sidretül münteha
Fri 18 February 2011, 03:23 pm GMT +0200
26. Ölüm Sırasında ve Sonrasında Yapılacak îşler
Peygamber (s.a.s) Efendimiz,
«Ölülerinize, kelimesini hatırlatınız» (kelime-i sehadet) [2] ve
«Kim ki son sözü olursa cennete girer» [3] buyurduğu için ulema «Hastaya -Öleceği sirada- kelimesini hatırlatmak müstehabtır» diye ittifak etmişlerse de, yüzünü, kıbleye döndürmenin müstehab olduğunda ihtilâf edip kimisi «Müstehabtır» [4], kimisi «Değildir» demiştir.
İmam Mâlik'ten: «Hastanın öleceği sırada yüzünü kıbleye döndürme geleneği sonradan çıkma bir bid'attır» dediği rivayet olunmuştur. Rivayete göre Said b. el-Müseyyeb de bunun sünnet olmadığını söv lemistir. Ashab ve Tabiinden ise, bu hususta herhangi bir şey nakledilmemiştİr.
Hasta öldükten sonra gözlerinin kapatılması ve bekletilmeden gömülmesi ise müstehabtır. Zira bu hususta hadisler varid olmuştur [5] Ancak suda boğularak ölen kimseyi gömmekte acele etmemek müstehabtır. Zira suda boğulanın nefes alamadığı için ölüp Ölmediği, hemen belli olamaz.
(Kadı -îbn Rüşd- diyor ki): Suda boğularak ölen kimse böyle olunca, tabiblerce damar tıkanıklığı ve benzeri diye tanınan birçok hastalıktan ölenler evleviyetle bekletilmelidir. Hatta bazı tabibler «Kalb sektesinden ölenler üç gün bekletilmelidir» demişlerdir. Ebû Hanife, bu görüştedir. [6]
[2] Müslim, Cenâiz, 11/1, no: 916.
[3] Ebû Dâvûd, Cenâiz, 15/20, no: 3116.
[4] Ebû Dâvûd, Cenâiz, 15/20, no: 3116.
[5] Tirmizî, Salât, 127, no: 172; Îbn Mâcc, Cenâiz, 6/18, no: 1486.
[6] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 1/435.