[Muhammed]
Sat 11 April 2015, 04:17 pm GMT +0200
Okların İsabet Etmemesi
"Moğolların Anadolu umumî valisi Baycu Noyan, Konya'yı kuşatma altına aldı.
Bu dönemde Konyalılar gayet sıkıntılı ve ızdıraplı günler yaşadı.
Kuşatmanın kaldırılması için, Mevlana Hazretleri'nin huzuruna çıkıp:
"Efendim, bize merhamet ediniz! Baycu Noyan, Konya'yı kuşatma altına aldı.
Çoluk-çocuğumuzla gayet sıkıntıya düştük.
Korku içinde yaşıyoruz.
Şayet bize yardım etmezseniz, sonumuz felaket olur.
Çünkü Baycu Noyan, hangi şehri kuşattıysa, halkını kılıçtan geçirdi, mallarını yağmaladı.
Bu ise bir tedbir istirham ediyoruz" dediler.
Mevlana Hazretleri:
"Siz, Allahü Teala'ya tevekkül edin.
Doğru bir itikat ile O'nun evliyasını vesile ederek dua edin.
İnşallah sıkıntınız defolur." buyurdu.
Sonra da şehirden dışarı çıkıp meydanın ortasında durdu.
Yönünü kıbleye dönerek namaz kılmaya başladı.
Etrafta binlerce Moğol askeri vardı.
Baycu Noyan'a kocaman bir çadır kurmuşlardı.
Askerler hemen komutanlarına koşup:
"Şehirden yaşlı bir kimse çıktı.
Mavi kaftanlı, sarıklı, heybetli bir kimse…
Meydanda namaz kılmaya başladı.
Ne bir korku, ne bir heyecanı var.
Askerlerden hiçbiri yanına varmaya cesaret edemiyor" dediler.
Baycu Noyan, askerlerine:
"Ok yağmuruna tutarak derhal öldürün" dedi.
Bu emir üzerine, okçular ellerini sadaklarına atmak için davrandıklarında, her birinin kollan yerinden kalkmaz hale geldi.
Hiç birisi ok atamıyordu.
Bu durumu gören Baycu Noyan süvarilerine:
"Atlara binip kılıçla üzerine saldırın" emrini verdi.
Süvariler hemen atlarına binip sürmek istediler.
Fakat atların ayakları toprağa battı.
Atlar, üzerlerindeki askerleri götüremez hale geldiler.
Bunu da hayretle gören Baycu Noyan'ın son derece canı sıkıldı.
Kendisi okunu çekip yayını gerdi.
Nişan alarak Mevlana Hazretlerine fırlattı.
Attığı üç ok da hedefe değil, Baycu Noyan'm önüne düştü.
Bu hali de gözleriyle gören Vali Noyan, iyice öfkelenip atını getirmelerini emretti.
Ata bindiyse de, atı bir türlü hareket ettiremedi.
Hiddeti artan Baycu, attan inip yaya olarak hücum etmek istedi.
Fakat ayakları tutulup yüzüstü yere kapaklandı.
Yüzü yaralanan Baycu Noyan ne yapacağını şaşırdı.
Olanları şehirden takip eden halk, hayretten hayrete düştüler, hep bir ağızdan tekbir getirdiler.
Nihayet Baycu Noyan hiçbir şey yapamayacağını, Mevlana Hazretleri karşısında acizliğini anlayınca:
"Bu kimse, şimdiye kadar karşılaştığım insanların hiçbirine benzemiyor.
Bunun, Allahü Teala'nın himayesi altında olan kimselerden olduğu anlaşılıyor.
Bu kadar askerî gücümle, değil kendisiyle mücadele etmek, üzerine doğru bir adım bile atamadık.
Dolayısıyla bununla iyi geçinmekte, anlaşma yapmakta fayda vardır" diyerek, askerlerini toplayıp, şehri kuşatmaktan vazgeçti ve sonra da savuşup gitti."