- Peygamber Efendimizin Eyle Meliki ile Yaptığı Barış Akti

Adsense kodları


Peygamber Efendimizin Eyle Meliki ile Yaptığı Barış Akti

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Sun 20 December 2009, 03:57 pm GMT +0200
Peygamber Efendimizin Eyle Meliki ile Yaptığı Barış Akti


Tebük´e yapılan seferin çok yararlar sağladığını söylemiştik. Çünkü yabancılarla Müslümanlar arasında fikri ve siyasi bağ lar kurulmuştu. Tebük´te peygamber efendimizle Herakliyus arasındaki yazışmaların sonucunu da anlatmıştı. Şimdi de meşhur bir rivayetten bahsedeceğiz. Şöyle ki: Eyle Hükümdarı Yuhanna bin Ru´be peygamber efendimize gelerek cizye vermiş ve barış anlaşması yapmıştı. Cerba ve Ezrah mıntıkasının in sanları da gelerek peygamber efendimize cizye vermişlerdi. Peygamber efendimiz de onlarla barış içinde bulunduğuna ve onlara eman verdiğine dair bir yazı yazmıştı. îbn ishak´m an lattığına göre, bu yazı hala onların yanındadır.

Peygamber efendimizin Yuhanna bin Rü´be´ye yazdığı Mek tubun metni şudur:

"Bismillahirrahmanir rahim. Bu, Allah ve Allah Resulü Mu-hammed tarafından Yuhanna´bin Rübe ile Eyle halkından de nizdeki gemilerde bulunanları ve karad yürüyen dolaşanları için eman yazısıdır. Gerek bunlar ve gerek Şam, Yemen ve de niz sahili halkından Eylemlilerle birlikle bulunanlar, Allahın himayesindedirler ve Muhammed peygamberin himayesinde-dirler. Onlardan bir kötülük işleyeni, yanındaki malı koruya-mıyacak; Onun malı da, insanlara helal olacaktır. Gerek su al mak isteyenin, gerek denizde ve karada istediği yola gitmek is teyenin engellenmesi helal olmayacaktır."

Görülüyor ki, Eyle hükümdarına verilen bu ahidname özel olmayıp umumidir. Çünkü sadece Eylelileri kapsamamakta, aksine Şam´h, Yemenli kimselerle denizlerde dolaşan insanları da kapsamına almaktadır. Şu halde yukarıda belirtilen zümre lerin beraberliği Hıristiyanlıkta idi. Yani anılan grupların hep si hıristiyan idiler. Cenup´teki Yemenliler ve Eyle´liler hüküm ve siyaset bakımından bir beraberlik içinde değillerdi. Ancak din bakımından beraberlik içindeydiler. Şu halde Peygamber efendimizin zimmet akdi, o bölgedeki bütün Hıristiyanları kap sıyordu. Tabiiki koymuş olduğu şartlara riayet ettikleri takdir de himaye göreceklerdi. Her ne kadar Peygamber efendimizle barış anlaşması yapan şahıs Eyle hükümdarı idiysede O anlaş manın şartlarına riayet eden kimseler de zimmet akdinin kap samına gireceklerdi. Peygamber efendimizin yazdığı bu eman-name ile Hıristiyan araplarm çoğu, heyetler halinde Peygam ber efendimize gelerek teslimiyetlerini arz ettiler. Mezkur emannamenin bir benzerini de Cehm bin Salt ile Şurahkil bin Hasene´ye de yazdı ya da yukardaki anlaşmada geçen haklar bu iki şahsa da tanındı. Yine bu emannamenin bir benzerini Cerba ve Ezrah halkına yazdı. Emannamenin metni şöyle idi:

"Bismillahirrahmanir rahim. Bu, Resülüllah Muham-med´den Cerba ve Eznah halkına yazılmış bir mektubtur ki, Onlar Allah´ın emanı ve Muhammed (sav)´ın emanı ile emniyet tedirler. Yalnız her Recep ayında 100 dinar altın ve 200 okka gümüş vereceklerdir. îyilik ve müslümanlara ihsan ile onların korunacağını tekeffül ederim. Kendilerine sığınan müslüman-lar da himaye görürler."

Böylece Peygamber efendimiz Müslümanlarla, Hıristiyanlar arasında özel akidler yapıyor, Müslümanların islam davetçileri olarak çevre ülkelere gitmelerine yol açıyordu. Şüphesiz ki bu da islam davetinin ileriye gitmesini sağlayan büyük sonuçlar dan biriydi. Peygamber (sav) efendimiz savaşçı olarak değil, ak sine bir hidayet rehberi, müjdeci ve uyarıcı, aynı zamanda izni ile Allah´a davet edici, aydınlatıcı bir güneş olarak gelmişti. Peygamber (sav) efendimiz çevredeki belde ve kabilelerle akid-ler yapmakla yetinmemiş idi. Tebük´te iken oraya yakın olan şimaldeki kabilelere de seriyyeler göndermiş, onlarla barış an laşması yapmıştı.