- Sünnetin mânâları ve çeşitleri

Adsense kodları


Sünnetin mânâları ve çeşitleri

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
sumeyye
Fri 26 March 2010, 04:04 pm GMT +0200
Sünnetin Mânâları ve Çeşitleri


Sünnet, lügatta yol demektir. "Sünnetullah" terkibi Yüce Allah´ın hüküm, emir ve nehiylehni ifade eder. [105]

Şeriat dilinde sünnet, Peygamberimiz Aleyhisselamdan sâdır olan sözler (hadisler), işler ve takrir ler (tasvibler) demektir.

Peygamberimiz Aleyhisselamın ibadet maksadıyla farz ve vacib olmayarak işlemeye devam ve nadiren terk ettiği şeylere sünnetü´l-hüdâ, sünnet-i müekkede denir ki; ezan, kamet, beş vakit namazın sünnetleri, mazmaza, istinşak... gibi dini tamamlayıcı nitelikte olan sünnetler olup, onları terketmek mekruh ve günahtır.

Münferidin ezan okuması, misvak tutunmak, namaz içinde ve dışında bazı müstehab fiiller ile, Peygamberimiz Aleyhisselamın yemek, içmek, oturup kalkmak, giyinip kuşanmak... gibi sünnetlerine de zevâid sünnetleri denir.

Bunları işlemekte sevap bulunmakla beraber, terketmekte kerahet ve günah yoktur. [106]

Peygamberimiz Aleyhi sselam, bir hutbesinde "Sünnetlerin hayırlısı, Muhammed´in sünnetleridir" buyurduğu gibi; âdet niteliğindeki sünnetlerinin de Rabbânîliğini "Beni Rabbim terbiye edip yetiştirdi ve güzel terbiye edip yetiştirdi" diye açıklayarak, onların da ömek tutulması gerekeceğini işaret buyurmuştur. [107]





[105] 89., c. 4, s. 239.

[106] Seyyid Şerif, Ta´rifât, s. 82-83.

[107] Vâkıdî, Megâzî, c. 3, s. 1016, BeyhakPden naklen İbn Kayyım, Zâdu´l-mead, c. 3, s. 9, Ebu´l-Fidâ, Sîre, c. 4, s. 24, İbn Hamia, el-Beyân, c. 1, s. 1 65.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 8/386-387.


RAMAZAN 7/D
Tue 14 April 2015, 05:23 pm GMT +0200
Es Selamün Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatühü . Sünnet, Peygamber Efendimiz (S.A.V.)'in  devamlı olarak yaptığı ve bir mazeret olmaksızın terketmediği şeydir.Hz. Peygamber'in farz ve vacip olmayarak yaptığı ve bize emrettiği ibadetlerdir. Peygamber Efendimiz (S.A.V.)'in sünnetine uymak çok sevaptır , eğer sünnet olan bir şeyi yaparsak bu çok sevaptır , yapmazsak da günah olmaz. Hadis-i şerifte buyrulur ki:
''Ümmetim bozulunca, sünnetime uyana şehit sevabı verilir. ''
Sünnet yalnız olarak kullanılınca, İslamiyet demektir. Bir Hadis-i şerifte buyruluyor ki :
''Bir zaman gelecek ki, ortalık bozulduğu zaman sünnetime (İslamiyet’e) tutunmak avuçta ateş tutmak gibi olacaktır.) [Hakim]

yagmur_7-c
Tue 14 April 2015, 05:41 pm GMT +0200
Ve aleykums selam;
"Sünnetlerin hayırlısı, Muhammed´in sünnetleridir"
Sünnetullah ,Allah'ın yasalarıdır,O'nun dedikleri kısaca Kuran'ı kerim dir..Sünnet ise peygamber efendimiz sav in hayatıdır,hareketleridir,davranışlarıdır..Rabbim peygamber efendimiz sav i sünnetleriyle yaşayıp,başkalarına öğretenlerden etsin inşalalh..mevlam razı olsun...

melda 6D
Tue 14 April 2015, 05:49 pm GMT +0200
Ve aleykums selam;
"Sünnetlerin hayırlısı, Muhammed´in sünnetleridir"
Sünnetullah ,Allah'ın yasalarıdır,O'nun dedikleri kısaca Kuran'ı kerim dir..Sünnet ise peygamber efendimiz sav in hayatıdır,hareketleridir,davranışlarıdır..Rabbim peygamber efendimiz sav i sünnetleriyle yaşayıp,başkalarına öğretenlerden etsin inşalalh..mevlam razı olsun...


Amin ablam amin...
Sünnet Peygamberimizin yaaptığı davranışlardır. Bizlerde Peygamber Efendimizin sünnetini uygulamalıyız.

Haktan7/b
Tue 14 April 2015, 07:33 pm GMT +0200
Ve Aleyküm Selam .
Sünnet, lügatta yol demektir . Paylaşım İçin Allah Razı Olsun .

besiye7A
Tue 14 April 2015, 08:00 pm GMT +0200
Sünnet peygamber efendimizin yaptığı davranışlara bizlerde peygamber efendimizin yaptığı davranışlara sahip çıkıp onlarai uygulamalı.

Kaan8/B
Tue 14 April 2015, 08:12 pm GMT +0200
Sünnet, lügatta yol demektir. "Sünnetullah" terkibi Yüce Allah´ın hüküm, emir ve nehiylehni ifade eder.

ikranur 7d
Tue 14 April 2015, 08:14 pm GMT +0200
Sünnet, lügatta yol demektir. "Sünnetullah" terkibi Yüce Allah´ın hüküm, emir ve nehiylehni ifade eder.
Şeriat dilinde sünnet, Peygamberimiz Aleyhisselamdan sâdır olan sözler (hadisler), işler ve takrir ler (tasvibler) demektir.
Paylaşım için Allah razı olsun.

ceren
Tue 14 April 2015, 08:18 pm GMT +0200
Aleykümselam.Rabbim razı olsun paylaşımdan Sümeyye abla.Sünnet peygamber efendimizin uyguladığı şeylerdir.Rabbim sünnet uygulayan ve onu uygulayan kullarından eylesin bizleri inşallah..

aybuke
Tue 14 April 2015, 08:24 pm GMT +0200

Sünnet çeşitleri nelerdir?

Sual: (Sünnetimi terk edene şefaatim haram oldu) hadis-i şerifini âlimlerimiz nasıl açıklamışlardır?
CEVAP
Peygamber efendimizin kendiliğinden emrettiği veya yaptığı ibadetlere (Sünnet) denir.

Sünnet ikiye ayrılır:
1- Sünnet-i hüda
2- Sünnet-i zevaid

1-Sünnet-i hüda:
Buna sünnet-i müekkede de denir. İslam dininin şiarıdır, başka dinlerde yoktur. Peygamber efendimiz bunları devamlı yapmış, nadiren terk etmiş ve terk edenlere de bir şey dememiştir. Ara sıra terk ettiği sünnetlere de (gayri müekkede) denir. Müekked sünneti, özürsüz [mazeretsiz] devamlı terk etmek mekruhtur, küçük günah olur. Namaz içindeki müekked sünnetleri terk etmek ise tahrimen mekruhtur. (Redd-ül Muhtar)

Dinimizin bütün hükümleri Kur'an-ı kerimden çıkmaktadır. Bu hükümler üç kısımdır:
a- Manaları açık olan ve ilim ehli tarafından bildirilen hükümlerdir. [Allah birdir gibi]

b- Müctehidler tarafından ictihadla çıkarılan hükümlerdir. [Abdestin farzının, Hanefi’de dört, Hanbeli’de on olması gibi.]

c- Bir kısmı ise çok gizlidir. Allahü teâlâ bildirmedikçe anlaşılamaz. Bunlar sadece Peygamber efendimize bildirilmiştir. Bu hükümler de Kur'an-ı kerimden çıkartılıyor ise de, Peygamber efendimiz tarafından açıklandığı için bunlara (Sünnet) denir. (Mektubat-ı Rabbani c.2, m. 55)

Ezan okumak, cemaatle namaz kılmak gibi sünnetler (Sünnet-i hüda)dır. (Hadika)

2-Sünnet-i zevaid:
Peygamber efendimizin, ibadet olarak değil de âdet olarak devamlı yaptığı şeylere denir. Zevaid sünnetleri terk etmek mekruh değildir. Peygamber efendimizin giyiniş şekli, iyi şeyleri yapmaya sağdan başlaması gibi şeyleri sünnet-i zevaiddir. (Redd-ül Muhtar)

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Farza bağlı olan ve olmayan sünnet vardır. Farzdaki sünnetin aslı Allah’ın kitabındadır. Bu sünneti, [sünnet-i hüda’yı] almak hidayet, terki ise dalalettir. Diğer sünneti [sünnet-i zaide’yi] almak fazilet, terki ise günah değildir.) [Taberani]

Peygamber efendimizin böyle âdet olarak yaptığı şeyleri yapmamak bid'at değildir. Bunları yapıp yapmamak, ülkelerin ve insanların âdetlerine bağlı olup, dini hükümler değildir. Her ülkenin âdeti başka başkadır. Hatta bir ülkenin âdeti zamanla değişir. Bununla beraber, âdete bağlı şeylerde de [Bir mazeret yoksa] Resulullaha tâbi olmak, dünya ve ahirette insana çok şey kazandırır ve çeşitli saadetlere yol açar. (Mektubat-ı Rabbani c.2, m.55)

Kitab ve Sünnet denilince, buradaki sünnet, hadis-i şerifler demektir. Farz ve Sünnet denince, buradaki sünnet, Peygamber efendimizin farz olmayarak yaptığı işler demektir. Sünnet, yalnız olarak kullanılınca (İslamiyet) demektir. Bu sünnete uyanlara (Ehl-i sünnet) denir. (Cevhere)

Şeyh-ul-islam İbni Kemal Paşazade hazretleri, (Şerh-ı hadis-i erbain) kitabında, (Sünnetimi terk edene şefaatim haram oldu) hadis-i şerifini açıklarken buyuruyor ki: Bu hadis-i şerifteki sünnet, İslamiyet demektir. Çünkü mümin, büyük günah işlese de şefaatten mahrum kalmaz. Nitekim hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ümmetimden, büyük günah işleyenlere şefaat edeceğim.) [Ebu Davud]

Görüldüğü gibi Ehl-i sünnetten ayrılanlar şefaate kavuşamayacaklardır. (Şir’a)

(Ümmetimin arasında fitne, fesat yayıldığı zaman, sünnetime sarılana yüz şehit sevabı vardır) hadis-i şerifi, fitne zamanında, ehl-i sünnet ve cemaat itikadında olup, beş vakit namazı cemaat ile kılana yüz şehit sevabı verileceğini bildirmektedir. (Rıyad-un-nasıhin)

Bunun için, önce ehl-i sünnete uygun iman etmek, sonra haramlardan sakınmak, sonra farzları yapmak, sonra mekruhlardan sakınmak, sonra müekked sünnetleri, daha sonra da müstehapları yapmak gerekir

Hatice 7/B
Tue 14 April 2015, 09:05 pm GMT +0200
5-6 tane sünnet vardır. Bazılarını yapmadığımzda günah işlemiş olsakta bazılarını yapmadığımızda günah işlemeyiz. Ama sünnetleri yerine getirirsek sevap işlemiş oluruz. Sünnetleirmizi yerimize getirmemiz gerekli.