Hadice
Thu 19 May 2011, 07:52 pm GMT +0200
Rasulullah'ın Hacamatı (Kan Aldırması)
1302) îbn Abbas şunu anlattı:
"Rasulullah (s.a.v.) ihramlıyken, başındaki ağrı veya başka bir-şeyden dolayı başından hacamat yaptırmıştır (kan aldırmıştır)."[3]
1303) Enes şöyle dedi:
"Rasulullah (s.a.v.) üç yerinden kan aldırırdı: Birisi, iki kürek kemiği arasındaki damarından, diğerleri de, iki boyun damarından."[4].
1304) îbn Ömer şöyle dedi:
"Rasulullah (s.a.v.) başından kan aldırırdı ve ona Ummu Muğis (en çok yardımı ve faydası olan) derdi."[5].
1305-Enes Îbn Malik'e hacamat yapanın (kan • alanın) kazancı hakkında soruldu. O da şunları söyledi:
-Rasulullah kan aldırdı, ondan Ebu Taybe kan aldı. Rasulullah (s.a.v.) ona iki sa1 (ölçek) zahire verilmesini emretti. Onun ailesiyle de konuştu. Onlar haracını (verdiği vergiyi) biraz düşürdüler. Rasulullah (s.a.v.) şöyle konuştu:
"Kendisiyle en iyi tedavi gördüğünüz şey hacamattır (kan aldırmaktır)."[6]
1306) Enes îbn Malik şöyle dedi:
"Rasulullah (s.a.v.) Melel'de, ihramayken ayağından hacamat ettirdi."[7]
1307) Hz. Ali şunu anlattı:
"Rasulullah (s.a.v.) hacamat ettirdi ve bana hacamatçının ücretini ödememi emretti."[8]
1308) Enes şöyle dedi:
"Peygamber (s.a.v.) ayın onyedinci, ondokuzuncu ve yirmibirinci günleri hacamat ettirirdi."[9].
[3] Buharî, Sahih, kitabu's-savm, bab: 22, tıb, bab: 12, 14, 15; Müslim, Sahih, ki-tabu'l-hac, hadis: 87, 88; Tirmızî, hac, bab: 22; ibn Mace, tıb, bab: 21.
[4] Tirmîzî, Sünen, 2051; Hakim, Mustedrek, İV/210; Îbn Sa'd, Tabakatü'l-Kübra, I/54; Buharî, Tarih, I/268. Bakınız: Tirmizî, Şemail, 195; Şerhu's-Sunne, Xll/149.
[5] Tarihu'l-Hatıb, XIII/95. Bakınız: Ehadisu's-Sahiha, 753; Kenzu'l-Ummal, 18354.
[6] Tirmizî, Sünen, hadis no: 1278; Şemail, no: 309.(muhtasardan), Tirmizî, Su-nen'de şöyle demiştir: "Bu hadis sahih bir hadistir." Buharî, kitabu'l-tıb, no; 1065: Müslim, kitabu'l-musakat, no: 62; Ebu Davud, Sünen, no: 3224; Ahmed, Musned, 111/74,182; ibn Sa'd, Tabakatu'l-Kubra, I/443, 444.
[7] İmam Ahmed, Musned, IH/164; Ebu Davud, Sünen, 1837; Tirmizî, Şemail, no: 314 (muhtasar"dan) Elbani şöyle demiştir: "isnadı Buhari'yle Müslim'in şartına göre sahihtir."
[8] İbn Mace, Sünen, no: 2163: İmam Ahmed, Musned, I/90, 134, 135; Tirmizî, Şemail, no: 310 (muhtasar'dan), (Elbani şöyle demiştir: "Senedi zayıftır. Fakat önceki (Enes'in hadisi) ve sonraki (İbn Abbas'ın hadisi) sebebiyle sahih hale geliyor."
[9] Tirmizî, Sünen, 2055; Şemail, 195; (Tirmizî, Sünen'de: Bu hasen garip bir hadistir demiştir.) İbn Mace, Sünen no: 3486; Elbani, Silsiletu's-Sahiha, 11/610; Ebu'ş-Şeyh, Ahlaku'n-Nebi, 258; Münzirî, Terğib ve't-Terhib, İV/314.