- Ölüyü yıkayan kimsenin gusletmesi

Adsense kodları


Ölüyü yıkayan kimsenin gusletmesi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Sun 27 February 2011, 08:02 pm GMT +0200
Ölüyü yıkayan kimsenin gusletmesi


›-31- Ölüyü yıkayan kimsenin Peygamber (s.a)'ın şu buyruğu dolayısıyla gusletmesi müstehabtır:
 

"Kim bir ölüyü yıkarsa gusletsin. Kim onu taşırsa, abdest alsın."[12]

 

 

(Hadiste yıkanma ve abdest alma emri) vardır. Emir ise zahiri itibariyle vücub ifade eder. Bizim vacibtir demeyişimizin sebebi -merfu hükmüne sahib- menkuf iki hadisin varlığıdır. Birinci hadis İbn Abbas'tan gelmektedir:"Ölünüzü yıkamanızdan ötürü onu yıkayacak olursanız sizin için gusletmek sözkonusu değildir. Çünkü ölünüz necis değildir. Ellerinizi yıkamanız size yeterlidir."[13]

 

 

Ayrıca Hakim: "Buhari'nin şartına göre sahihtir" demiş ve Zehebi de bu hususta ona muvafakat etmiştir. Ancak bu hadis hafızın Telhis'de de dediği gibi senedi hasen bir hadistir. Çünkü senedinde Amr b. Amr denilen ravi vardır ki onun hakkında (tenkid edici) birtakım sözler vardır. Zehebi'nin bizzat kendisi onun ile ilgili imamların sözlerini naklettikten sonra el-Mizan adlı eserinde: "Hadisi salih ve hasendir" demiştir.

 

Daha sonra bende hadis ile ilgili olarak doğru olan hükmün mevkuf olacağı kanaati ağırlık basmıştır. Bunu "ed-Daife" (6304)'de tahkik edip gösterdiğim üzere.

 

İkinci hadis İbn Ömer (r.a)'ın şu sözüdür: "Biz ölüyü yıkardık da kimimiz gusleder, kimimiz gusletmezdik." Bu hadisi Darakudni (191), Hatib, Tarih (V, 424)'de -hafızın da işaret ettiği gibi- sahih bir isnad ile rivayet etmişlerdir. İmam Ahmed de buna işaret etmektedir. Hatib, İmam Ahmed'den onun oğlu Abdullah'ı bu hadisi yazmaya özellikle teşvik ettiğini rivayet etmektedir.




[12] Hadisi Ebu Davud (II, 62-63), Tirmizi (II, 132) hasen olduğunu belirterek; İbn Hibban Sahih'inde (751-Mevarid), Tayalisi (2314), Ahmed (II, 280, 433, 454, 472)'de Ebu Hureyre'den gelen çeşitli rivayet yollarıyla rivayet etmişlerdir. Bazı rivayet yolları hasen, bazıları da Müslim'in şartına göre sahihtir.(2) -Buna dair geniş ve yeterli açıklamalar "es-Semeru'l-Müstetat" adlı eserimde vardır.-

 

İbnu'l-Kayyim, Tehzibu's-Sünen adlı eserinde buna dair onbir rivayet yolu kaydetmiş, sonra şunları söylemiştir:  "İşte bu rivayet yolları bu hadisin mahfuz bir hadis olduğunun delilidir."

 

Derim ki: İbnu'l-Kattan ve aynı şekilde İbn Hazm, el-Muhalla (I, 250, II, 23-25)'da sahih olduğunu belirtmişlerdir. Hafız (İbn Hacer) et-Telhis (II, 134-Müniriye baskısı)'de de sahih olduğunu belirtir ve şöyle der:"Bu hadisin en olumsuz hali hasen olmasıdır."

[13] Bu hadisi Hakim (I, 386), Beyhaki (III, 398)'da İbn Abbas'ın naklettiği merfu bir rivayet olarak zikretmiştir.