neslinur
Sat 10 July 2010, 04:46 pm GMT +0200
O, Kimseyle Ölçülmez
Her Müslüman’ın, İslâm’a ve Peygamber Efendimiz’i (sallallâhu aleyhi ve sellem) ailesine tanıtması dinî bir vazifedir. Özellikle çocukların yetiştirilmesinde ilk görev aileye aittir. Küçük yaşlarda verilen eğitimin etkisine Necip Fazıl Kısakürek’in şu hatırası örnektir. Şüphesiz ileride onun Üstad Necip Fazıl olmasında bu dinî terbiyenin rolü olmuştur. O, hatırasını şöyle anlatmıştır:
“…Yatakta da büyükbabamla beraberim ve hep kürkünün içindeyim. İlk dinî telkinlerimi ondan aldım. Yatakta ondan dinî menkıbeler (hikâyeler) dinliyorum. İşte üçüncü katta, bizim yatak odamızın karşısındaki büyük yatak odasında, kocaman bir ceviz karyolada büyükbabamın yanında ve kürkünün içindeyim. Hz. Ali’ye, onu misilsiz kuvvet ve şecaatine (kahramanlığına) dair bir menkıbe dinlemiş bulunuyorum. Soruyorum: ‘Büyükbaba, Hz. Peygamber mi daha kuvvetliydi, Hz. Ali mi?’
Beş-altı yaşındaki çocuk saffetinin (saflığının) içinden fışkıran bu sual, büyükbabama hem çocuklara, hem büyüklere verilebilecek cevapların en güzelini verdiriyor: ‘O kimseyle ölçülmez, O’nda peygamber kuvveti vardı.’ Büyükbabamın ‘O’nda peygamber kuvveti vardı.’ sözünü hecesi hecesine hiçbir an unutmadım. Allah büyükbabama rahmet eylesin.”
Her Müslüman’ın, İslâm’a ve Peygamber Efendimiz’i (sallallâhu aleyhi ve sellem) ailesine tanıtması dinî bir vazifedir. Özellikle çocukların yetiştirilmesinde ilk görev aileye aittir. Küçük yaşlarda verilen eğitimin etkisine Necip Fazıl Kısakürek’in şu hatırası örnektir. Şüphesiz ileride onun Üstad Necip Fazıl olmasında bu dinî terbiyenin rolü olmuştur. O, hatırasını şöyle anlatmıştır:
“…Yatakta da büyükbabamla beraberim ve hep kürkünün içindeyim. İlk dinî telkinlerimi ondan aldım. Yatakta ondan dinî menkıbeler (hikâyeler) dinliyorum. İşte üçüncü katta, bizim yatak odamızın karşısındaki büyük yatak odasında, kocaman bir ceviz karyolada büyükbabamın yanında ve kürkünün içindeyim. Hz. Ali’ye, onu misilsiz kuvvet ve şecaatine (kahramanlığına) dair bir menkıbe dinlemiş bulunuyorum. Soruyorum: ‘Büyükbaba, Hz. Peygamber mi daha kuvvetliydi, Hz. Ali mi?’
Beş-altı yaşındaki çocuk saffetinin (saflığının) içinden fışkıran bu sual, büyükbabama hem çocuklara, hem büyüklere verilebilecek cevapların en güzelini verdiriyor: ‘O kimseyle ölçülmez, O’nda peygamber kuvveti vardı.’ Büyükbabamın ‘O’nda peygamber kuvveti vardı.’ sözünü hecesi hecesine hiçbir an unutmadım. Allah büyükbabama rahmet eylesin.”