sumeyye
Wed 9 February 2011, 05:48 pm GMT +0200
6- ŞER’Î SİYASET VEPEYGAMBERLERE OLANİHTİYAÇ
1) Yol Göstericilere Ve Milletlerin İşlerini Düzene Koyacak Önderlere İhtiyaç
İnsanlar, Hatadan Masum Önderlere Muhtaçtırlar:
Allah Teâlâ, şöyle buyurur:
“Sen ancak bir uyarıcısın. Her toplumun bir rehberi vardır.” [409]
Bil ki: Hayvanı gücün, inelekî güce boyun eğmesini ve günahlara düşmekten korunmasını sağlayacak yollar, her ne kadar akl-ı selimce anlaşılabiliyor, iyiliklerin faydaları, kötülüklerin de zararları idrak edilebiliyorsa da, çoğunluk insanlarca onlardan gaflette bulunulmaktadır. Çünkü o yollarla kendileri arasında perdeler bulunmakta ve bu perdeler -safra mizaçlı insanlar gibi- vicdanlarını bozmaktadır. Bunun sonucunda onlar, kendilerinden istenilen tavrı ve faydalarını, düşülmesinden korkulan hal ve zararlarını tasavvur edememektedirler. Dolayısıyla onlar, hak yolunu bilen, kendilerine o yola girmelerini emreden ve bu konuda teşvikte bulunan, muhalefet haline karşı koyan ve bu konuda kendilerini uyaran bir öndere muhtaçtırlar.
İnsanlardan bir kısmı ise, bizzat yönelinemeyecek kötü görüşlere sahiptirler, uyulması istenilen yola ters düşen şeylerin peşindedirler. Bunlar hem, sapar hem de saptırırlar. Toplum düzeni, ancak bunlara dur denilmesi ve onların hizaya getirilmesi yoluyla mümkün olabilir.
Bir kısmı ise kısmen isabetli görüşlere sahiptirler. Bunlar, doğru yola tam anlamıyla ulaşamazlar; bir şeyi elde ederlerse, pek çok şeyi kaçırırlar. Veya bunlar kendilerini kemâl mertebesine ulaşmış, mürşide ihtiyacı olmayan mükemmel insanlar şeklinde görürler. Dolayısıyla birilerinin çıkıp, onlara içerisinde bulundukları cehaleti hatırlatması ve onları uyarması gerekir.
Ümmetler, Her Yönden Diğer İnsanlardan, Üstün Bulunan Önderlere Muhtaçtırlar:
Kısaca demek gerekirse, insanlar hiç şüphesiz hataya düşmesinden emin olunan hak ve hakikat bilgisine sahip önderlere muhtaçtırlar.
Şehir idaresinde, hemen her insanda mevcut bulunan geçim ve şehir düzeni için gerekli olan nizamı kavrayabilecek akla rağmen, mutlaka şehrin çıkarlarını bilen ve onu en iyi biçimde idare edecek olan bir belediye başkanına ihtiyaç duyuluyorsa, elbette ki koskoca bir ümmetin idaresi için de bir yöneticiye ihtiyaç duyulacaktır. Ümmetler, çok farklı kabiliyetleri bir yolda toplarlar. Bu yolu, kalbi şehadetle ancak zeki ve fıtrat safiyetini bozmamış, ya da sonradan bulaşmış şeylerden nefsini arındırmış kimseler kabul ederler ve o düzene insanlar arasında en üst derecede bulunan kimseler ulaşabilirler. Bunların sayısı ise son derece azdır.
Aynı şekilde demircilik, marangozluk gibi zenaatlar da çoğunluk insanlarca, öncekilerden tevarüs edilerek ve usta elinden öğrenilmedikçe yapılamamaktadır. Böylesi basit zenaatlarin hali bu olunca, ya ümmet yönetimi gibi ancak muvaffak kılınmışların ulaşabileceği, ihlâs sahiplerinin arzu duyacağı yüce mertebelerin elde edilmesinde durum nasıl olacaktır?
[409] Ra'd: 13/7.