- Taklit Etmenin İbadet Olduğu Tek Kişi

Adsense kodları


Taklit Etmenin İbadet Olduğu Tek Kişi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
reyyan
Thu 9 January 2014, 12:19 am GMT +0200
Taklit Etmenin İbadet Olduğu Tek Kişi


Her insanın bir değerler manzumesi vardır ve olayları bu değerlerin ölçüsü ile tartar. Bazen de çok güvendiği birine aklını teslim eder ve her hadise için ayrı ayrı düşünmesine gerek kalmaz. Güvendiği kişiye bakar ve o ne diyorsa kendisi de onu benimser. Bu, insana bir rahatlık veriyor gibi görünse de mesuliyetten kurtarmaz. Ve sağlıklı düşünme, analiz yapma, hadiseleri yorumlama yeteneklerini de köreltir. Her insan yaptıklarının hesabını kendisi verecektir. Ve tercihlerinden mesuldür.

Sahabe efendilerimizin bu konudaki tutumlarını anlamakta zorlanıyorum. Peygambere (asm) muhatap oldukları halde her iş için O’na mutlak itaat etmemişler. Kendisine sormuşlar, "bunu sana Allah mı bildirdi yoksa kendi fikrin mi" diye ve eğer vahiy ile bildirilmemiş ise kendi farklı fikirlerinde ısrar etmişler. Oysa ki insan düşünüyor eğer kendisine mutlak itaat ile uyulmaya en layık biri varsa o elbette Peygamberdirimizdir (asm). Halbuki Sahabe efendilerimize bakınca kendi akıllarını iptal etmekle itaat etmediklerini görüyoruz. Soruyorlar, sorguluyorlar ve vahiy kaynaklı olmayan fikirlerine de itaate kendilerini mecbur hissetmiyorlar. Farklı fikirleri olduğunda bunu da Allah Resulü Aleyhissalatü Vesselam’a söylemekten de çekinmiyorlar.

Bunlardan anlıyoruz ki Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam, onların rahatça fikirlerini söylemelerine zemin hazırlamış. Onlarla istişare ediyor ve kendi fikrine zıt olan istişare kararlarını da uygulamaktan (hatta bazen neticenin iyi olmayacağını bilmesine rağmen) çekinmiyor.

Asr-ı Saadet’i saadet asrı yapan unsurları anlayıp günümüze taşımaktan başka saadeti kazanmak yolu yok. İslamın çekirdek toplumundaki esasları uygulamaya muhtacız. İstişare ile işlerimizi yapmaya ve bir ‘iyi bilen’in cebine aklımızı koymadan hür irademiz ile düşünebilmeye ihtiyacımız var.

Madem Allah dinine tabi olmayı insanlara teklif ederken akla kapı açıp ihtiyarı elden almıyor ve madem Allah’ın Resulü (asm) Ashabını kendisine her konuda mutlak itaate zorlamıyor. Benim gibi düşünmek zorundasınız demiyor. Öyle ise biz de işlerimizi emir-kumanda zinciri ile hallederek saadete ulaşamayız.

Siyaset gibi bazı alanlarda bir hiyerarşik yapı kaçınılmaz olabilir ama Risale-i Nur’a hizmet amacı taşıyorsak bir hiyerarşik yapıdan uzak durmamız gerekir. Elbette her cemaatte fazileti fazla olan şahıslar bulunacaktır, fakat bu meziyetlerin cemaatteki tüm fertlere mâl edilmesi ile kuvvet ve kıymet artar. Yoksa bütün faziletlerin ve cemaatin çalışması ile hâsıl olan neticelerin bir şahsa verilmesi zulümdür.

Tüm bunlarla beraber insan bir şeye bağlanmak ve kendisini bir şeyde veya bir şahısta fena etmek ihtiyacındadır. Bazen de bir şahsa tarafgir olur. Tarafgirliğin sakıncalı olmayan tek cinsi vardır o da hakka tarafgirliktir. Bundan gayrı tarafgirlikler zulme kapı açar. Tarafı olduğumu koruyayım derken karşısındakine zulmeder. Ayrıca tarafgiri olduğu kişiye de zulmeder çünkü "ihsan-ı İlahîden fazla ihsan ihsan değildir" kaidesince tarafgirlik damarı ile kusurları görmez ve o kişi için değil bir hayırhah olmak, hatalarına destek veren bir olur. Böylelikle hem kendine hem de tarafgirlik ettiği şahsa zararı dokunur.

Bir insanın her konuda hakkı söyleyip hakka tarafgir olması nadirattandır, öyle ise bir insana tarafgir olmak da bazen hakkı bazen de hak olmayanı savunmak manasına gelebilir. Bu yüzden şahıslara değil de hakka taraftar olmak selametlidir. Zira hak aldatmaz ve hakikatbîn aldanmaz.

Mesele bir şahsı taklit etmek ise; kendisini taklit etmenin ibadet olduğu tek kişi Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam’dır. Elbette O’nun yolundan giden, O’na benzeyen her şahıs kıymetlidir, değerlidir. Ama bu kıymet tahakküm vesilesi değil birleştirici rol oynamanın mesuliyetine vesiledir. Ümmet arasındaki ihtilafları uzlaşmaya dönüştürmenin mesuliyetidir.

Afife ARTIK

cerendemir
Thu 9 January 2014, 01:56 am GMT +0200
Rabbim bizleri ömrümüzün sonuna kadar Peygamber efendimizi örnek alarak yaşamayı nasip etsin inşallah.

saniyenur
Thu 9 January 2014, 11:02 am GMT +0200
Başlık çok güzel bu açıdan hiç düşünmemiştim :). Rabbim bizleri Efendimizin yolundan ayırmasın.Amin..

Rüveyha
Thu 9 January 2014, 11:20 am GMT +0200
Efendimizi taklid etmek , sünneti seniyeyi hayatımıza geçirmek, bir süre sonra hayatımıza, benliğimize sinicektir.Yeter ki bizler Efendimize gönülden bağlanalım, onun yaptıklarını yapıp, yapmadıklarından kaçınalım inşaAllah..

Yazgül_8-A
Thu 9 January 2014, 12:57 pm GMT +0200
insanların başka kişilerin hareketlerini değilde efendimizin sünnetlerini taklit etmek daha anlamlı çok güzel bir paylaşım olmuş teşekkür ederim

yagmur_7-c
Thu 9 January 2014, 02:05 pm GMT +0200
 Hz. Muhammed’in (S.A.S.) vahiy alması ve onu bütün insanlara ulaştırmak için üstün bir gayret sergilemesi sebebiyle diğer insanlardan farklı bir mevkie yükseldiği muhakkaktır. Çünkü sıradan hiçbir insanın özellikle de kendi istek ve arzusu ile ulaşamadığı bu makam diğer insanlar için hem saygı duyulması hem de örnek alınması gereken bir mevkidir.O’nun yüce ahlakı Kur’ân-ı Kerim’de “Şüphesiz sen yüce bir ahlak üzeresin.” (El-Kalem 68/4) denilerek açıkça belirtilmiştir. İşte bu yüce ahlaki meziyetleri sebebiyle Hz. Peygamber (S.A.S.) bütün insanlık için bir model ve numune-i imtisaldir. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de “Andolsun ki, Resulullah sizin için, ALLAH’ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” (El-Ahzâb 33/21) denilerek onun bu örneğine işaret edilmiştir. Hatta Ebu Musa El-Eş’ari’den rivayet edildiği gibi Resulullah (S.A.S.) da kendisini şu şekilde tanıtmıştır: “Resulullah kendisinin bir takım isimleri olduğunu söyledi: Ben Muhammed’im, Ahmed’im (Hz. Davud'a inen Zebur'da Hz. Musa'ya inen Tevrat'ta, Hz. İsa'ya inen İncil'de geçen ismi), Mukaffiyim (bütün peygamberlerin kendine tâbi olduğu ve ALLAH’a yönelten), Hâşir’im (ALLAH kullarını benim izimde toplayacak), tövbe nebisiyim ve rahmet peygamberiyim”buyuruyor bu ayette...

8/A
Thu 9 January 2014, 03:03 pm GMT +0200
Peygamberimiz(sav)'i örnek almak onun sünnetlerini kendimizde uygulamak en güzel ibadetlerdendir ki hepimiz o şekilde olmalıyız.....

Rukiye Çekici
Thu 9 January 2014, 05:17 pm GMT +0200
   Her insanın bir değerler manzumesi vardır ve olayları bu değerlerin ölçüsü ile tartar. Bazen de çok güvendiği birine aklını teslim eder ve her hadise için ayrı ayrı düşünmesine gerek kalmaz. Güvendiği kişiye bakar ve o ne diyorsa kendisi de onu benimser. Bu, insana bir rahatlık veriyor gibi görünse de mesuliyetten kurtarmaz. Ve sağlıklı düşünme, analiz yapma, hadiseleri yorumlama yeteneklerini de köreltir. Her insan yaptıklarının hesabını kendisi verecektir. Ve tercihlerinden mesuldür.Her zaman iyi ve güzel anlamda sevgili Peygamberimizi (a.s) taklit etmemiz gerekir. :)


esra7b
Thu 9 January 2014, 09:56 pm GMT +0200
Hz. Muhammed’in (S.A.S.) vahiy alması ve onu bütün insanlara ulaştırmak için üstün bir gayret sergilemesi sebebiyle diğer insanlardan farklı bir mevkie yükseldiği muhakkaktır. Çünkü sıradan hiçbir insanın özellikle de kendi istek ve arzusu ile ulaşamadığı bu makam diğer insanlar için hem saygı duyulması hem de örnek alınması gereken bir mevkidir.O’nun yüce ahlakı Kur’ân-ı Kerim’de “Şüphesiz sen yüce bir ahlak üzeresin.” (El-Kalem 68/4) denilerek açıkça belirtilmiştir. İşte bu yüce ahlaki meziyetleri sebebiyle Hz. Peygamber (S.A.S.) bütün insanlık için bir model ve numune-i imtisaldir. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de “Andolsun ki, Resulullah sizin için, ALLAH’ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” (El-Ahzâb 33/21) denilerek onun bu örneğine işaret edilmiştir. Hatta Ebu Musa El-Eş’ari’den rivayet edildiği gibi Resulullah (S.A.S.) da kendisini şu şekilde tanıtmıştır: “Resulullah kendisinin bir takım isimleri olduğunu söyledi: Ben Muhammed’im, Ahmed’im (Hz. Davud'a inen Zebur'da Hz. Musa'ya inen Tevrat'ta, Hz. İsa'ya inen İncil'de geçen ismi), Mukaffiyim (bütün peygamberlerin kendine tâbi olduğu ve ALLAH’a yönelten), Hâşir’im (ALLAH kullarını benim izimde toplayacak), tövbe nebisiyim ve rahmet peygamberiyim”buyuruyor bu ayette...


Selmanur 8.A
Thu 9 January 2014, 10:12 pm GMT +0200
Peygamberimizi örnek almak bizler için bence mecburdur ki biz onun ümmetiyiz onun gibi davranmalı ve yaşamalıyız..

Hafsa Nur 6.D
Fri 10 January 2014, 12:45 am GMT +0200
Hz. Muhammed’in (S.A.S.) vahiy alması ve onu bütün insanlara ulaştırmak için üstün bir gayret sergilemesi sebebiyle diğer insanlardan farklı bir mevkie yükseldiği muhakkaktır. Çünkü sıradan hiçbir insanın özellikle de kendi istek ve arzusu ile ulaşamadığı bu makam diğer insanlar için hem saygı duyulması hem de örnek alınması gereken bir mevkidir.O’nun yüce ahlakı Kur’ân-ı Kerim’de “Şüphesiz sen yüce bir ahlak üzeresin.” (El-Kalem 68/4) denilerek açıkça belirtilmiştir. İşte bu yüce ahlaki meziyetleri sebebiyle Hz. Peygamber (S.A.S.) bütün insanlık için bir model ve numune-i imtisaldir. Nitekim Kur’ân-ı Kerim’de “Andolsun ki, Resulullah sizin için, ALLAH’ı çok zikredenler için güzel bir örnektir.” (El-Ahzâb 33/21) denilerek onun bu örneğine işaret edilmiştir. Hatta Ebu Musa El-Eş’ari’den rivayet edildiği gibi Resulullah (S.A.S.) da kendisini şu şekilde tanıtmıştır: “Resulullah kendisinin bir takım isimleri olduğunu söyledi: Ben Muhammed’im, Ahmed’im (Hz. Davud'a inen Zebur'da Hz. Musa'ya inen Tevrat'ta, Hz. İsa'ya inen İncil'de geçen ismi), Mukaffiyim (bütün peygamberlerin kendine tâbi olduğu ve ALLAH’a yönelten), Hâşir’im (ALLAH kullarını benim izimde toplayacak), tövbe nebisiyim ve rahmet peygamberiyim”buyuruyor bu ayette...


cerendemir
Fri 10 January 2014, 12:56 am GMT +0200
İnşallah bizler peygamber efendimizin sünnetine tabi yaşayıp,onun kıyamette şefaat ettiği ümmetin den oluruz.

mevlüdekalınsaz
Fri 10 January 2014, 04:17 pm GMT +0200
Ne kadar güzel bir bakış açısı...Efendimiz(s.a.v)i taklid etmek....
Taklid etsek gerçekten bizim için her açıdan çok iyi ve yararlı olur.Çünkü taklidle birlikte onun sünnetlerini de benimsemiş ve hayatımızın vazgeçilmezi haline getirmiş oluruz.
Onun sünnetlerini hakkıyla yerine getirebildiğimizde ise inşallah Rabbim'in rızasna nail olabiliriz.

Rabbim Efendimiz(s.a.v) in sünneti seniyelerini benimseyebilmeyi ve son nefesimize kadar onlarla yaşayabilmeyi nasip eder inşallah.

damla6d
Wed 15 January 2014, 09:38 pm GMT +0200
inşallah  hep  peygamber  efendimiz  gibi  onu  örnek  alarak  yaşarız  ALLAH  bunu  bize  nasip  eder  inşallah 

yunushan7d
Wed 15 January 2014, 10:25 pm GMT +0200
İşte güzel bir konu ve konu başlığı. Peygamber efendımızı kendimize örnek almalıyız.

metin7/c
Wed 15 January 2014, 10:59 pm GMT +0200






Rabbim bizleri ömrümüzün sonuna kadar Peygamber efendimizi örnek alarak yaşamayı nasip etsin inşALLAH.

Haki
Wed 15 January 2014, 11:32 pm GMT +0200
RABBİM Habibinin ahlakıyla ahlaklanmamızı nasip etsin Amin.....Paylaşım için teşekkürler

metin7/c
Thu 16 January 2014, 02:40 pm GMT +0200

Ewet man tıklı

esratüz zehra 2
Thu 16 January 2014, 02:44 pm GMT +0200
Rabbim efendimizin yaşayış tarzını bir giysi gibi hayatımıza giydirip onun gibi yaşamayış sünnetini uygulamayı ahlakı ile ahlaklanmayı ve onu en iyi şekilde örnek almayı nasib eylesin inşALLAH .       

arife7d
Thu 16 January 2014, 02:50 pm GMT +0200
bencede hz. muhammedın guzel huylarını taklit etmelıyız.:)