- Ölenin kabrin arka tarafından yerleştirilmesi

Adsense kodları


Ölenin kabrin arka tarafından yerleştirilmesi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Tue 1 March 2011, 04:03 pm GMT +0200
Ölenin kabrin arka tarafından yerleştirilmesi


›-100- Sünnet olan ölenin kabrin arka tarafından yerleştirilmesidir.
 

Çünkü Ebu İshak yoluyla gelen hadiste şöyle demektedir: "el-Haris cenaze namazını Abdullah b. Yezid'in kıldırmasını vasiyet etti. Abdullah onun cenaze namazını kıldırdı. Sonra onu kabre, kabrin ayak tarafından yerleştirdi ve: Bu sünnettendir dedi."[21]

 

 

Derim ki daha sonra buna İbn Abbas ve başkaları yoluyla gelen birtakım şahidler de rivayet etmekte ve şöyle demektedir: "Hicazlılar arasında meşhur olan işte budur." Daha sonra Peygamber (s.a)'ın kabre kıble tarafından yerleştirildiğine dair iki hadis nakletmekte ve bunların zayıf olduğunu belirtmektedir. Durum onun dediği gibidir. Şafiî -yüce Allah'ın rahmeti üzerine olsun- bu hadislerin ikincisini yine metni itibariyle illetli kabul etmiş ve bunun ameli (pratik ve uygulama) bakımından mümkün olmadığını gerekçe göstermiştir. el-Umm (I, 241)'de şunları söylemektedir:

 

"Bizim arkadaşlarımızdan güvenilir kimselerin haber verdiğine göre Peygamber (s.a)'ın kabri eve girenin sağ tarafında ve duvara bitişik bir vaziyettedir. Lahdin kendi tarafından açıldığı duvar da odanın kıble cihetindedir. Onun lahdi de duvarın altına gelmektedir. Lahit duvara bitişik, üzerinde hiçbir şey durmayacak durumda iken kabrine enine nasıl yerleştirilebilir? Peygamberin ancak çekilmesi yahut kıble karşısından yerleştirilmesine imkan vardır. Ölüler ile ilgili durumlar ve onların kabirlerine yerleştirilmesi ölümün çokça görülen bir durum olması ve imamların mevcudiyeti, sika olan kimselerin hazır bulunmaları sebebiyle bize göre meşhur olan hadiseler arasındadır ve ölüm haklarında hadise gerek duyulmayacak genel işlerdendir.

 

Bu gibi haller ile ilgili hadis bütün insanların bunları bilmekle yükümlü tutulması gibi bir şeydir. Rasûlullah (s.a), muhacirler ve ensar ise herkesin herkesten nakli dolayısıyla adeta bizim aramızda bulunuyorlar. Bunlar ölünün bir şekilde çekilerek yerleştirileceği hususunda ihtilaf etmemişlerdir. Daha sonra bizim beldemizden başka bir yerden birisi  (12) bize geliyor ve ölüyü kabre nasıl yerleştireceğimizi öğretmek istiyor.  (13)  Sonra da bilmiyor. (Asılda

 

(12) Bu Ebu Hanife'nin hocalarından Hammad b. Ebi Süleyman'dır. Fethu'l-Kadir ve başka eserlerde belirtildiği gibi.

 

Derim ki: Fakat zahir olan bu bizatihi Ebu Hanife'dir. Buna delil de Şafiî'nin bundan sonra gelecek olan: "Hatta Hammad'dan şu rivayet edilmiştir" şeklindeki ifadeleridir. Bu da açıkça bu kişinin Hammad'dan başka birisi olduğunu ve Ebu Hanife olduğunu göstermektedir.

 

(13) Bu mevkuf hadis ile diğer taraftan bundan önceki merfu hadisin delalet ettiği husus Ahmed'in kabul ettiği görüştür. Ashab-ı kiram'ın çoğunluğu da bu kanaattedir. el-İnsaf (II, 544)'da belirtildiği gibi. Bu görüş Hanefilerin görüşüne -az önce Şafiî'nin ifadelerinde de geçtiği üzere- muhaliftir. İbnu'l-Ğumam, Hanefilerin lehine İbn Abbas'ın şu hadisini delil gösterir: Peygamber (s.a) bir kabre girdi... Onu kıble tarafından aldı... Bu hadisi Tirmizi rivayet etmiş ve: "Hasen bir hadistir" demiştir. İbnu'l-Numan (I, 470)'de şöyle demektedir: böyle, el-Mecmu'da ise el-Um'den naklen (razı olmuyor) şeklinde olup doğru olması muhtemel olan da bu ifadedir). Nihayet Hammad, İbrahim'den, Peygamber (s.a)'ın (kabre) enine yerleştirildiğini rivayet ediyor." Daha sonra Şafiî, İbn Abbas'ın ve diğerlerinin rivayet ettiği Rasûlullah (s.a)'ın başı tarafından alınarak (çekilerek) yerleştirildiğine dair hadisi zikretmektedir.

 

Derim ki: Bu hadisin ravileri sika raviler olup, Buhari ve Müslim'in kendilerinden hadis aldığı ravilerdirler. Bundan tek istisna Şafiî'nin hocasıdır, burada da meçhul olup adı verilmemiştir. Çünkü Şafiî: Sika bir kimse bize Amr'dan, o Ata'dan, o ondan (İbn Abbas'tan) haber verdi." demektedir.

 

İbn Siyrin'den de şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Ben Enes ile birlikte bir cenazede bulunuyordum. Ölünün kabrin ayak tarafından çekilerek yerleştirilmesini emretti."[22]



[21] Hadisi İbn Ebi Şeybe, el-Musannef (IV, 130), Ebu Davud (II, 69), onun rivayet yoluyla Beyhaki (IV, 54)'de rivayet etmiş olup şunları söylemektedir: "Bu sahih bir sünnettir. (Abdullah b. Yezid): "Bu sünnettendir" dediğinden ötürü hadis müsned hadisler arasında sayılır."

[22] Hadisi Ahmed (4081), İbn Ebi Şeybe (IV, 130)'de rivayet etmiş olup, senedi sahihtir.