sumeyye
Sat 13 March 2010, 04:58 pm GMT +0200
Peygamberimiz Aleyhisselamın Mücahidlerle Birlikte Ci´râne´ye Gidişi
Peygamberimiz Aleyhisselam; Taiften ayrılarak Dahnâyı tuttu.[460] Dahnâ; Taif şehrinin sancak larından olup, rivayete göre, toprağından Adem Aleyhisselamın yaratılmış olduğu yerdir.[461]
Peygamberimiz Aleyhisselamın Dahnâ´dan sonra vardığı yer Kam-ı Menâzil idi.[462]
Kam-ı Menâzil, Necdlilerin ihrama girme yeridir.[463]
Ebu Zür´atü´l-Cühenî der ki:
"Resûlullah Aleyhisselam, Karrvı Menâzil´den ayrılmak ve hayvanına binmek istediği zaman, devesi Kasvâ´yı Resûlullahın önüne hazırladım, Kasvâ´nın yularını elimde topladım.
Resûlullah Aleyhisselam onun üzerine binince, Kasvâ´nın yularını Resûlullah Aleyhisselamın eline verdim. Ben de terkisine bindim.
Resûlullah Aleyhisselam, yürütmek için, devenin arkasına kamçı ile vurdu.
Kamçıyı deveye her vuruşunda, kamçı bana değiyordu.
Sonra, bana dönüp:
´Yoksa kamçı sana mı değiyor?1 diye sordu.
´Evet! Babam, anam sana feda olsun!´ dedim.
Ci´râne´ye inince, bir köşede davarlar bulunuyordu.
Ganimet malları memurundan, onlar hakkında birşeyler sordu. Memur da, sorulan şeyi haberverdi. Fakat, şimdi onu hatırlayamıyorum.
Bundan sonra, Resûlullah Aleyhisselam:
´Ebu Zür´a nerede?´ diye seslendi.
Ben:
´İşte, buradayım!1 dedim.
Resûlullah Aleyhisselam:
´Al şu davarları! Akşamleyin sana değen kamçılara karşılık!1 buyurdu.
Saydığımda, o davarların 125 adet olduğunu gördüm.
Benim edindiğim ve yararlandığım en çok malım, bunlardı."[464]
Peygamberimiz Aleyhisselam, Kam-ı Menâzil´den sonra, Nahle´ye geldi.[465]
Nahle´den sonra, Ci´râne´ye doğru yol almaya başladı.
O sırada, Ebu Rühmü´l-Gıfârî, Peygamberimiz Aleyhisselamın yanında, devesinin üzerinde gidiyor, ağır ayakkabısı da ayağında bulunuyordu.
Ebu Rühm´ün devesi Peygamberimiz Aleyhisselamın devesinin yanına yaklaşıp sıkışınca, Ebu Rühm´ün ayakkabısının ucu, Peygamberimiz Aleyhisselamın bacağına çarptı ve çok acıttı.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kamçısıyla onun ayağına vurup:
"Çek ayağını! Canımı acıttın!" buyurdu.[466]
Ebu Rühm der ki:
"İşlediğim suçtan dolayı, sanki geçmişteki ve gelecekteki herşey beni tutup sıktı! İşlediğim büyük suç hakkında Kur´ân´da âyet ineceğinden korktum.
Ci´râne´de sabahladığımız zaman, yük, binek hayvanlarını otlatmak sırası bende idi.
Resûlullah Aleyhisselam beni aratmış.
Bana:
´Resûlullah Aleyhisselam seni arıyor!´ dediler.
Çekine çekine kendisinin yanına vardım.
Bana:
´Sen ayağınla çarpıp benim canımı acıtmıştın. Ben de ´Geri çek!1 diyerek ayağına kamçı ile vur muştum.
Bu vurmama karşılık olarak, al şu davarları!´ buyurdu.
Resûlullah Aleyhisselamın benden hoşnut olması, bana, dünyadan ve dünyadakilerden daha sevgili ve makbuldü!"[467]
Peygamberimiz Aleyhisselamın Ebu Rühm´e verdiği, 80 koyundu.[468]
[460] İbn İshak.İbn Hişam, c. 4, s. 130, Vâkıdî, c.3, s. 939, Taberî, Târih, c. 3, s. 134.
[461] Yakut, Mu´cemu´l-büldân, c. 2, s. 444.
[462] Vâkıdî, Megâzî, c. 3, s. 939.
[463] Mâlik, Muvatta1, c. 1, s. 330, Ahm ed b. Hanbel, Müsned, c. 3, s. 333, Buhârî, Sahih, c. 2, s. 141 -142.
[464] Vâkidi, Megâzî,c.3,s. 940.
[465] Vâki dr, Megâzî, c.3, s. 939.
[466] Vâkıdî, Megâzî, c. 3, s. 939, Taberî, Târih, c. 3, s. 138, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 4, s. 355.
[467] Vâkıdî, Megâzî, c. 3, s. 939-940.
[468] Taberî, Târih, c.3, s. 138, Ebu´l-Fidâ, c. 4, s. 355.
M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 7/90-92.