(465) «Tanıdığa Ve Tanımadığa Selâm Vermek»
1013— Abdullah ibni Amr'dan rivayet edildiğine göre, bir adam ci:
— Ya Resûlallah! İslâm'ın hangi işi daha hayırlıdır? Peygamber şöyle buyurdu:
«— Yemek yedirmen ve tanıdığına, tanımadığına selâm vermendir.[753]
İslâm'ın yapı bütünlüğü ve bünye sağlamlığı, müslümanların birbirlerine sevgi ve kardeşlik ruhu ile bağlanmalariyle husule gelir. Gerçek ve samimî duygularla birbirine kenetlenmişçesine bir araya gelen müslümanlardan ibaret bir toplum, yıkılmaz ve yenilmez bir vücut gibidir. İşte bu sağlam bünyeyi teşkil etmekte kullanılacak vasıtaların başında, muhtaçlara ve müs-lümanlara yemek yedirmekle, tanıdık veya tanımadık müslümanlara selâm vermek hasletleri gelir. Bu iki haslet müslümanları birbirine ısındırır, tanıştırır ve sevdirir. Bu önemlerine binaen islâm'ın hayırlı hasletlerinden sayılmışlardır. Tanıdığa ve tanımadığa selâm vermek sözünden, müslüman olmayanlar hariçte tutulmalıdır. Çünkü müslüman olmayanlara selâm verilmez.[754]
(467) «Bir Bölüm»
1014— Ebû Hüreyre'den rivayet edilmiştir:
— Ev avlularında ve yollar üzerinde oturmaktan Resûlüllah yasaklamıştı. Bunun üzerine müslümanlar dediler ki:
— Buna gücümüz yetmez, takatimiz yetişmez. Peygamber şöyle buyurdu:
«— Öyle ise, âdetinizi terk etmeyiniz.» Ashab dediler ki:
— Bunların (yol ve avluların) hakkı nedir? Peygamber buyurdu:
«— Gözü (haramdan) sakındırmak, yolcuya delillik etmek, aksırip da hamd edene yerhamukellah demek, selâma 'karşılık vermektir.[755]
Avlularda ve yollar üzerinde oturmak, gelip geçenleri rahatsız ettiği ve sıkışıklığa, izdihama sebebiyet verdiği gibi, gözlerin haram islemesine de vesile olur. Bundan dolayı böyle yerlerde oturulması yasaklanmıştır; ancak ihtiyaç ve zaruretler dolayısiyle oturulduğu zaman da, bunların hakkını vermek lâzımdır. Bu haklar da şunlardır : Bakılması mahzurlu veya haram olan yerlere bakmamak, şuna buna tecessüs nazarı ile göz atmamak. Adres soran, yol ve yer öğrenmek isteyen yabancılara rehberlik etmek. Gelip geçen yolcular, tanıdık olsun veya tanıdık olmasın, selâm verdikleri takdirde selâmlarını almak. Aksırıp da hamd edenler olursa, bunlara teşmît etmek. Bu vazifeler yerine getirilince yol ve avluların hakkı ödenmiş olur ve yasaktık hükmü de ortadan kalkmış bulunur.[756]
1015— (240-s.) Ebû Hüreyre'den şöyle dediği rivayet edilmiştir:
— İnsanların en cimrisi, selâmda cimrilik edendir. Aldanimş kimse de, selâma karşılık vermiyendir. Kardeşinle senin aranda bir ağaç engel olursa, o sana selâma başlamazdan önce imkânın varsa sen yap, önce ona selâm ver.»[757]
Bu haber de selâmın ve Önce selâma başlamanın faziletini ve manevî değerini göstermektadİr. Selâmı yaymak emredildiğine göre, bunu yerine getirmeyen cimrilik ve bahillik etmiş sayılır.
[758]
1016— (241-s.) Abdullah ibni Amr'm azadlısı bulunan Salim'den şöyle dediği rivayet edilmiştir:
— (Abdullah) İbni Amr'a selâm verildiği zaman, selâmı alıp ziyade ederdi. (Bir gün) o otururken yanına geldim de «Esselâmu Aleyküm» dedim. Bana:
«— Esselâmu aleyküm ve rahmetullahi» dedi.
Sonra başka bir defa yanına gidip :
«— Esselâmu aleyküm ve rahmetullahi- dedim. Bana:
«— Esselâmu aleyküm ve rahmetullahi ve berekâtüh» dedi.
Sonra başka' bir defa yanına gidip :
«— Esselâmu aleyküm ve rahmetuilahi ve berekâtüh» dedim. Buna da şöyle mukabele etti:
— Esselâmu aleyküm ve rahmetullahi ve berekâtühu ve tayyibu salavâtih.[759]
Selâma ayniyle veya ziyadesiyle mukabele edildiğine dair izahat önceki hadîs-i şerifler münasebetiyle geçmişti. 987 ve 1001 sayılı hadîs-i şeriflere bakılsın. (Bu haber için başka bir kaynak bulunamamıştır.).[760]
[753] Buhâri: (2) Kitabü'1-İman, (6.) Bab. Müslim: (1) Kitabü'1-îman, Hadis : 63. İbni Mace: Kitabü'l-St'lme, (45.) Bab, Hadia : 1855, 1856. Nese'i: Kitabü'1-İman, C. IV, Cüz : 8, s. 94, 1964/Mısır bsk. C. II, a. 469-470.
A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/382-383.
[754] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/383.
[755] Ebû Davud: Kitabu'l-E^eb, C. n, s. 555, 1952/Mısır bsk. Fadlu'llah: C. II, s. 470-471.
A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/383-384.
[756] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/384.
[757] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/384.
[758] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/385.
[759] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/385.
[760] A. Fikri YAVUZ, İmam Buhari’nin Derlediği Ahlak Hadisleri (Edeb-ül Müfred), Sönmez Neşriyat: 2/385.