- Savaş

Adsense kodları


Savaş

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Thu 17 December 2009, 04:29 pm GMT +0200
Savaş


Merhamet, savaşı başlatmamak için olduğu kadar, savaş sı rasında da elden bırakılmaması gereken bir insani duygu olma lıdır. Çünkü müslümanlarm yaptığı, nübüvvet savaşıdır. Bo ğazlaşma ve vuruşma değildir. Peygamber efendimiz kendi da­vetini tanımlarken: " Ben merhamet peygamberiyim. Ben savaş peygamberiyim" demiştir. Aslında merhamet ile savaş birbirine zıt görünen şeylerdir. Ama İslamiyet´te savaş sadece merha met sebebiyle yapılır. Çünkü gerçek merhamet, bu dünyada fe­sadı önlemeyi ve şerri ortadan kaldırmayı gerektirir. Eğer mer hametin icaplarım yerine getirmek için tek çıkar yol savaş olur sa, o zaman savaşmak zorunlu hale gelir.

Vuruşmanın başlayacağı esnada bile Peygamber (s.a.v.) bir tarafta kılıçlar çekilirken, Öbür taraftan kalpleri birbirine ısın dırmaya gayret gösterirdi. Bu sebeple Peygamber efendimiz, askerlerini savaşa gönderirken onlara şu tavsiyede bulunmuş tu:

"İnsanlara ülfet edin. Onlara karşı teenni ile hareket edin. Onları (İslam´a ve barışa) davet etmedikçe üzerlerine hücum et meyin. İnsanları müslümanlar olarak bana getirmeniz; onları öldürmenizden, çocuklarını ve kadınlarını esir olarak bana ge­tirmenizden daha güzeldir." Peygamber efendimiz, askerlerine ekinleri telef etmemelerini, ağaçları kesmemelerim, çocukları, kadınları ve savaşa katılmayan, savaş hak-kında görüşü olma yan zayıf ve korumasız kimseleri öldürmemelerini tavsiye et mişti. Bu tavsiyelerden birinde askerlerine şöyle buyurmuştur:

"Allah´ın adıyla ve O´nun bereketi üzerinde hareket edin. İh tiyarları, çocukları, kadınları öldürmeyin. Aşırı gitmeyin, ga nimetlerinizi toplayın, sulh edin. İyilikte bulunun. Şüphesiz Al lah iyilikte bulunanları sever."

Bu anlamda bir başka tavsiyesi de şöyledir: "Allah´ın adıy la; Allah´ın yolunda yürüyün. Allah´ın düşmanlarıyla savaşın. Hıyanet etmeyin, gadr etmeyin, kimseye işkencede bulunmadın. Çocukları öldürmeyin." Yine bir defasında Peygamber efendi­miz Halid bin Velid´e şöyle tavsiyede bulunmuştur:

"Çocukları ve işçileri öldürmeyin."

Bu tavsiyelerden de anlaşılıyor ki Peygamber efendimizin yaptığı savaşlar, insanları öldürmeyi ve onlar arasında bozgun çıkarmayı amaçlayan, insani duygulardan uzak savaşlar değil dir. Müslümanlar, yalnızca zulmü önlemek ve tecavüzlere en gel olmak için savaşırlar. Çocukların ve kadınların ise savaşa cak ve tecavüz edecek durumları yoktur. Onların, yoluna de vam etmekte olan îslam davetine karşı savaşmaları mümkün değildi. Peygamber efendimiz savaşta Öldürülenlerin yanından geçerken bir kadın cesedi görünce: "Bu savaşacak durumda değildi" diyerek öldürülmüş olmasını tasvip etmemiştir. Bunun üzerine Halid bin Velid´e haber göndererek, işçileri ve çocukları öldürmemelerini emretmişti. Askerlerinin bir çocuğu öldürdük lerini haber aldığı zaman Peygamber efendimiz çok kızardı. Al dığı bir habere göre, müslüman askerlerin bir çocuğu öldürdük lerini öğrenince, orduya hitaben şöyle demişti: "Bazı kimselere ne oluyor ki öldürmekte ileri gidiyor, hatta çocukları öldürüyor lar. Şunu iyi bilesiniz ki bundan böyle çocukları öldürmeyecek siniz, çocukları öldürmeyeceksiniz."

Peygamber efendimiz işçilerin öldürülmelerini yasaklardı. Peygamber efendimizin yaptığı savaş güçlü ve muktedir kimse leri Öldürmek için değil, aksine silah taşıyıp tecavüzde bulu nan, ya da tecavüzde bulunmayı planlayan kimselerin tecavüz lerini önlemek için işçilerse böyle bir durumda değildirler. On ların çalışmaları ve işleri savaşa hazırlık olmadığı takdirde, on ları Öldürmek zulüm olur. Ayrıca Peygamber efendimiz, asker leri savaş esnasında tahribatta bulunmaktan uzak tutardı. Ağaç kesilmesini yasaklamıştı. Düşmanların pusu yeri yapma maları durumunda ağaçların kesilmesine gerek yoktu. Çünkü bu ağaçlardan müslüman askerler de siper edinerek istifade edebilirlerdi. Peygamber efendimizin savaşı, tahripkarlığa mü samaha etmiyordu.