Hadice
Tue 31 May 2011, 01:21 pm GMT +0200
Rasulullahın, Elçi Dımad El-Ezdiyle Aralarında Geçenler
272) îbn Abbas anlatmıştır:Dımad Mekke'ye geldi. O, Ezduşenue kabilesindendi. O, delilere okurdu. Mekkeli sefihlerin (beyinsizlerin): Muhammed delidir, dediklerini duyunca şöyle dedi:
- O zatı görseydim, belki Allah ona benim vasıtamla şifa verirdi. Dımad kendisi şöyle anlatır: Peygambere gelip:
- Muhammed! Ben deliliği tedavi ederim. Allah, benim vasıtamla dilediğine şifa verir. İster misin? dedim.
Rasulullah ona şu cevabı verdi:
- "Hamd Allah'adır. Biz O'na hamdeder ve O'ndan yardım isteriz.
Allah'ın doğru yola eriştirdiğini, saptıracak yoktur. Saptırdığını da doğru yola eriştirecek yoktur. Ben, tek ve ortaksız olan Allah'tan başka ilah olmadığına, Muhammnıed'in de O'nun kulu ve elçisi olduğuna şe-hadet ederim, dedi. Dımad:
- Şu sözlerini bana tekrarlar mısın? dedi.
Rasulullah (s.a.v.) sözlerini ona, üç defa tekrarladı. Dımad:
- Ben kahinlerin, sihirbazların ve şairlerin sözlerini dinledim. Ama, senin şu sözlerin gibisini duymadım. Bunlar, denizin dibine kadar varmıştır. Ver elini, sana, müslüman olmak üzere beyat edeyim, dedi ve Rasulullah'a beyat etti. Rasulullah (s.a.v.):
- "Bu beyat kavmin adına da mı? dedi. Dımad:
- Kavmim adana da, dedi.
Rasulullah (s.a.v.) bir seriyye gönderdi. Bunlar Dımad'm kavmine uğraâılar. Seriyyenin komutanı:
- Bunlardan birşey aldınız mı? dedi. Birisi:
- Ben onlardan bir matara aldım, dedi. Komutan:
- Onu geri ver, çünkü bunlar Dımad'ın kavmidir, dedi. [80]
[80] Müslim, Sahih, kitabu'l-cumua, 46; Beyhakî, Delailu'n-Nübuvve, 2/223, 224; Ibn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye, 3/214 (Beyhakî'den naklen)