Gulinur
Mon 17 January 2011, 10:59 pm GMT +0200
Kalbim!.. Uzaklara gitmek istiyorsun. Buraya ait değilsin. Başka diyarların özlemi kuşatıyor seni. Uzaklar, başka bir diyarın iklimi çekiyor seni, hissediyorum bunu. Bir gemi ayrılınca limandan, bir tren hareket edince istasyondan kıpırdayışlarından anlıyorum bunu. Yağmurlar dindiği zaman, kuşlar yorulduğu zaman, gün solduğu zaman ayaklanışından anlıyorum gitmek isteyişini. Akıp giden bulutlara, kanat çırpan kelebeklere, uzanıp giden yollara bakışından anlıyorum gitmek isteyişini.
Kalbim!.. Çırpınan bir kuşsun sen içimde kıpır kıpır. Gün geldi kanatlarını kırdım. Şimdi o hafif tüylerin yağıyor içime. Kanayan bir kuşsun şimdi tenhalıkta. Göğsümün kafesinde boğdum seni. Marzîyâtının ne olduğunu bilemedim. Bilemedim duadan kanatların olduğunu. Seni diri tutanın, ALLAH’ın zikri olduğu bilemedim. Meğer seni yatıştıran bu İlâhî zikirmiş. Azığını bilemedim.
Kalbim!.. Bu asırda öksüz kalışını anlıyorum senin. Sahte şarkılar derdine derman olmuyor. Sonsuzlukta yankılanacak nağmelerin meftunusun sen. Bu fânî dünyanın aşkı dindiremez sonsuz hasretini. Çünkü Rahmân’ın arşısın sen.
Recep Özdemir