hafiza aise
Fri 29 April 2011, 11:05 am GMT +0200
Şehitlerin Uhud'a Emanet Edilmesi
Allah Resülü (sallallalıu aleyhi ve sellern), şehitlerin üzerlerindeki zırhları çıkarmalarını ve:
- Onları, kanları ve elbiseleriyle birlikte gömün, diyerek olduğu gibi hepsini Uhud meydanına gömmelerini emretti. Böylelikle Uhud şehitleri, yıkanmadan ve üzerlerindekilerle birlikte Uhud'a gömülmüş oluyordu.
Cansız bedenini gördüğü zaman dört defa tekbir getirdiği Hz.
Hamza'nın bulunduğu yerde duran Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellern), önüne getirilen her bir şehidi onun yanına koyduracak ve
129 İstirca, ölüm haberi alınınca, hepimiz Allah'a aitiz ve vakti geldiğinde yine hepimiz de O'na döneceğiz manasında 'İnna liltdh ve inna ileyhi rdeian' demektir.
130 Bkz. Nahl, 16/126. Bu hadise için bkz. Tirmizi, Sünen, 5/299 (3129); Ahmed İbn Hanbel, Müsned, 5/135 (21267); Hakim, Müstedrek, 2/391 (3368), 2/484 (3667); Nesai, Sünenü'l-Kiıbra, 6/376 (11279)
namaz kılıp dua edecekti. Böylelikle amca ve süt kardeş Hz. Hamza için Uhud' da yetmiş defa namaz kılınmış oluyordu.
Hemen mezarlar kazılmaya başlanmıştı; ancak o kadar insanın her birisine müstakil bir mezar kazacak durumları da yoktu. Gelip Efendimiz'e durumu arz edince Allah Resülü, iki veya üç kişiyi bir mezara koymalarını emredecekti. Denilenler aynen karşılık buluyor ve hiçbir yoruma tabi tutulmadan uygulanıyordu. Sıra, kazılan mezarlara şehitleri koymaya gelince bu sefer de hangisini önce mezara yerleştirecekleri konusunda kararsız kalmışlardı. Efendimiz, bunun üzerine, Kur'an'ı en çok bilenlere öncelik tanınmasını emretti.
Abdullah İbn Amr İbn Haram ile Amr İbn Cemiih, Harice İbn Zeyd ile Sa'd İbn Rebi', Nu'môrı İbn Malik ile Abdullah İbn Hashas ve Abdullah İbn Cahş ile de Hz. Hamza aynı kabre konulanlar arasındaydı. O gün üç kişi bir arada Uhud'a emanet edilenler de vardı.
Efendiler Efendisi, babası gömülmeden önce ona sarılıp da ağlamaya başlayan Hz. Cabir'e bakacak ve:
- Onun için ister ağla ister ağlama; siz onu mezarına koyacağınız ana kadar melekler kanatlarını açmış ona gölgelik yapıyorlar, buyuracaktı.'