Eslemnur
Sat 23 October 2010, 10:44 pm GMT +0200
b. Öğrencilerle Diyalog Kurmak
Öğretmenin kişilik ve karakteriyle ilgili olan bu husus, büyük oranda öğrenciler, kısmen de öğretmenlerin üzerinde durdukları bir başka konudur. Öğretmenler bu diyaloğa aileyi de dahil ederken, öğrenciler, öğretmenin sağlam bir kişilik ve karaktere sahip olmasıyla, onun öğrenciyle kuracağı diyalog arasında bağıntı bulunduğunu düşünmektedirler. Buna göre, öğrencilerin % 35.5'i öğretmenle öğrenci arasında saygı ve sevgi esasına dayalı ve diyalog ortamı sağlayan bir samimiyetin olması gerektiğini arzu etmektedirler. Onların, "öğretmen gerektiğinde bir baba, bir ağabey/abla samimiyetiyle bizlere yaklaşmalıdır" arzusu dikkatle ele alınmalıdır. Her ne kadar daha önce yapılan bir araştırmada, İmam-Hatip Lisesi öğrencilerinin diğer lise öğrencilerine nazaran problemlerini öğretmenlerine daha rahat bir şekilde açtıkları ve sorunlarını onlarla rahat bir şekilde görüştükleri tesbit edilmişse de,[715] bunun yeterli olmadığını söylemek zor değildir. Özellikle, öğretmenlerin, disiplini sağlamak için izlenen metodlar arasında, öğretmen-öğrenci diyaloğuna yer vermemelerini, [716] bir realitenin ortaya çıkması şeklinde görmek ve gerçekten bu diyaloğun okullarda arzu edilen seviyede olmadığını söylemek mümkündür. Bunun yanında diğer bir araştırmada Kur'ân kursu öğrencilerinin problemlerini kurs öğreticilerine açmakta pek zorlanmadıkları, ancak problemini hiç açamayanların %14.69 düzeyiyle dikkat çektiği belirtilmekte, bunun sebepleri arasında da öğreticilere yaklaşmakta zorluk çekmelerinin olabileceği ifade edilmektedir.[717]
Daha önce yapılan araştırmalarda, öğrencilerin en çok sevdikleri öğretmen tipinin, kendileriyle ilgilenen, diyalog kuran, samimi davranan öğretmenler olması yönündeki tesbitler [718] de, diyalogun önemini ifade etmektedir. Bir öğrencinin, "eğer arada samimiyet varsa, dayağa da disipline de gerek kalmaz" şeklindeki görüşü, diyaloğun bir başka yönden önemini vurgulamaktadır. Gerçekte öğretmenlerin %14'ü, öğrencilerin ise %25.5'i öğretmen- öğrenci diyaloğunu arzu etmektedirler. Ancak yaygın eğitimde olduğu gibi,[719] örgün eğitimde de ilk teşebbüs öğretmenden beklenmektedir. Bu nedenle, din eğitimi ve öğretimini gerçekleştiren öğretmen ve öğreticiler, öğrencileriyle diyalog kuran ve bunun yollarını araştıran kişiler olmak durumundadırlar.