saniyenur
Wed 25 July 2012, 01:31 pm GMT +0200
Sürekli Zikrullah (Allah'ı Hatırlamak)
Hz. Peygamber şu veya bu şekilde daima zikrullah ile meşguldü. Hz. Peygamber'in hatırlama vasıtasıyla Allah ile birlikte olma iştiyakı o kadar yoğundu ki, bu konuda kendisinden hiçbir duraksama vâki olmamıştır. Rab ile birlikte olmanın en etkili ve kolay yolu ise zikrullahtır. Kur'ân bunu mü'minlerin bir vasfı olarak tarif etmiştir. "Onlar ayakta, oturarak, yanlan üzerine yatarken Allah'ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler..." (3:191). VeNur sûresinde şu ifadeliri okumaktayız: "Kendilerini ne ticaretin, ne de alışverişin Allah'ı anmaktan alıkoymadığı..." (24:37). Hz. Peygamber bu vasıfları üzerinde toplayan mükemmel bir Örnek idi. Hz. Aişe, Peygamber'in hayatının her dakikasında ve ânında Allah'ı anmakla meşgul bulunduğunu rivayet etmiştir (Ebu Davud). Rebî'a b. Kâ'b el-Eslemî Rasûlullah'ın evini derleyip toparladı. "Rasûlullah'ın teşbih ve tehlillerini dinleye dinleye gözlerimi uyku bürür ve uyuya kalırdım" demiştir (Müsned-i Ahmed). Hz. Peygamber otururken, ayakta iken, yürürken, yerken, uykuda olduğu kadar uyanıkken, abdest alırken, yeni elbiseler giyerken, binek üzerindeyken, yolculuğa çıkarken veya yolculuğundan dönerken, evine veya mescide girerken; hülasa bütün durumlarda bizzat Allah'ı anmakla meşgul olurdu. İşte bu sebeple hadîs ve sîret kitaplarında değişik şartlarda ve değişik zamanlarda söylemiş olduğu pek çok dua nakledilmiştir. Hayatının son günlerinde Nasr Suresi inzal olduğunda, hanımlarına göre dili daima teşbih ve tehliî ile meşguldü. (İbni Sa'd).
Abdullah b. Ömer "bir mecliste Hz. Peygamber'in yüz defa (Rabbiğfirli ve tibaleyye inneke entetevvabürra-Rabbim beni af-feyle ve bana yönel, sen muhakkak affedicisin) diye zikrettiğini saydım" demiştir (Tirmı zi). Bir seferin telaşlı ortamı içinde bile Allah'ı hatırlamaktan berî değildi. Bineğinin Üzerindeyken nafile namaz kılar ve yönünün Kıbleye doğru olup olmamasına pek dikkat etmezdi. Namazını hayvanın gittiği yöne doğru kılardı, çünkü yüzünü nereye dönersen dön, Allah'a teveccüh etmiş olursun. (Buhari ve Müslim).