- Önemli hatırlatmalar

Adsense kodları


Önemli hatırlatmalar

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ehlidunya
Wed 20 October 2010, 12:47 pm GMT +0200
 Hacılarımıza, hac ayetinden önemli hatırlatmalar
   
Hemen hepimizin bildiği üzere hac'da ziyaret mekânları büyümez, hep sabittir.

Ama ziyaretçi sayısı hiç sabit değildir, her sene büyür. Bu da sabit bir mekânda her sene çoğalan ziyaretçilerin mecburen sıkışma ve izdiham yaşama imtihanlarına sebep olur.

Nitekim hac ayetinin manidar hatırlatmasından da bunu anlamaktayız. Mealen:

-Kime hac farz olursa bilsin ki, orada incinip incitme, sataşıp dövüşme yoktur!. (Bakara-197)

Demek ki hac'da böyle incinme ve incitme izdihamları söz konusu olacaktır.

Nitekim daha yolculuğun başında vasıtalara binip inerken, pasaport kontrollerinde beklerken başlayan imtihanlar, hac yolculuğu boyunca devam edecek, Arafat'ta, Müzdelife'de, şeytan taşlamada ve tavaflarda bu türlü bekleme ve sıkışma imtihanları hiç eksik olmayacaktır. Bu sebeple herkesin birbirine tavsiyesi de hep aynı olacaktır: "Sabır, ya hacı sabır!"

Ne var ki, ziyaret mekânlarının bu kaçınılmaz darlık ve zorluğunun farkına varamayan hacı efendi, maruz kaldığı mecburi izdihamlara karşı tepki duyar, öfkelenmeye yönelirse işi zorlaşır. Sadece sabır imtihanını kaybetmekle kalmaz, sevaplarında da önemli zayiata uğrayabilir.

İşte böylesine arzu edilmeyen durumla karşılaşmamak için hacı efendi yolun daha başında iken kendi kendine karar vererek demeli ki:

-Ben öyle bir yolculuğa çıkıyorum ki, buralarda mecburen mekân hep aynıdır, genişlemez, ama ziyaretçi hep aynı değil her sene çoğalır. Bu çoğalma sebebiyle bazı yerlerde daralmalar, beklemeler kaçınılmaz olur. Ben bunların hepsini de buranın özel imtihanı olarak karşılamalı, hep kendi kusuruma, hatama kilitlenmeli, başka kardeşlerimin kusurlarıyla hiç meşgul olmamalıyım!..

Daha yolculuğun başında böyle bir karar alan hacı efendi, hayırlı bir hacı olma yolunda karar veriyor demektir. Çünkü Efendimiz (sas) Hazretleri hayırlı hacıyı tarif ederken buyurur ki:

- "ALLAH, kimin hayırlı hacı olmasını dilerse ona kendi kusurunu görme duygusu nasip eyler!."

Evet, kendi kusurunu görmeye karar vermek, ALLAH'ın hayırlı kulu olmaya talip olmak demektedir. Ne var ki, insanın kendi kusurunu görmeye talip olması yazıldığı, konuşulduğu kadar kolay olmamaktadır.

Zira insan hep kendi nefsini savunmakta, başkalarının kusuruyla meşgul olmayı rahatlatıcı bulmaktadır. Halbuki kimsenin ayıp ve kusuruyla meşgul olmadan, şartlarını yerine getirerek yapılan haccın sevabını Efendimiz (sas) Hazretleri manidar bir benzetmeyle şöyle haber vermektedir:

- "Kim birinin gönlünü incitmeden, hakkını almadan, ayıp ve yanlışına bakmadan, şartlarını yerine getirerek haccını tamamlayıp evine dönerse, anasından yeni doğan bir çocuk gibi günahsız dönmüş olur!.."

Evet, şartları yerine getirilerek yapılan haccın sevabı, anasından yeni doğmuş çocuk masumiyetinde evine dönmektir!.

Tabii, şartları yerine getirilerek yapılan haccın.. Yoksa, yolculuk boyunca kendisini herkesin önünde olmaya layık gören, en güzel yere oturup, en iyi yerde kalmayı kendi hakkı bilen, bunları temin için de her türlü tartışmayı göze alarak çevresini kırıp dökmekten çekinmeyen sabırsız hacı efendiye, anasından yeni doğmuş çocuk masumiyetinde dönme müjdesi verilmeyecektir herhalde. Hangi sabrı göstermiş, hacıların huzuru için hangi hakkından fedakarlıkta bulunmuş ki onun karşılığı olarak verilsin yeni doğmuş bir çocuk gibi günahsız dönüş mükafatı?.

Halbuki hac, sabır demektir, tevazu demektir, hacıların huzuru için gerektiğinde öz haklarından bile feragat ve fedakarlıkta bulunmaya razı olmak demektir..

Hac ayetinin işaret ettiği bu özel durumlara dikkatlerini çekmeye çalıştığım muhterem hacılarımıza son olarak diyorum ki:

Aşkla, şevkle gidesiniz, sabırla, anlayışla kutsal görevinizi yapasınız; yeni doğmuş bir çocuk masumiyetinde şükürle, hamd'le de evlerinize dönesiniz inşaAllah. Haydi hayırlı yolculuklar..

AHMED ŞAHİN