- Önemli Olan İsimler Ve Dış Görünüş Değil Mana Ve Gerçeklerdir

Adsense kodları


Önemli Olan İsimler Ve Dış Görünüş Değil Mana Ve Gerçeklerdir

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Wed 30 June 2010, 03:10 pm GMT +0200
Önemli Olan İsimler Ve Dış Görünüş Değil, Mana Ve Gerçeklerdir




"Böylece her peygambere, insan ve cin şeytanlarından bir düşman kıldık Onlardan bazısı bazısını aldatmak için yaldızlı sözler fısıldarlar Rabbin dileseydi bunu yapmazlardı Öyleyse onları yalan olarak düzmekte olduklarıyla başbaşa bırak Âhirete inanmayanların kalpleri ona (yaldızlı söze) kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçu işlemeye devam etsinler diye (böyle yaparlar)" (6, En'am/112-113)
İnsanların pek çoğu gösterişli isimlere aldanır, sistemlerin ve devletlerin yükselttiği kocaman süslü püslü unvanları önemser Yine birçok cemaat, fırka ve gruplar bu şekilde gösterişli isimlerle kendilerini isimlendirmişlerdir İnsanlar da bunların iç yüzlerine bakmaksızın sadece isimlerine aldanarak onları öylece kabul ederler Bu yanıltma, yanlışın üzerini süslü şeylerle örtme işinden dolayı pek çok kişi mü’minlerle mücrimlerin yolu arasında kaybolup gitmektedir
İnsan ve cin şeytanların pek çoğu, bu isimleri süsleme ve onlar için gösterişli unvanlar kullanma, onları olduklarından başka isimlerle adlandırma ve böylece tabilerini hak yoldan uzaklaştırma işini meslek edinmiştir
Varlıkları olduklarından başka isimlerle adlandırmak İblis'in sünneti ve yoludur Nitekim İblis, hakikati bozup insanoğlunu saptırmak ve babamız Adem (Aleyhisselam)’ı yanıltmak için yasak ağacı, sonsuzluk ve mülk ağacı olarak isimlendirmişti O zamandan beri nifak ehli ve şeriat düşmanları bu yöntemi benimsemişlerdir
Allah (Subhanehu ve Tealâ) da nifak ehlinin eskiden beri bu pis oyunu oynadıklarını belirtmiştir
"Onlara «Yeryüzünde fesat çıkarmayın» denildiğinde, «Biz ancak ıslah edicileriz» derler" (2, Bakara/11)
İşte bu şekilde fesadı ve bozgunculuğu ıslah olarak isimlendirdiler
"Sana indirilen Kur’an’a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tâğûtu tekfir etmekle emrolundukları halde, onun önünde muhakeme olmak istiyorlar Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor Münafıklara, «Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) ve Peygambere gelin» dendiği zaman, onların senden büsbütün uzaklaştıklarını görürsün Kendi işledikleri yüzünden başlarına bir musibet geldiği, sonra da «Biz iyilik etmek ve uzlaştırmaktan başka bir şey istememiştik» diye Allah’a yemin ederek sana geldikleri zaman hâlleri nasıl olur?" (4, Nisa/60–62)
Bu ayette de tağutların hükmüne yönelişlerini ihsan ve tevfik olarak isimlendiriyorlar Bu yöntem bütün tağutların sapkınlıklarını ve küfürlerini iman ve ihsan olarak gösterme adına huy edindikleri bir yöntemdir Rezillik ve alçaklıklarını, güven ve halka hizmet; buna karşılık mücahidlerin cihadını ise, terör, güvenlik ihlali ve savaş olarak sunarlar
Eskiden Firavun Musa ve çağrısı hakkında şöyle demişti:
"Çünkü ben onun, dininizi değiştireceğinden, yahut yeryüzünde bozgunculuk çıkaracağından korkuyorum” (40, Mü'min/26)
Aynı şekilde faizi de süsleyip püslediler onu “geri ödeme” gibi modern bir isimle isimlendirdiler İçkiye de “meşrubat” olarak isimlendirdiler Nitekim sahih bir hadiste Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurur:
"Ümmetimden bazı insanlar, içkiyi başka bir isimle isimlendirerek içecekler"
Günümüzde pek çok cemaatin ve fırkaların bidatlerini yaymak için bu yolu izlediğine de şahit oluyoruz Ehli Beyt’e dostluk ve muhabbet adı altında Sapkın rafiziler bu tip güzel isimler adı altında Kur'an'ı tahrif etmişler, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcelerine iftiralar atmışlar, sahabenin çoğunu tekfir etmişlerdir Üstelik bunu Ehli Beyt'e dostluk ve muhabbet adı altında yapmışlardır
Bazı fırkalar hulul ve ittihad gibi küfür akıdelerini tevhid olarak isimlendirmişler yine onlardan bazısı Allah (Subhanehu ve Tealâ)'nın sıfatlarını yine tevhid adı altında nefyetmişler, geçersiz kılmışlardır
Bazıları da demokrasiyi Müslümanların arasında yaymak ve Müslümanları saptırmak için şura olarak isimlendirmişlerdir
Bazıları kafir tağutları ve mürted yöneticileri "Ulul Emr" olarak isimlendirmişlerdir ki, bu şekilde insanlar bu yöneticilere itaat etsinler, onlara dostluk beslesinler
Bazıları, tağutlara ve küfre karşı savaşan mücahitleri, tekfirci ve harici olarak nitelerken, tevhid davasından nefret ettikleri ve tağutlara dostluk besledikleri halde kendi yollarını selefin yolu olarak isimlendirmişlerdir
İsimleri değiştirmek ve süslü tabelalar arkasında küfürlerini güzel göstermek sapkınlığını en çok kullananlar da kafir hükümetler olmuştur Hatta bu noktada istihbarat dairesinde başıma gelen bir olay bu noktada ki cür’etlerinin ne noktaya geldiğini gösteriyor En iğrenç kelimelerle dinime ve akideme küfreden tanınmış bir büyük(!), öfkeden yüzümün allak bullak olduğunu gördüğü zaman,” ben sahih inanca ve akideye değil, senin dinine küfrediyorum Senin dinin doğru din değil ve sen bir zındıksın" demişti Daha önce liderleri İblis'in bu oyundan menfaat umduğu gibi bu kimselerde böyle yaparak menfaat umuyorlardı
Hakkı arzulayan bir kimsenin yapması gereken ise, aslını göremeden süslü isimlere aldanmamak, ardındaki gerçeği görmeden bu isimlendirmelere aldanmamaktır Şer'i ölçüler ve tevhid mizanı altında dış görünüşlere bakmaksızın asıllara yönelmek gerekir Metodu karıştırmadan dosdoğru yol üzerinde kalabilmek için buna özellikle dikkat edilmesi gerekir
Bizler isimlere ve dış görünüme değil, mana ve hakikate itibar ederiz

 


Ebu Muhammed el-Makdisî