sumeyye
Tue 17 July 2012, 10:40 am GMT +0200
2) Ortak İşçi (Ecîr-i Müşterek) :
Belirli gerçek veya tüzel kişiye değil de herkese iş yapan boyacı, terzi, marangoz gibi zanaatkarlar, doktor, avukat, muhasebeci gibi serbest meslek sahipleri bu gruba gîrer. Bunlar işi yapmadıkça ücrete hak kazanamaz. Ortak işçi, bir kimsenin işini yaparken, diğerinin işini de alıp yapabilir. Meselâ, yalnız br fabrikanın muhasebe işlerini yapmak üzere tutulan kimse «özel işçi» sayılırken, bu muhasebeci ücret karşılığında başkalarının muhasebe işlerini de yürütebiliyorsa «ortak işçi» sayılır. Sözleşmede herkese iş yapabileceği belirtilince, piyasadan başka iş almasa bile ortak işçi özelliği devam eder. Çünkü istediği takdirde iş alması mümkündür [326]
Bu duruma göre, İslâm'da işçi kapsamı, modern hukuktakinden daha geniştir. Bugün ülkemiz uygulamasında, emekli sandığına tâbi memurlarla, zanaatkarlar ve serbest meslek sahipleri işçi sayılmamaktadır. Araştırmamızda belirleyeceğimiz prensipler bu sınıfları da kapsamına almaktadır. Özellik arzeden durumlar ayrıca belirtilecektir. [327]
[326] eş-Şîrâzî el-Mühezzeb, c. I, s. 408; el-Fetâvâ'I-Hindiyye, c. IV, s. 410, 455, 456; Ali Haydar, age., c. I, s. 693, 694.
[327] Dr. Hamdi Döndüren, Çağdaş Ekonomik Problemlere İslami Yaklaşımlar, İklim Yayınları: 147.