- Peygamberimiz as ın arafat hutbesi

Adsense kodları


Peygamberimiz as ın arafat hutbesi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Sun 21 March 2010, 03:45 pm GMT +0200
Peygamberimiz Aleyhisselamın Arafat Hutbesi


Cahiliye devri insanlarının ayları geriletmeleri yüzünden, Hz. Ebu Bekir, dokuzuncu yıl haccını Müslümanlara Zilkade ayında yaptırmıştı.

Peygamberimiz Aleyhisselamın onuncu yıl haccı ise, Zilhicceye rastlamış bulunuyordu. [194]

Hicretin 9. yılında, 9 Zilhicce arefe günü de Cuma gününe rastlamıştı . [195]

Güneş batıya doğru eğilince Peygamberimiz Aleyhisselam devesi Kasvâ´nın hazırlanmasını emret ti ve Kasvâ´ya hemen semer vuruldu.

Peygamberimiz Aleyhisselam, Kasvâya binip Ürene vadisine vardı. [196]

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Hamd Allah´a mahsustur. O´na hamd eder, O´ndan yarlıganmak diler ve O´na tevbe ederiz.

Nefislerimizin şerlerinden ve amellerimizin günahlarından Allah´a sığınırız.

Allah´ın doğru yola ilettiğini saptıracak, saptırdığını da doğru yola iletecek yoktur.

Şehadet ederiz ki; Allahtan başka hiçbir ilah yoktur!

O birdir, O´nun eşi ortağı yoktur.

Ve yine şehadet ederiz ki; Muhammed O´nun kulu ve resûlüdür.

Ey Allah´ın kullan! Ben size Allahtan sakınmanızı tavsiye ve O´na itaate teşvik ederim.

Size hayır olan şeyden söz açmak ister ve bundan sonra derim ki"[197] buyurup, iki dizinin üzerine gelerek: [198]

"Ey insaniar! [199] Sözlerimi[200] iyi dinleyiniz! [201]

Vallahi[202] bilmiyorum! Belki de şu durduğum yerde, bu yılımdan [VâkıdPye göre; bu günümden] sonra sizinle bir daha buluşamayacağım! [203]

Dikkat ediniz! Belki, bu yılımdan sonra beni bir daha göremeyeceksiniz!

Dikkat ediniz! Belki, bu yılımdan sonra beni bir daha göremeyeceksiniz!

Dikkat ediniz! Belki, bu yılımdan sonra beni bir daha göremeyeceksiniz! [204]

Sözleri iyice dinleyip ezberleyen kişiye Allah rahmet etsin!

Belki, anlamayan, anlayana iletip anlatır.

Anlayan da, belki kendisinden daha iyi anlayışlı olana iletir!" buyurdu.

O sırada Şenûe kabilesi adamlarına benzeyen uzun bir adam kalkarak:

"Ey Allah´ın Peygamberi! O halde bizler ne yapalım?" diye sordu.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Rabbinize kulluk ediniz!

Beş vakit namazınızı kılınız!

Ramazan ayında orucunuzu tutunuz!

Beytullah´ı haccediniz!

Zekatınızı, gönlünüzden koparak, gönül hoşluğuyla veriniz!

Yüce Rabbinizin Cennetine girersiniz!" dedi ve: [205]

"İşitiyor musunuz?" buyurdu.

Başka bir cemaatten bir adam:

"Ne diyorsun?" diye sordu.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Rabbinize ibadet ediniz!

Beş vakit namazınızı kılınız!

Orucunuzu tutunuz!

Mallarınızın zekatını veriniz!

Âmirinize itaat ediniz! Cennete girersiniz!" buyurdu. [206]

Peygamberimiz Aleyhisselam hitabesine en yüksek sesiyle devam ederek:

Ey insanlar! Bu, hangi gündür?" diye sordu.

"Allah ve Allah´ın Resûlü daha iyi bilir!" dediler.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Bu ayınız, hangi aydır?" diye sordu.

"Allah ve Allah´ın Resûlü daha iyi bilir!" dediler.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Bu beldeniz, hangi beldedir?" diye sordu.

"Allah ve Allah´ın Resûlü daha iyi bilir!" dediler.

Peygamberimiz Aleyhisselam:

"Gününüz, haram ve dokunulmaz bir gündür!

Ayınız, haram ve dokunulmaz bir aydır!

Beldeniz, haram ve dokunulmaz bir beldedir! [207]

Ey insaniar! [208]

İşte, kanlarınız ve mallarınız da, Yüce Rabbinize kavuşuncaya [Ahmed b. Hanbel´e göre; kavuşa cağınız güne] kadar-bu gününüzde, bu ayınızda, bu beldenizde olduğu gibi-birbirinize haram ve dokunulmazdır! [209]

Haberiniz olsun ki; ben, önceden gidip Havuz başında sizi bekleyeceğim!

Başka ümmetlere karşı, sizin çokluğunuzla övüneceğim!

Sakın, çok günah işleyip yüzümü kara çıkarmayınız! [210]

Benden gömnüş, benden işitmiş, benden sormuş olduğunuz şeylerde bana isnad ederek yalan uyduran kimse, Cehennemdeki yerine hazırlansın! [211]

Haberiniz olsun ki; ben birtakım[212] erkek kadın[213] insanlan[214] kurtaracağım!

Kurtarmak isteyeceğim diğer birtakım kimselere gelince; [215] onlar hakkında bana galebe çalı nacaktı[216]

´Yâ Rabbi! Bunlar da benim sahabilerimdir!´ diyeceğim. [217]

Yüce Allah ise:

´Senden sonra onların neler yaptığını sen bilmezsin!´ buyuracaktır" buyurdu. [218]




[194] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 2, s. 187-188.

[195] İbn Sa´d, c. 2, s. 188, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 28, Buhârî, c. 5,5.188.

[196] Vâkıdî, Megâzî, c. 3, s. 11 02, Müslim , Sahih, c. 2, s. 889, Ebu Dâvud, c. 2, s. 185 İbn Mâce, Sünen, c. 2, s. 1024, Dârimî, Sünen, c. 1, s. 377.

[197] İbn Abdi Rabbih, Ikdu´l-ferfd, c. 2, s. 110.

[198] Ahmed, c. 5, s. 30, Ebu Dâvud, c. 2, s. 168.

[199] İbn İshak, İbn Hisam, Sîre,c.4, s. 250, İbn Abdi Rabbih, c. 2, s. 11 0, Taberî, Târih, c. 3, s. 168.

[200] İbn İshak, c. 4, s. 250, Taberî, c. 3, s. 168.

[201] İbn İshak, c. 4, s. 250, İbn Abdi Rabbih, c. 2, s. 110, Taberî, c. 3, s. 168.

[202] Vâkıdî, c. 3, s. 11 03.

[203] İbn İshak, c. 4, s. 250, Vâkıdî, c. 3, s. 1103, İbn Abdi Rabbih, c. 2, s. 110, Dârimî, c. 1, s. 65, Taberî, c. 3, s. 1 69.

[204] Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 262.

[205] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 262.

[206] Ahmed b. Hanbel, c. 5, s. 251.

[207] Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 5, s. 30.

[208] İbn İshak, İbn Hisam, Sîre,c.4, s. 250, İbn Abdi Rabbih, Ikdu´l-ferfd, c. 2, s. 110, Taberî, Târîh, c. 3, s. 169.

[209] İbn İshak, c. 4, s. 250, Vâkıdî, c. 3, s. 1103, Ahmed, c. 5, s. 30, Müslim, c. 2, s. 889, Ebu Dâvud, c. 2, s. 185, İbn Mâce, c. 2, s. 1024-1025, Dârimî, c. 1, s. 377 İbn Abdi Rabbih, c. 2, s. 110, Taberî, c. 3, s. 169.

[210] Ahmed, c. 5, s. 412, İbn Mâce, c. 2, s. 1016.

[211] Ahmed, c. 5, s. 412.

[212] Ahmed, c. 5, s. 412, İbn Mâce, c. 2, s. 1016.

[213] Ahmed, c. 5, s. 412.

[214] İbn Mâce, c. 2, s. 1016.

[215] Ahmed, c. 5, s. 412, İbn Mâce, c. 2, s. 1016.

[216] Ahmed, c. 1, s. 384, 453, Müslim, c. 4, s. 1796.

[217] Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 1,s.453, Müslim, c. 4, s. 1 796, İbn Mâce, Sünen, c. 2, s. 1016.

[218] Ahmed, c. 5, s. 4128, Müslim, Sahîh, c. 4, s. 1 796, İbn Mâce, c. 2, s. 1016.

M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 8/140-143.