- Sabrın Lügat Manası, Kelimenin Türetilişi ve Çekimi

Adsense kodları


Sabrın Lügat Manası, Kelimenin Türetilişi ve Çekimi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
neslinur
Sun 18 July 2010, 04:34 pm GMT +0200
بســـم الله الرحمن الرحيم
 
  Sabrın Lügat Manası, Kelimenin Türetilişi ve Çekimi
 
 
"Sabır", lugatta "menetmek" ve "habsetmek" manasındadır.

"Sabır", insanın kendisini feryad etmekten, dilini şikayet etmekten, ellerini yüzüne, dizine vurmaktan ve elbiselerini yırtmaktan menetmesidir.

Sabır kelimesi, "sabera, tasbiru, sabran" diye çekilir.

Sabera nefsehu: "nefsini (kendini) menetti." denir.

Nitekim Allah Teala buyuruyor:

"Habibim, Rablerine dua edenlerle beraber kendini habset." (Kehf/28)

Bir kimseyi habsettiğin zaman; "sabertü fü'lanen: falanca kimseyi habsettim." ve

Bir kimseyi sabretmeye teşvik ettiğin zaman; "sabbertühü: onu sabra teşvik ettim." dersin.

İki kişi bir şahsı yakalamış, biri tutmuş, diğeri onu öldürmüş, bunun üzerine Resul-i Ekrem:

"Katil öldürülür, tutan habsedilir." diye buyurmuştur.

Öldürülmesi için bir kimseyi tuttuğun zaman; "Sebertü'r-racule: adamı tuttum" ve

Yemin etmesi için habsettiğin zaman; "Asbertühü: onu habsettim" dersin.

Nitekim sahih bir hadis-i şerifde:

"Bir kimse müslüman bir kişinin malını koparıp habsetmek (almak) için (yalan yere) yemin ederse kıyamet gününde kendisinden Cenab-ı Hakk i'raz etmiş olduğu halde O'na mülaki olur." buyurulmuştur.

Kaseme bahsindeki hadis-i şerifde de:

"Başkalarının yemin etmeleri için habsedildikleri yerde, onu habsetme!" diye buyurulmuştur.

Üzerine yemin edilen şeye "masbure" denir. Bir hadis-i şerifde de, "masbure" yani koyun, tavuk gibi hayvanların ölmeleri için bağlanarak, habsedilip, ölüme terkedilmeleri yasaklanmıştır.       

"Sabır" kelimesi, mazide üstün, müzaride esre ile "sabartü, asbirü" babından olursa daha çok kefalet manasına gelir. Kefil olana "sabır" denir, sanki kefil nefsini borç ödemek için habsetmiştir.

Arabların "usburni: bana kefil göster" sözü de bundandır.

Bazıları; "sabır" kelimesinin aslında "şiddet" ve "kuvvet" manası da vardır, bundan dolayı tedavi için kullanılan meşhur bir ilaca çok acı olduğu için "sabır" ismi verilmiştir, demişlerdir.

Asmai; "bir kimse şiddetli bir belaya maruz kaldığında "lekiyehâ bi esbârihâ" yani "şiddetli bir belaya uğradı" denir" demiştir.

Hür kadına şiddetli ve kuvvetli olduğu için, "ümm-i sabbre" denir. Araplar, bir kavim şiddetli bir sıkıntıya düştüğünde "vakaa'l-kavmü fi-emrin sebbûrin: falan kavim şiddetli bir sıkıntıya düştü" derler.

Yine "sabârretü'ş-şitâi: kış çok şiddetlidir." denir.       

Bazıları, sabır; toplamak, katmak, eklemek manalarına da gelir, çünkü sabreden kendini feryad ve sızlanmaktan toplar.

Ayrıca arpa, buğday gibi yenilecek maddelerin yığınına "subretu't taam" ve taş yığınına, "subaretü'l hicare" de denir demişlerdir.

 

Netice olarak, "sabır" en yaygın olarak üç manada kullanılır;

1 - "menetmek",

2 - "şiddet" ve

3 - "toplamak"         

Bir kimse;

- sabrettiği zaman; "sabare: sabretti",

- kendini sabra zorladığı zaman; "tesabbere",

- sabrı kazandığı zaman; "ıstabere",

- hasmı sabır makamında durduğu zaman; "sabere",

- kendisini ve başkasını sabra teşvik ettiği zaman; "sabbere nefsehu ve gayrehu" denir.

İsm-i faili, "sabirûn, sabbarûn, sabûrun, müsâbirûn ve mustabirûn" gelir.

- Müsâbirûn, "sabere" den

- Mustabirun, "ıstabere" den,

- Sabirûn "sabere" den gelir.

"Sabbarûn, sabûrun", "darrabûn" ve "darûbûn" gibi sülasinin mübalağa vezinlerindendir.
 

Fatma6969
Thu 25 October 2018, 05:13 pm GMT +0200
 Müslüman dünyaya imtihan için geldi ve karşısına çıkan her türlü zorluğa sabretmeyi öğrendiği vakit Rabbinin katında güzel yerlere gelecektir Allah Resul’üne bile farklı farklı imtihanlar farklı farklı zorluklar yaşattı bu demek oluyor ki  kazanmak için sabretmeliyiz kim olursak olalım hangi konumda olursak olalım sabır mü’minin ilacıdır Allah razı olsun