sumeyye
Wed 9 February 2011, 05:04 pm GMT +0200
Rıza Ve Gazap Halinin Fiillere Taalluk Etmesi Mutlaka Bir Sebebe Mebnîdir:
Allah’ın dininde hikmetsiz, rastgele konulmuş hiçbir şey yoktur. Dolayısıyla rıza ve gazap halinin fiillere taalluk etmesi, mutlaka bir sebebe mebnîdir. Şöyle ki: Rıza ve gazap halinin hakikatte taalluk ettiği suretler vardır. Bunlar iki türlüdür:
a) İyilikler, kötülükler, ihtiyaçların giderilme yolları, bunların ziyanı ve buna benzer durumlar.
b) Şeriatlar ve takip edilen yollarla ilgili olan şeyler. Bunlar, dinde tahrife gitme kapısının kapatılması, ondan sıyrılmadan kaçınılması vb. gibi şeylerdir. Bunların mahalleri ve kendilerinden ayrılmaz sonuçları vardır ki, rıza ve gazap hali işte bunlara taalluk eder ve daha geniş bir açıdan onlara nisbet edilir.
Bunu bir örnekle açıklayalım: “Hastalığın iyileşmesinin illeti, ilacm kullanılmasıdır.” denir. Aslında illet, vücuda rahatsızlık veren unsurların (hılt ç. ahlat) olgunlaşması veya dışarı atılmasıdır. Bu ise, genelde ilacın alınmasından sonra meydana gelen bir şey olup, bizzat ilacın alınması değildir.
Yine şöyle denilir: “Hummanın illeti, bazen güneş altında oturmak, bazen ağır bir hareket, bazen de hararet özellikli bir besinin alınması olabilir.” Gerçekte ise illet, unsurların (ahlat) sıcaklığıdır. Aslında bu tektir; ancak kendisine götüren yollar ve suretler vardır. Bu durumda usûl ile yetinme, yolların ve mahallerin çokluğuna itibarı terketme, nazarî ilimlerde derinleşmiş kimselerin -çoğunluğun değil- dili (yaklaşımı) olur. Oysaki şeriat, çoğunluğun dili üzere gelmiştir.
Hükmün İlletinin, Çoğunluk Tarafından Bilinebilen Bir Özellik Olması Gerekir:
Bu durumda hükmün illetinin, çoğunluk tarafından bilinebilen bir özellik olması, onlara hakikatinin kapalı kalmaması, varlığının yokluğuyla karışmaması lâzımdır. Keza (hükmün), rıza ve gazap halinin taalluk ettiği bir esasa mahal olması gerekir. Bu da illetin, ya o esasa müncer bulunması, ya da onunla hep birlikte bulunması vb. gibi bir yolla olur. Meselâ, içki içme gibi. Çünkü içki içme, ilâhî gazabın taalluk edeceği iyilikten yüz çevirerek kötülüklere dalma, yeryüzünde fitne ve fesat çıkarma, şehir ve aile düzenini bozma gibi mefsedetlere mahal bulunmaktadır. İçki, genelde bu gibi sonuçları doğurur; dolayısıyla içki türüne yönelik olarak yasak hükmü gelmiştir.
Ancak Temayüz Eden Özellik İllet Olabilir:
Bir şeye ait ayrılmaz özellikler ve ona götüren yollar bulunduğu zaman, bunlar arasında illet olabilecek özellik, diğerlerinden herhangi bir şekilde temayüz eden özellik olacaktır. Bu da, açıklık ve munzabıtlık yönünden veya asıl ile aralarındaki ayrılmazlık cihetinden, ya da daha başka bir yoldan diğerlerine olan üstünlük yoluyla olur. Meselâ namazı kısaltma ve oruç tutmama ruhsatını ele alalım. Bu ruhsat hükmü, sair meşakkat verici durumlara değil de, sadece hastalık ve yolculuk hallerine münhasır kılınmıştır. Çünkü demircilik, ziraatçilik gibi zor kazanç yolları, her ne kadar zorluk ve sıkıntıya sebep oluyorsa da, taati ihlâl edici bir mahiyet arzetmektedir. Zira bu yolla hayatın kazanılması devamlılık arzetmekte, kişinin geçimi ona bağlı bulunmaktadır. (Dolayısıyla illetin meşakkat olması, maksadı ortadan kaldırıcı bir sonuca ulaştırabilmektedir. Öyleyse illet olabilecek özellikte değildir).
(İllet olarak) sıcaklık ve soğukluğun bulunması desek, bunlar munzabıt değildir. Çünkü bunların çeşitli mertebeleri vardır; sayılmaları, bazı alâmet ve belirtiler ikame ederek belirlenmeleri zordur.
İlletin belirlenmesi sırasında, mevcut özellikler ayıklanırken dikkate alınacak hususlar, sadece zevk-i tabiîleri bozulmamış olan ilk nesillerce bilinen ve yaygın kabul edilen özellikler (mazinne) dikkate alınır. Yolculuk ve hastalığın illetliği konusunda onlar arasında bir kapalılık durumu yoktu. Gerçi bugün, eski safiyetlerini koruyan Arap neslinin son bulmuş olması ve çeşitli ihtimallere dalınması yüzünden eski halis Arapların sahip oldukları zevk-i selimin bozulması sonucunda karışıklık bulunuyorsa da, esas alınacak olan, onlar olduğundan bir karışıklık söz konusu olmayacaktır.
Allah’u alem!